Selam genjler!!🤗🤗
Nasılsınız bakalım.Hadi okumaya!!! Yeni bölüm geldi.
Lütfen arkadaşlar oylamayı unutmayın.Defneden...
Şu pencereden içeri sızan ay ışığından bile medet umar oldu insan oğlu.
Ay'a kimisi kızar oldu,istenilmeyeni göz önüne serdiği,karanlığın üzerini örttüklerini ayyuka çıkardığı için.
Ay'a kimisi minnet duyar oldu. Üzerine çöken karanlığı aydınlattığı için. Gün doğup pasparlak açana kadar tatmin ettiği için.
Ben olan havvakızı bu iki şıkkı da eleyip kendi maddemi koydum.
Alacakaranlık.
Karşımdaki adamın hiddetini göstermeyecek kadar karanlık,yanlızlıktan korkmamam ve onu hissetmem için aydınlık.
Yüzünü tam seçemedigim adam. Kocam. Bana doğru yürürken her bir uvzuma basa basa yaklaşmıştı bana.
Ilk adımı beynime basarken,şimdi aramızdaki kalan tek adım ise kalbimdi.
Bu adam bu gece o adımı atarsa,kalbimi ezerse,istemediğimi bildiği halde bana dokunursa eğer bende olmayan yerini kaybederdi. Hoş umrunda da değildi ya.
Bu karanlık gecede,şu zalim adamın yanında tek bir adıma ne hayatlar ne mematlar bağlamıştım kısacık saliselik anda. Derken konuştu. Ses tonu hissizlik barındırıyordu. Hiç renk vermiyor bir şey anlamamamı sağlıyordu.
"Nefes al karıcım. Zira çok ihtiyacın olacak."
Bu terbiyesiz imasını umursayacak durumda değildim. Hiç haberi yoktu bu kaderim adamın, benim o nefese neler sığdırdığımı.
Sesimi çıkarmadan bekledim.
Ve oda o adımı attı.
Gemiden atılan demirin kayalara vuruşu gibi olan kalbimin sesi uğultu gibi kulaklarımı kaplarken,kaderim adam elini dokumak için çoktan kaldırmıştı.
Sakin olmalıydım. Bana bu işin olacağını daha öncede söylemişti.
Lanet olsun sakinlikte neydi.
Ben öylece gözlerim kapalı dururken,gormedigim şeylere şükrederken hissetmek neydi acaba.
Şu andan sonra görmemek için hissetme vaktiydi.
Elinin ilk eşarbıma gitmesi ile irkilmiştim. Ama bu adam durmamıştı. Yetmezmiş gibi "Gözlerini aç" diye emretmesi beni iyice buz kestirmişti.
Ama ben Defneydim. Bakardım o karanlık gözlere. Baktımda. Kara delik gibi beni içine çekmesine izin verdim.
Gözlerime kitlenen adam eşarbımı açarken gözleri açılan saçlarıma kaydı. Kısa bir an hayranlıkla iki dudağı açılsada soğuk maskesi yerini olanca hızla almıştı.
Yeri bulan eşarbımı sırası ile ceketi takip etti sonra ise gelinligim. Utancımdan kırmızı suratım allahtan gözükmüyordu. Işe yaramayacağını bile bile iki elimi vücudumu örtmek için kaldırırken beni durdurdu.
Eli bileklerimden yukarı omuzlarıma çıkarken,onun tenime ilk dokunan yabancının değilde,tozlu tavan arama adım atan ilk adım olmasını isterdim.
Utancım artık beni aştığında bu kez yapma,bakma demek istedim. Omzumdaki elinin soğuk parmakları iki ateş topu olan dudaklarımın üzerini kapadı. Konuşulmasını istemiyor gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK "KABUL"
Narrativa generaleTek bir söz bıçak gibi kesti soluğumu. Kimseye,hiç bir kimseye birşey olmadı. Kendimden başka. 'Kendim ettim kendim buldum'derlerya hah iste o meseleden. Kendimi kendi ellerimle uçurumdan attım gözümü kırpmadan. Gözümdeki damla düşmeden aceleyle. Fa...