-Darren ! Uyansana artık.Öğlen oldu hala uyuyosun.Bütün köy ayakta ama yönetici horul horul uyuyor.Rezillik ya !
+Off Sony ! Amma abarttın sen de.Ne olur yani azcık uyusam şu yaz gününde ?
-Sen uyanmayınca ben de uyanamıyorum.Aynı vücudu paylaştığımızı hatırlatırım.
+Sony lütfen benimle garip garip konuşma.Böyle söyleyince tuhaf oluyorum.Aynı vücudu...
-Neee ? Bijuuyum ben ! Senin gibi ergen pis bi sapık değil.Kalk hemen de işe koyulalım !
+Tamam tamam.Hemen kızma.Ama şu heykel de neyin nesi Sony ? Bi heykel aldığımızı hatırlamıyorum.
-Sen ne heykelinden bahsediyorsun Darren.
Sony biraz etrafına baktı.Darren'ın ne saçmaladığını anlamaya çalışıyordu ki tam kapının girişinde onlara gözünü dikmiş heykeli farketti.Sony durumu anlayınca şaşkına döndü çünkü heykel değildi bu.
-Darren ! Sen uyku sersemisin galiba ! Baksana bu hareket ediyor !
Heykel birden elini havaya kaldırdı ve bağırdı : Çok geç !
Aniden bir patlama oldu ve Darren'ın evi havaya uçtu.Patlama bütün köyün dikkatini çekmişti çünkü Darren'ın evi köyün merkezindeydi ve herkes Darren'ın evinde olan patlamanın şokundaydı.Dumanlar biraz dağıldığında sisin içinden Darren,Sony ve başkası gözüktü.
Suzan,Darren'a koşmaya başladı.
Suzan:Darren ? Neler oluyor iyi misin ?
Darren:Suzan ! Uzak dur ! Vampir bu ! Çabuk herkesi uzaklaştır !
Suzan:Ne vampiri ? Darren ne diyorsun ?
Köylüler şaşkındı.Telaş içinde kaçışmaya başladılar.Herkes çıldırmış gibiydi.Bu vampir de nerden çıkmıştı ?
Marquis homurdandı:Ne kadar saf insanlar.
Darren:Kes sesini ! Kimsin ve köyümden ne istiyorsun ?
Marquis:Öleceksin zaten.Kendimi tanıtayım.Ben Marquis Le Morte.Son kalan vampir.
Sony:Marquis ? Sen...Balamir misin ?
Marquis:Evet Sony.İsmimi bilen nadir kişilerdensin.Çok iyi bir bijuu olacaksın.Ama merak etmeyin sizi acı çektirmeden öldüreceğim.
Darren:Sony ! Bu herif seni mi istiyor yoksa ?
Sony:Evet Darren.Bu adam fazla güçlü.Onunla boy ölçüşemeyiz.
Marquis'ın parmaklarından kanlar damlamaya başlamıştı.Bu kan kapanıydı.Marquis onları hapsedecekti.
Marquis:Darren'ı öldürüp Sony'i bijuum yapacağım.Yıllarca buna çalıştım.
Marquis'in etrafında kanlar yükselmeye başladı ve hücre oluştu.Darren ve Sony kandan yapılma bi hücrede kapana kısılmıştı.Bu hücrede Marquisle saatlerce savaştılar.Sonunda ikisi yenilmişti ve vampir onları kaçırmıştı.Bundan sonrasını ne Suzan gördü ne de köylüler.
Suzan ağlıyordu.O vampir Darren'ı öldürmüş olabilirdi.
Tommy kan hücre yok olduktan sonra yeri incelemeye başladı.Mutlaka bir ipucu bulacağını biliyordu.Yerlerde hiç kan yoktu.Küçük deri parçaları buldu.Yani Darren ağır bir şekilde pençelenmişti ve derisi yüzülmüştü.Biraz daha baktığında kumların altında küçük mavi kristaller buldu.Buna inanamamıştı.Sony'nin tekniğiydi bu.Hemen Suzan'ın yanına koştu.
Suzan hıçkıra hıçkıra sormuştu:Ne oldu ? Bir şey bulabildin mi ?
Tommy:Darren ölmemişse bile ağır yaralı ama Sony...
Suzan:Öldü mü ?
Tommy:Maalesef Sony ölmüş.Sony'nin kristalleri normalde pembedir.Gerçek vücudu mavi kristaldendir.Eğer bu elimdeki mavi kristalse Sony'nin gerçek vücudu çoktan ele geçirilmiş.Yani...Muhtemelen Darren'la vücutları ayrılmış.
Suzan:(Ağlayarak)Peki şimdi biz ne yapacağız?
Tommy:Yola koyulalım.En azından elimizden geleni yapalım.Çünkü Sony'den her ne kadar nefret etsem de burda oturup o vampirden korkuyormuş gibi davranmayacağım.
Suzan:Yarın yola çıkalım.Ve ayrıca teşekkür ederim Tommy.Sen korkak değilsin.
Tommy gülmüştü.Ama ne yapacağını hiç bilmiyordu.Darren'ı kurtaracağım derken ikisi de ölebilirdi.Ama Suzan ona güveniyordu.Sony'nin mavi kristaline tekrar baktı.Ve elindeki ufak deri parçalarına.Sony ve Darren ölümüne savaşmıştı.O ise izlemekle yetinmişti.Bu çok onur kırıcıydı ama artık kararlıydı.Kendini Sony'e kanıtlamalıydı.
Gelecek Bölüm - Davetsiz Misafirler
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fishing Camp
AdventureKampta dışlanan bir çocuğun kamp maceraları. Başta sıkılırsanız merak etmeyin sezon 2 ye kadar devam edin ^^