Uzun ve çok eğlenerek yazdığım bir bölüm sizlerle... Umarım siz de keyif alırsınız.
EĞER SENSEN ÇIKIŞ YOLUM,
İSTEMEM...
SANMA Kİ SEVMEDİĞİMDEN,
SAÇININ TELİNE ZARAR GELSİN İSTEMEM...
Karahan bir sağa bir sola gidip duruyordu.
"Evlilikmiş..." diye homurdandı ve halasına döndü. "Ben evlilik müessesine inanmıyorum. İnanmadığım bir müessesede de bulunmam. Tek eşliliğe sonuna kadar karşıyım. Sıkılır insan bir kere-"
Sevda kaşlarını kaldırdı. "Aynı ebesi... Valla. O da önceleri öyle esti gürledi, bak şimdi benim minnoş kedim gibi, hep etrafımda..." diye söylendi.
Karahan yüzünü buruşturdu. "Minnoş mu? Kedi mi? Seviye, karizma dipte ya." Sonra Elmas'a baktı. Biraz düşündü. Kendini Elmas'ın peşinde bir kedi gibi dolaşırken düşündü ve başını sağa sola salladı. "Ben evlenmem. Kedi de olmam, minnoş da."
"Senden zaten olsa olsa azmış minik kaniş köpeği olur."
Karahan tam bir şey diyecekti ki, Sevda derin nefes aldı ve ayağa kalkıp, yeğeninin karşısında durdu.
"Karahancım, bir tanem; sana gerçekten evli kal demiyoruz. Senin hakkındaki haberler bitene, kızın peşindeki adamlar gidene kadar. Hem zaten gerçekten evli olmayacağınıza göre, istediğin kadınla takılabilirsin. Yakalanmamak koşuluyla."
"Ya bir de aldatmadan manşetlere girsin." Dedi Arya arkadan homurdanarak.
"Bu fikir olabilir." Dedi Karahan biraz düşündükten sonra.
Sevda aklındaki hinliği dile getirmekten hiç çekinmedi. "Tabi aynısı Elmas için de geçerli."
Karahan'ın gözlerinde gördüğü öfke ise, hedefi on ikiden vurduğunun kanıtıydı.
"Hayatta olmaz. Ben kendimden 'aldatılan erkek' diye bahsettirmem."
O dakikaya kadar sessiz kalan Elmas birden ayağa kalktı. "Allah'ım egoya gel. Pardon ama ben aldatılınca oluyor da, sen aldatılınca neden olmuyor?" Sevda'ya döndü. "Bende kabul etmiyorum. Aldatamaz!"
Karahan kıza kaşları havada baktı. "Bana bak kızım, şu tipinle seninle evlendiğime dua etmiyorsun da, bir de şart mı koşuyorsun? Hey maşallah."
Elmas adamın dizine tekme attı. "Sen kendi muşmula tipine bak. Makat maymununun kıçı gibi tipi var paşamın, gelmiş beni beğenmiyor."
"-Ah!- Taş devri dinozoru seni! -dizimmm- Su aygırı. Elmas'mış, senden olsa olsa taş devrindeki yontulmamış taş olur lan."
"Senin gibi değersiz bir ot olmaktan iyidir."
Arya ile Sevda atışmalarını gülerek izliyordu. "Bunlar olmuş zaten kızım, sen kendini yorup, uğraşma." diye fısıldadı Arya.
"Biraz daha itekleyeceğim, izle." Deyip, göz kırptı Sevda.
Karahan halasına döndü. "Bana layık gördüğün geline bak hala. Bu nikahta ayağıma basacağına, tekme tokat girer, ben sana söyleyim."
Sevda biraz düşünür gibi yaptı. "Haklısın, senle olmaz. Baksana konuşamıyorsunuz bile. Ama Elmas'ı tek başına bırakamayız. Hem üstelik evli olmalı ki, ona yaklaşamasınlar." Düşünür gibi yaptı ve Arya'ya döndü. "Arya, Öykü'nün yeğeni Berk olabilir. Hem uysaldır da." Sonra Elmas'a bakıp sırıttı. "Hem bir bakarsınız birbirinizden hoşlanır, devam edersiniz. Çok efendidir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA ELMAS - KARA SERİSİ I -FİNAL
Romance"BU HİKAYE WATTYS 2018 YARIŞMASININ UZUN LİSTENE GİRMEYE HAK KAZANMIŞTIR" Hayatı kararan bir genç kız, adı gibi Kara bir adama sığındı... Başını soktuğu bir beladan kurtarmak için, uzaklaşan bir adam, belanın tanımının kollarındaydı. KARAHAN ŞİMŞEK...