Jae gözlerini açtığında masada uyuyakaldığını farketmesi uzun sürmedi. Telefonunu eline aldığında 40 dan fazla cevapsız arama olduğunu gördü.
Dahyun un babasındandı hepsi. Vakit kaybetmeden onu geri aradı.
Babası: Jae... Ben.. Ben bir haber var mı diye... a...aradım.
Jae cevap veremedi ve kapattı. Telefonu meşgul edemezdi. O psikopat tekrar arayabilirdi. Kısa süre sonra Dahyun un babasının yalan söylediğini anladı. Bunun için insan 40 kere aranmazdı. Başka bir şey olmalıydı.
Jae ceketini aldı ve evden çıktı. Öylece durmak istemiyordu.
Akşama yakın herkes evde toplanmış düşünüyordu. Sana hıçkırarak ağlıyor jungkook onu sakinleştirmeye çalışıyordu.
Ve Sana nın telefonuna bir video geldi. Küçük bir kız çocuğunun videosuydu. Çok tatlı bir kız çocuğu. Videonun sonunda korkunç bir yazıyla "She is dead" yazıyordu. Peki bunun konuyla alakası neydi?
Aralarında tek bir kişi konunun farkındaydı. Tek kişi bunun ne oyunu olduğunu biliyordu.
Jae Dahyun un babasına baktığında farklı göründüğünü anlamıştı. Ama sorsa bile anlatmayacakti bu yüzden susmayı tercih etti.
Dahyun un babasının telefonuna gelen 2. Video ile düşünmeye ara verdiler.
Dahyun baba diye bağırarak ağlıyordu. Yüzü yara içindeydi. Kanlar hala tazeydi. Videonun sonunda Dahyun "neden baba" dedi ve kafası öne doğru düştü. Jae ne olduğunu ogrenmeliydi. Hızla evden çıktı. Ne olduğunu öğrenip Dahyun u bulmalıydı.
Koşmaya başladı, ki fazla ilerleyemeden birine çarptı ve çarptığı kızın siyah şapkası yere düştü. Jae kısaca pardon dedi ve koşmaya devam etti. Kime çarptığını bile bilmiyordu. Jae az önce Dahyun u bulma fırsatına çarpmıştı ve bakmamıştı bile.
Jungkook telefonuna mesaj gelince hızla eline aldı ve evdekilere döndü. Dahyun un babasına dönerek
"Bizi o asansöre goturmelisiniz."
Adam birşey söylemedi ve hemen o asansöre gittiler. Asansör çalışmıyordu. Bozulmuştu muhtemelen diye düşündüler. Ama yaklaştıklarında içinden yaralı bir çocuk çıkartıyorlardı. Anneleri ise ısrarla bir çocuk daha olması gerektiğinin söylüyordu. Kimseye kendini dinletemiyordu. Diğer çocuğu ortada yoktu. Kimse de aramıyordu. Dahyun un babası yaklaştı ve asansörün bir köşesini gösterdi. Lütfen şuraya bakın dediği az da olsa duyuldu. İtfaiye ekipleri oraya baktıklarında bir açıklık olduğunu gördü. Ve aşağısında baygın bir çocuk vardı. Hemen çocuğu kurtarıp müdahale edildi.
Dahyun un babasının önüne düşen kağıt ise onu korkutmustu. Kağıtta yazanlar.... ağlıyordu babası, sadece ağlıyordu...
Kağıtta yazanlar:
Ağlama babacık. Ya daa ağla. Gerekirse öl. Ama ölmeden önce onun öldüğünü gör. Bunu sana yaşatacağım . Hala onlara anlatmadın mı? Ne yazık.
Dahyun hatırladı bile. Şimdi onu serbest bırakırsam neler olur acaba?
Korkma daha vakti gelmedi. Çok özel bir günde geleceğiz sana. Hepimiz senin için geleceğiz. Belki iyi. Belki kötü. Ama yalanların bir bir ortaya çıkacağı bir günde geleceğiz sana. Öldü dediğin insanlar olarak.
Şimdi Dahyun unda öldüğünü bilmelisiniz. Hatta belki Jongin de....
Dahyun un babası kağıdı hızla cebine attı. Ve diğerlerine bağırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalan ♡Jaebum ♡Dahyun
FanfictionMutluluk... Bir aile... Bir yuva... Bir evlilik... Sevgi... Güven... Aşk... YALAN!! Yalnızlık... Göz yaşı... Nefret... Öfke... İntikam... GERÇEK!! YÜZ YÜZE GELİNEN BİR GEÇMİŞ! İnsan katiline aşık olur mu?! Kapak: @ParkKyunggie unnime teşekkür ederi...