Maria

123 16 0
                                    

Medyada Maria var aşık olunmayacak gibi mi.

Birazda olsa yükümü hafifletebilmişti Sofia'nın gelişi. Onunla en azından yalnızlığımı dindiriyordum. Yalnız kalmama izin vermiyor böylelikle de düşüncelere dalarak kaybolmuyordum.

-İyi ki geldin Sofia. Sen geldin saray şenlendi.Sen gidersen ne olacak bilmiyorum

-Sen merak etme kralım ben daha buradayım. Her şeyi yoluna koymadan gitmem. Gidersem bile geri gelirim. Sen haber ver ne oldu şu hadsiz kraldan haber var mı?

-Yüzündeki ifadeyi merak ediyorum çoktan ulaşmıştır oraya hediyem.İyi bir ders olacak ona bundan sonra iyi düşünsün de öyle hareket etsin. Hadsizliğin in cezası vezirinin kellesi oldu. Artık her istediğimi yapabileceğimi öğrendi bir daha cesaret edemez bir şey yapmaya. Kral Aaron artık sorun teşkil etmiyor.

- İşte bizim kralımız. Sen daha nice kralların sonunu görecek nice zaferler kazanacaksın.Çok yaşa kral Sayd. 

Hafif kıkırdayarak söylediği sözler beni de güldürmüştü. Benden büyüktü onu pek görmemiştim küçükken. Ağabeyim Marcus ile aynı yaşıttı.O zamandan evli olduğu için onu küçükken görmemiştim. Sonralardan ağabeyim tahta geçince gördüm onu. Zaten sonra o büyütmüştü beni.

-Sizin afiyetiniz nasıl. Keyfiniz yerinde mi?Bir kusur işleyen yok değil mi?

- Yok yok kralım sen merak etme ben hallederim her şeyi.

-Ee küçük prensesler nerede o zaman.

- Onlar arka bahçedeler. Leylakların içinde koşuşup duruyorlardı. Hele salıncağı çok sevdiler.

-İyi o zaman . Ben gidiyorum bilirsin hükumet işleri beklemez.

- Kendine dikkat et yorma kendini çok insanın sana ihtiyacı var.

- Tamam prenses Sofia.

>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>

Sarayda her şey sessiz ve sakin ilerliyordu. Ülkenin durumu pek iyi olmadığından halk pek memnun değildi. Ülkenin yaşlı ve bilginlerinden oluşan asırlardır hizmetimizde olan konsey görüşme yapmaya karar vermişti. Ülkenin durumunu konuşmak için. Toplantıyı onaylamam içinde  bana mektup yollamışlardı.Mektubun sonuna gelen Theodor'u durdurdum.

- Bu kadarı yeterlidir.

Elimle verdiğim emri dilimle de tekrarlamamın ardından mektubu önümdeki ince işçilikten oluşmuş uzun masaya bıraktı. Elimle mumu getirmesini işaret ettim.Mumu eritip mektubun altına damlattım. Yüzüğümün kapağını açarak mühürledim.  Bu kabul edildiğine dair bir mühürdü. Ayrı ayrı on mühür vardı. Mühürlerin üçü bana ait idi. Diğerleri kraliyet ailesine ve baş vezirim'e verilmek üzereydi. Her ölen kraldan sonra mühürler toplanıyor ve tekkrar dağıtılıyordu. Vezirim Alex'e vermiştim. Diğerini şövalyeye bir diğerini ise baş hizmetkara vermiştim.Geriye dört mühür kalıyordu. Bunlarda kraliyet ailesi içindi ancak öyle bir aile yoktu henüz.

-Efendim konsey size bir mektup daha göndermiş ancak yanında bir hediyeyle.

-Nedir o göster hele.

-Efendim . Kendileri dışarıdalar.

Tek kaşımı kaldırdığımda yüzündeki gerginlik artmıştı. Elimle işaret verip kapıyı açtırdım. İçeriye bir kız girmişti elimde ise bir mektup vardı.

Buz KralHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin