Beğenmeniz dileklerimle 🐰
" Uykucu, tırtıl. Hadi kalk! "
Utku'nun neşeli sesi ile gözlerimi açtım.
Gülümsüyordu. Geldiğimden beri onu bu kadar neşeli görmemiştim. Eli ile bana gel işareti yaptı ve ayağa kalktı. Gözlerimi ovuşturdum ve Utku'nun peşinden bende ayağa kalktım. Oturma odasına girdim. Cama yaslanmış ve hayretle bir şey izliyordu. Bende onu talit ederek koltuğun üzerine çıktım ve camdan dışarıya baktım. Utku'nun köpeği, dişi olduğunu düşündüğüm bir köpeğin üzerine çıkmıştı. Genel tâbirle çifleşiyorlardı. Utku'nun koluna vurdum." İğrenç "
Başını sağa sola salladı " yanılıyorsun. Benim köpeğim adam olmuş. Adam. Hem nesi iğrençmiş acaba? " camdan bakmayı kesip koktuğa oturdu ve sözlerine devam etti. " dünyanın kanunu bu güzelim "
" Gerçekten sana inanamıyorum. İçine bir şey mi kaçtı acaba? Ya da Kafana saksı falan mı düştü? Genelde böyle davranmazsında o yüzden soruyorum. "
Başını koktuğun kenarına koydu, yalın ayaktı. Acaba üşüyor mudur? Ah! Her neyse. Onu es geçip mutfağa gitmek için bir kaç adım attım. Ama beni durdurdu." Dur!. şu masanın üzerinden sigaramı uzatsana. Birde kahvaltı hazırlarsan çok makbule geçer doğrusu "
Gülümsedim. Ya da gülümsemeye çalıştım. Dediğini yapıp sigarasını masanın üzerinden alıp ona uzattım. Memnun olmamışçasına yüzünü ekşitti.
" bir dal çıkar ve Dudaklarımın arasına koy. " Dediğini yaptım. Çakmağı çakmayı beceremediğim için sigarasını kendisi yaktı. Birkaç lokmalık bir şeyler hazırlamak için mutfağın yolunu tuttum.
Buzdolabını açtığımda şaşırmamıştım. Hiçbir şey yoktu. Neredeyse boş denilebilecek haddedeydi. Buzdolabının kapağını kapattığım anda Utku belirdi." Alışverişe ne dersin? " Sorduğu ile alaylı bir şekilde güldüm.
" sen ve alışveriş. Öyle mi? " gülümsemem hoşuna gitmemiş olacak ki yüzünü astı.
" Hayır, küçüğüm. Gayet ciddiyim. En az bir senedir alışveriş yapmamıştım. "
Kıkırdadım. " desene şeytan'ın bacağını kırıyorum diye " o'da kıkırdadı." vazgeçmeden önce arabaya bin! " yüzü ani bir anda ciddiye bindiğinde, kenarından geçtim ve dışarıya çıktım.
Çardağın önüne park edilmiş arabaya doğru ilerledim. Eski model beyaz bir arabaydı. Hemen yanında Utku'nun köpeği yatıyordu. Yorulmuş yavrucak.
Arabaya yaslandım. Ayakkabımın ucu ile toprağı oyuyordum. Ayakkabılarım iyice mahvolmuştu. Üstleri soyulmuştu. Onlardan utanmamıştım ilk defa. Önceden olsa umrumda olmazdı aslında. Ne değişti? Benim bilmediğim, anlamadığım ne oldu ki yapmadığım, asla girmeyeceğim işlere dahil olmuştum böyle. Aklıma ilk olarak aşk geldi. Ama suçu ona atamazdım. O masumdu. O'da aynı benim gibi siyahın içinde kaybolan bir beyazdı işte. Ne masumdu ne de suçlu. Onunda kesin bir ismi yoktu. İki karşı cinsin birbirine yaklaştığında ortaya çıkan duygunun adıydı o sadece.Aşk bence bir karadelikti. Ya o karadelik bizi içine çekip huzurunda boğacaktı, yada bizi sonsuz bir everene hapis edecekti. Ben ise iki şıkkında bana vad edeceği şeylerden kaçacaktım. Herzaman yaptığım gibi İyiden de, kötüden de kaçacaktım. Sıkıştığımda, Korktuğumda, bahane uydurmak zorunda kaldığımda, yanlız olduğumda, sevdiğimde nasıl kaçtıysam. Karadeliğimden de kaçacaktım. Ben ne esir olacaktım, ne de huzurda boğulacaktım... Ben hayatımı yaşayacaktım.
Kapının sesini duyduğumda kafamı yerden kaldırdım. Utku evin kapısını kitliyordu sanırım. Daha çok soyulmuş ayakkabımı diğer ayağımın arkasına sakladım. Bunu yapıyor olmam bile o kadar utanç vericiydiki. Utku ise yine kaslarından ödün vermiyordu. Beyaz ince bir tişört giymişti. Kasları bizde buradayız diyordu. Utku gözleri ile arabayı işaret etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNAH TOHUMU
RomanceKız , güneşten korkan bir adama aşık olmuştu. Bir daha ışığı tadamayacağını, güneşi göremeyeceğini bilmesine rağmen aşka açmıştı kalbini. Adam, kızı güneşe düşman etmişti lakin, kızın yaşamının güneşe bağlı olduğundan haberi yoktu. Ne kadar kızı pi...