Cafe

233 20 0
                                    

Pizzalarımızı bitirdikten sonra Azra'nın işi çıktığı için kılıbık sevgilisi Cenk'le yanımızdan ayrılmışlardı ben de bu hipopotam kılıklı malla kalmıştım.Yürümeye başladık ortam sessizdi ve ben sessiz ortamlarda çok gerilirdim.Biraz sonra küçük bir bakkal gördüm hem de extreme var koşa koşa gidip cipsi aldım.Sonra bir taneyle yetinemem diye 3 tane aldım bunu gören ayaklı odunumuz gözlerini devirdi:

"Cidden üçünü de yiyebilecek misin az önce o kadar pizza yedin."

"Evet"dedim kısaca.Cipslerden birini alıp yemeye başladım.Mm harikaydı.Bir tane daha alıyordum ki elimdeki cipsin çekilmesiyle gözlerimi açtım.Aa evet gözlerimi kapamışım.Sinirle ona döndüm.Salak bakmıyordu bile ayaklı odun nolucak.

"Etrafta teyze de yok boşuna ümitlenme ödeşmiş olduk."

"Ben yemekteyken ödeştiğimizi sanıyordum."dedim

"Hayır o zevk içindi."dedi göz kırparak.

Gözlerimi devirdim:

"Tam bir ayaklı odunsun."

"Sen de ayıcıksın utanmasan beni yiyiceksin."

Sanane lan dingil!Susmaya karar verdim.Sonuçta suskunluğum asaletimdendir.Gerçi şu an da ağzım cipsle dolu olduğu için konuşamıyordum ama neyse.Telefonum çalmaya başladı:

"Ne var anne?"

"Kızım,Songül Teyzen'le bir işimiz var Taner'i de ara söyle cafeye birkaç saatliğine siz bakın."

"Ama anneee"

Dıt dıt dıt

Ow my got!Annem suratıma telefonu kapadı.Alacağın olsun anne.Yanımdaki ayaklı oduna döndüm.Tabi beyefendi hala benim cipsimi tıkınmakla meşgul:

"Annen ile annemin işleri varmış,birkaç saatliğine cafeye biz bakcakmışız."

Mal herif cevap vermeyi düşünmüyor herhalde.

"E iyi ne dikiliosun acele etsene."

"Ayaklı odun."

"Ayıcık."

Dil çıkarıp önden yürümeye başladım.Güldüğünü hissedebiliyordum.Cafe buraya yakındı gelmiştik hemen.Cafe'nin adı Alvi'ydi.Alvi ismini çok severdim.Içeri girip etrafı toparlamaya başladık.Çok güzel dekor edilmişti.Insanın içeri girince iştahı açılıyordu.Biraz sonra 5 kişilik bir kız grubu geldi.Hepsi de üzerinde fazla kıyafet bulundurmayan tiplerdendi.Sürtükler içeri girer girmez Taner'e bakmaya başladılar.Taner ibnesi de hemen yanlarına gitti.

"Buyrun güzel hanımlar ne alırdınız?"

Vayy ayaklı odunumuza da bakın, kaşlarımı çatıp izlemeye başladım.

Kızlar kıkırdamaya başladı.Sarışın olanı dudaklarını ısırıp seksi bir ses tonuyla

"Seni alabiliyor muyuz?"dedi.

Bitche bak yaa.Taner malı da sırıtıp:

"Belki çıkışta ama önce siparişler."dedi göz kırparak.Arada bana kaçamak bakışlar atıyordu.Sinirle mutfağa girdim.

"Mal ya sürtük al ye paket yapıyım istersen.Inşallah dilin kopar,bir daha ağzını açamazsın.Saçına sakız yapışsın da kazıtmak zorunda kal geber lan mikrop..."ben böyle saydırırken gelen öksürme sesiyle kafamı kapıya çevirdim.Taner ayaklı odunu pişmiş kelle gibi sırıtarak beni izliyordu:

"Hayırdır delirdin mi kendi kendine konuşuyorsun.Ayrıca ağzını açamazsa öpüşmesi zevkli olmaz."dedi

Yok artık!Önlüğümü çıkarıp suratına fırlattım.

"O zaman ben eğlencene mani olmiyim gerizekalı ayaklı odun!" diye bağırdım.O hala pişmiş kelle gibi sırıtarak beni izliyordu.Tam kapıdan çıkıyordum ki bileğimi tutup kendine çevirdi.Sonra duvarla kendi arasına sıkıştırıp kulağıma yaklaştı.Biraz daha yaklaşırsa kalbim marsa ışınlanacak.

"Birileri kıskandı galiba."dedi yavaş ve sessiz bir şekilde konuşurken dudakları tenime değiyordu.

"N-ne sa-saçmalıyorsun?"

Ah evet kekelemeseydim keşke diline düşcem şimdi.Kıkırdadığını duydum.

"Kalbin çok hızlı atıyor ayıcık."

"Git başımdan ayaklı odun."dedim zar zor nefes alarak her nefesi yüzüme çarptığında biraz daha ateş basıyordu.

"O zaman şu önlüğü giy de bana yardım et."

"Yardım edersem üstümden çekilcek misin?"dedim.

Kafasını salladı.

"Tamam"dedim.

En sonunda üstümden çekildi.Derin bir nefes aldım siparişleri hazırlamaya başladık.Biraz sonra içerdeki sürtük seslendi:

"Tatlımm biraz acele eder misin?"

Tam Taner götürcektiki elindeki tepsiyi alıp içeri gittim.Sürtük dudağını büzdü:

"O yakışıklı nerde?"dedi iğrenç sesiyle.Götünde.Tanker Abbas'ın altında kalırsın inşallah.

"Kabız olmuş."dedim sinir bozucu gülümsememi suratıma yerleştirip kız bunu duyunca suratı düştü oh canıma değsin.Hesabı ödeyip siparişlere dokunmadan kalktılar.

Bitch gülümsememi suratıma yerleştirip arkama döndümkü Taner'in alaycı gülümsemesiyle karşılaştım:

"Kabız?"dedi kaşlarını çatarak.Böyle yapınca çok tatlı olduğunu söylemiş miydim.En tatlı gülümsememi takınıp :

"Kız çok gıcıktı,seni düşünende kabahat"dedim atar yaparak.

"Yaa tabi."dedi piç sırıtışıyla.

Kızların siparişlerinden tıkınmaya başladım,ücreti ödenmişti sonuçta.Biraz sonra Taner de gelip yanıma oturdu.

"Annenlere acıyorum seni doyurmak için bile bir servet ödüyorlardır."

Elimdeki patatesi kafasına attım ama o ağzına atmayı başardı.

Önümdeki iki tabak kızartmayı bitirdim.Sıra diğerlerine gelmişti.Tam elimi uzattım ki önümdeki tabağı çekti.Kaşlarımı çattım.

"Hiç öyle bakma ayıcık ben de açım."

Tabağındakileri yemeye başladı.Bana ayıcık diyor ama iki dk bitirdi utanmasa tabağı yiyicek.Kafasını kaldırıp bana bakınca yavru kedi bakışlarımı yollayıp dudaklarımı büzdüm.Bakışları direk dudaklarıma kaydı.

"Beni böyle yalnızca tahrik ediyorsun."dedi.

Hemen dudaklarımı eski haline çevirdim.

"Hem sapıksın hem odunsun."dedim

Elindeki kızartamayı uzattı tam alıcaktım ki geri çekti.Vicdansız ,kahpe atlar kovalasın seni.Surat ifadem bozulunca kahkaha atmaya başladı.Ben de önümdeki fişne suyunu üstüne boca ettim.Önce bir afalladı.Sonra sinirli bakışlarını üzerime dikti:

"Kaç yoksa elimde kalacaksın."dedi dişlerinin arasından.Aha şimdi kesin boku yedim.

Arkadaşlar vote ve yorum yapılmıyor artmadığı sürece yeni bölüm yazmayı düşünmüyorum.Emeğe saygı lütfen!

İNADINA AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin