Görevlilerin yanından geçip hızlıca Arthur'a sarıldım. Elleri hala arkasından bağlı olduğu için bana sarılamıyordu.
Desmond'a döndüm. Tek kaşını kaldırmıştı. "İplerini çözebilir miyiz? Bir problem olmaz, o benim erkek kardeşim." dediğimde Desmond'un suratındaki ifade daha rahat bir hal aldı. Ardından görevlilerden birine ipi çözmesi için işaret verdi.
İp çözüldüğünde birbirimize sıkıca sarıldık. "Nerelerdeydin Dove? Neden evden kaçıp bu yere geldin?" Sorusunu nasıl cevaplayacağımı bilmiyordum.
"Benim biraz uzaklaşmam gerekti." Arthur daha fazla uzatmadı. "Bu arada burayı nasıl buldun?"
"Telefonuma bir konum yollamıştın ya?"
Desmond sözü kesti. "Konum mu? Başkasına buranın konumunu mu yolladın? Sadece kardeşine mi?"
"Buraya gelmeden önce başıma ne geleceğini bilmiyordum ben de her ihtimale karşı konum yolladım. Ama başkasına yollamadığıma eminim."
Desmond bu sefer Arthur'a döndü. "Peki sen konumu başkasıyla paylaştın mı? Buradan başkasının haberi var mı?"
"Ah şey. Aslında buraya bir kız arkadaşımla gelmiştim. Bu arada, ben kaç saattir baygınım?"
Görevlilerden biri "Yarım saat olmamıştır." dedi.
"Arkadaşıma bir saat içinde gelmezsem polis çağırmasını söylemiştim. Sanırım şuanda dışarıdaki kapının önünde bekliyor."
Desmond bir küfür savurdu. Ardından görevlilere döndü. "Onu da içeri alın. Bugün sığınakta iki yeni misafirimiz olacak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MORUN SICAK TONU • posedimone
ChickLitBitirdiği aşkın sonuçlarından kaçmaya çalışırken gizlendiği örgütte yeni bir aşk bulan Dove'un hikayesini okuyun. Dünyaya savaş açan bu örgütte arada kalan Dove'un kanına bir madde enjekte edilmiştir. Denek olarak kullanılan Dove'un kaderi değişec...