Çalan telefonla yataktan doğruldum. Arayan amirimdi. Komodinin üzerindeki saate baktım. Bu saatte aradığına göre cinayetle ilgili olmalıydı. Bekletmeden açtım telefonu.
"Siz söylemeden ben tahmin edeyim. Yeni bir cinayet daha oldu. Bu sefer nerede?"
Karşı taraftan ses gelmedi. Sonunda amirim:
–Yeni bir cinayet evet. Ama bu sefer İstanbul'da değil İzmir'de. Ama katil aynı kişi. Buna yüzde yüz eminim. Yine kurbanın etrafına çizilen kutucuklar var. Turuncu renkte bu seferki. Ve görgü tanığı da var.Nefesim tıkandı. Ama sormak zorundaydım.
–Bu görgü tanığı da beş yaşında bir kız çocuğu mu?
Kalbim hızla çarpmaya başlamıştı. Alacağım cevaptan korkuyordum. Ama beklediğim cevap gelmedi.
–Hayır. Görgü tanığı 15 yaşında bir kız. Yine de İstanbul'daki cinayet ile bu cinayet arasında çok büyük benzerlikler var.Amirim haklıydı. Aradaki benzerlik çok şaşırtıcıydı. Ama amirimin diyeceği başka bir şey daha vardı. Nitekim haklı da çıktım.
–Selçuk,bugün savcılığa yazıyı gönderdim. Eğer talebim kabul edilirse İzmir'deki cinayete de biz bakacağız. Bu yüzden şimdiden hazırlan. Yazı gelir gelmez İzmir'e gideceğiz.Bir şeyler mırıldanıp telefonu kapattım. Aklım kesinlikle İzmir'deki cinayetteydi. Katil ne yapmaya çalışıyordu? Önce İstanbul şimdi de İzmir. Sırada hangi şehir vardı?
Sorulacak soru sayısı bu kadar fazlayken cevaplar ise o kadar azdı. İç geçirip uyumaya çalıştım ama nafile. Aklımda bu kadar soru varken uyuyamıyordum. Ben de kalkıp iki gün önceki dosyaya baktım.
✂✂ 2 Gün Önce ✂✂
Sabah her zaman uğradığım pastaneden simit almış merkeze gidiyordum. Mert Ilıca cinayeti kapanmış ve dosya savcılığa yazılmayı bekliyordu. Merkeze yeni girmiştim ki Beykoz civarında bir cinayetin olduğu haberi geldi. Beykoz'a doğru yola çıktık.
Sokak baştan başa şeritlerle kapatılmıştı. Meraklı insan topluluğu ise sokaklara dökülmüş bir şeyler görmek için birbirini yiyordu. Onları ite kaka nihayet olay yerine vardım.
Maktul;65 yaşında,emekli öğretmendi. Karısıyla Beykoz'daki binalardan birinde yaşıyordu. Üç tane de oğlu vardı.
Maktule iyice yaklaşınca diğer detayları da fark ettim. Kurban kan gölünün içinde yatıyor etrafında ise kırmızı tebeşirle çizilmiş kutucuklar vardı. Yedi tane kutucuk. Adli tıptan gelip cesedi morga götürdüler. Öğleden sonra da otopsi yapılacaktı. Rutinleşmiş olan sorgudan başlayıp önce eşiyle konuştuk.
Kadın,1.60 boylarında,zayıf biriydi. Beyazlaşmış saçları boyun hizasındaydı. Her hıçkırdığında saçları havalanıyordu. Elleri titriyordu. Su verdim kadıncağıza.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Köşe Kapmaca
Mistero / ThrillerKurbanlarıyla köşe kapmaca oynayan katil. Katille saklambaç oynayan polis. Bunların tam merkezinde bebeğiyle oynayan kız. Katil hem meydanda hem kenarda. Ama her zaman oyunda. Polis hem saklanan hem arayan. Ama her zaman izleyen. Ve kız. Her zaman g...