1 • Sarhoş

2.3K 19 7
                                    

"İstemiyorum seni bırak!" kolumu tutan bir elden kurtulmaya çalışıyordum. Kime ait olduğunu bilmiyordum ama her kimse şuan yalnız olmaktan başka bir şey istemiyordum.

"Sarhoşsun Dove! Bırak seni evine götüreyim." Bu sesin sahibi Anthony'ye aitti. Şuanda onun suratına bakamazdım. Bu sabah Fen sınıfından Earl ile olan ilişkimi daha rahat ilerletebilmek için ondan tek bir mesajla ayrılmıştım. En azından bugünlük yüzünü görmemek en iyisiydi.

Kolumdan tutup çekiştirmenin bir çare olmadığını anlamış olacak ki bir anda beni kucağına alıp hızlıca dışarı çıkardı. Soğuk hava cildime değince ürperdim ve kucağından debelenerek inmeye çalıştım.

"İndirsene! Beni her istediğinde istediğin yere götüremezsin!" diye bağırdım. O ise beni hızlıca indirdi ve omuzlarımdan sıkıca tutarak "Sen ise tek bir açıklama bile yapmadan üç yıllık ilişkiyi aniden bitiremezsin!" diyerek suratıma haykırdı. "Hiçbir zaman sana kötü davranmadım her zaman sadıktım ama bir anda gelen bir mesajla.." sözün devamını getiremeyecekmiş gibi omzumu bırakıp arkasına döndü. Bense hiçbir şey hissetmiyordum.

"Hatam neydi, lütfen söyle bana."

O sırada bardan biri çıktı.

Earl.

"Lavaboya uğradım ve bir anda ortalıktan kayboldun." ardından şakacı bir şekilde ekledi "Yoksa benden kaçmaya mı çalışıyorsun?" ve yüzümü avuçları arasına alıp dudağıma kısa bir öpücük kondurdu. Ardından kolunu omzuma koydu.

Kafamı Earl'ün koluna yasladım ve boş bir şekilde Anthony'ye baktım. Ellerini yumruk yapmış sıkıyordu ve tüm kasları kasılmıştı. Gözleri sonuna kadar dolmuştu ve tüm kırgınlığıyla benimkilere bakıyordu.

"Bir heves için mi benden ayrıldın?" dedi.

Earl bir heves değildi, ondan hoşlanıyordum.

Kendimi iyice Earl'e dayadım. Bacaklarım tutmuyordu. Earl belimden tutarak beni kendine sabitledi.

"Tanrı aşkına onu bana ver bilinci yerinde değil." diyerek bize doğru bir adım attığı anda "Dur!" diye haykırdım.

"Ben Earl'ü seviyordum. Her zaman onu sevdim!" Ayağımı yere sabitledim "Asıl hevesim sendin."

Kendini yatıştırmak istercesine "Tanrım, sen sadece sarhoşsun." dedi.

Sinirlenmeye başlamıştım. Sevgililer gününde bana aldığı kolyeyi boynumdan çıkardım ve ayağının önüne fırlattım.

Anthony gözlerini kocaman açarak tüm şaşkınlığıyla bana baktı. Bir damla yanağına doğru damladı.

"Git." dedim.

Kolyeyi yerden aldı ve arabasına doğru gidip sürücü koltuğuna bindi ve hızlıca uzaklaştı.

Kendimi tutamayıp ağlamaya başladım. Earl suratıma baktı. "Sakin ol, istersen bu gecelik seni evine bırakayım." Göz yaşlarımı silerken suratıma baktı. "Hadi ama gülümsesene meseleyi hallettik."

Haklıydı. Sonunda Anthony'den kurtulmuştum.

Arabaya bindik ve yolcu koltuğuna oturdum. Evime yaklaştıkça içimde garip bir his hissettim.

Evimin önüne geldiğimizde tam kapıyı açacakken durdum ve Earl'ün elini tuttum.

"Seni istiyorum." ağzımdan çıkan cümlenin ardından dudaklarımı Earl'ünkülere bastırdım. Öpüşüme karşılık verdi.

"Gel burada olmaz, evime çıkalım." Arabadan indik ve el ele koşarak verandadan eve girdik.

"Merak etme, ailem bugünlük yok. Sadece kardeşim uyuyor."

Merdivenlerden çıkıp odamın kapısının önüne geldik. Odama girer girmez Earl beni duvara yaslayarak öpmeye başladı. Öpüşüne karşılık verirken onu yatağıma doğru ittim ve üstüne çıktım.

Elleri kalçalarımda gezinirken tişörtünü yukarı doğru sıyırdım. Kafasını benimkinden ayırıp tişörtünü çıkarıp fırlattı ve benim tişörtümü de çıkarıp yeniden dudaklarımı öpmeye başladı.

Üstünde oturur pozisyona geldim ve pantolonunun fermuarını açtım. Dudaklarımı yeniden dudaklarına bastırdım. Ardından kafamı kaldırıp baklavalarını yalamaya başladım. Yavaşça aşağılara inip boxerının üstünden erkeklik bölgesine sıcak nefesimi verdim. Yay gibi gerildi.

Bir anda beni çevirip altına aldı ve gerdanımı emmeye başladı. Yavaşça aşağılara doğru inip pantalonumu ve ardından kilodumu çıkardı.

•••

Gençler şuan kitabın giriş bölümünde bile değiliz biraz sabredin lütfen. Okuduğunuz için teşekkür ederim^-^

MORUN SICAK TONU • posedimoneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin