☬ 1 - Hiçbir şey hissettirmiyor.

432 39 8
                                    


Bastilla - icarus

Hiçbir şey hissetmediğin zaman,
seni durduracak bir şeyin de
olmadığını söyledi.

Cuma
20,00

Barın en uç köşesindeki kadın yüzünü elleriyle kapatmış hıçkırıyordu ama kimse ona en ufak bir ilgi göstermiyordu. Tavandaki aynalı disko topu duygusal bir Bette Midler şarkısında yavaşça dans eden adamların ve kadınların üzerinde dönüp duran elmas şeklinde ışık yansımaları gönderiyordu. Pek ahım şahım bir yer sayılmasa da karanlık bar iş çıkışı gelen kalabalıkla gittikçe doluyordu, ayrıca kapı açıldığından beri içeride fırsat kollayanlarda vardı.

İneğe benzer gözleri olan şişman bir adam beni baştan ayağa süzdü ve dudaklarını pis bir sırıtışla yaladı. Yaptığı hareket karşısında şaşırsamda, bana yaptığını varsaymayacak bir şekilde etrafımda benden başka birine yapmış olduğunu göz önünde bulundurdum ama ısrarla gözlerindeki terbiyesiz pırıltılar beni süzerken yaptığımın pekte doğru olmadığını anladım ve ben bu barın sadece heteroseksüeller tarafından tercih edilip gelindiğini sanıyordum. Aksi taktirde bir adamın heteroseksüeller arasında serbestçe bana homoseksüel bir cinsel göz dağı vermesi beni son derece şaşırmıştı, böyle bir şey cesaret isterdi.

Her an yüzüme takındığım sert bakışlarımla onu süzdüm ve yumruk yaptığım elimin baş parmağıyla boynumda bir tur döndürdüm. Tehditim karşısında, ciddiye almış olacak ki, bir fırtınadaki duman misali gözden kayboldu.

Park Jiminden özür dilemek amaçıyla geldiğim bu barda gözlerim etrafı taradı. Yaptığım şeyden dolayı pişman değildim ama arkadaşlarımın ısrarı ile ona bir özür borçlu olduğumu elbetteki biliyordum. Ama özür dilemek pek benlik bir hareket değildi, nasıl dilendiğini bile hatırlamıyordum. Genellikle insanlara özür dilemem gereken davranışlarda bulunmazdım. Burnu havada tabiriylede sık sık karşılaşırdım ama aksine insanlar haddini bilmeden konuşmayı seviyorlardı. Halbuksi insanlara bulaşmazdım ve kendi halimde takılan bir tiptim. En sonunda gözlerimi barın içinde bu kalabalıkta bulacağımı zannetmeyecek bir yenilgiyle barmene bir bakış attım. Madem burda çalışıyordu burada çalışan birininde elbetteki nerde olduğunu bilirdi.

Barmen abartılı bir biçimde kaslara sahip bir adamdı. Kasketinin, yeleğinin, kemerinin ve pantolonunun ortaya koyduğu üzere siyah deriye zaafı olduğu açıktı. Favorileri kulaklarının önüne yapıştırılmış siyah deri parçaları gibi duruyordu. En fazla bir yetmiş yedi santim civarındaki boyuyla uzun boylu bir adam sayılmasa bile geniş göğüsüne arabalara takılan türde krom bir ızgara çivileseniz kocaman bir tıra benzerdi.

Siyah yeleğinin altındaki teni yağlanmış gibi parlak görünüyordu, amacının göğüs kaslarını daha belirgin kılmak olduğunu tahmin ediyordum. Gerçekten böyle giyimli bir adamın heteroseksüel bir barda çalışıyor olması abes ve komikti. Bu adamın her yerinden homoseksüellik akıyordu. Bar kesinlikle biseksüel bir bar olmalıydı, bunca zaman gelipte fark etmemem tamamen benim ahmaklığımdı. Sadece içer ve giderdim bu kadar oyalanmadığım sürece inceleyecek pek bir vaktim olmuyordu.

Dirseklerimi bar tezgahına yaslayıp karşımda içki bardaklarını bir bez yardımıyla temizleyen Steroid Kralı'na eğilerek konuştum. "Burada Dj'lik yapan bir sarışın varmış. Nerde olduğu hakkında bir bilgin var mı?"

"Hayır."

"Beni iplemedin bile."

"Doğru." Yumrularını sıkarak teninin altında güreşen et parçaları gibi duran kol kaslarını hoplattı. İnan bu hiç göz korkutucu durmuyordu. Çukur gözlerini kısarak bana bir bakış attı ve "Güle güle," dedi.

ICARUS ྅ 𝐲𝐨𝐨𝐧𝐦𝐢𝐧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin