"Göl'de ki aşk"

531 10 31
                                    

Zil çaldığında yukarı çıktık (ehu ne bekliyordunuz) bütün sınıf dolmuştu ama bugün Emre gelmemişti. Sevgi yanıma oturmak istedi. Tabii ki kabul ettim manyak mısınız. Böylece hem sevgilimle yan yana oturabilecektim hem de o Aykut denen herifi kıskandıracaktım. (Evet isminin bu olmasına karar verdim bu arada burdan Aykut'un amk hayallerimi yıktın oruspu çocu)

Türkçe dersindeydik. Dün bu ders olmadığı için tanışacaktık felan. Hoca "ee nasıl gidiyor hayat çocuklar? Mutlu musunuz hayatınızdan?" Diye sordu. Aykut "insan bazen mutlu olmayı değil, onunla olmayı ister hocam" dedi. Herkez oOoOooOo felan dedi. Ben şimdi seninle bir olurum. Feleğin şaşar. Sinirden elimi tırnaklamışım. Neyseki başka olay yaşanmadan zil çalmıştı. Sinirimi hala yedirememiştim kendime. "Sen şimdi görürsün" (yelloz seni hatirlayan oldlar var mi kdnsksk) dedim. Çıkmak üzereydi. "Sen ne yaptığını sanıyorsun? Eline bişey geçti mi?" Dedim. Arkamda duran Sevgi'ye baktı ve "henüz geçmedi" deyip sırıttı. Yüzünün ortasına yumruk geçircektim ama yumruğumu tuttu ve "okuldayız farkındaysan. İdarelik olmak istemiyorsan sabit kal sert çocuk" dedi. Yumruğumu çektim ve kıskandırmak için -ki bu çok başarılı oldu- arkamda duran Sevgi'yi yanıma çektim ve öpmeye başladım. Şaşırsada karşılık veriyodu ve bi elimi saçına götürürken diğer elimle yanağını okşuyodum. O da iki elini omuzlarımın üstüne koymuştu. Aykut'da sahtece güldü ve gitti.

O gidince dudaklarımı nazikce çektim ondan. Gülümsedi "sen beni mi kıskanıyorsun?" Dedi. "Kıskanmıyorum, sadece benim olana el uzatılmasına katlanamıyorum" dedi. Yanağımdan öptü bu sefer...

Öğle arasına kadar çok şükür sorunsuz geçmişti. Bora "hadi kantine inelim" demişti. "Sen git biz bugün kantine inmiycez" dedim. Sevgi şaşkın şaşkın bakıyordu. Kollarımın arasındayken kulağına eğilip,"süpriz" diye fısıldadım.

Göle götürdüğümü anlayınca "yaaa seni seviyorum" dedi. "Bende seni seviyorum hayatım"

Göl kenarında yürüyorduk. "İyi ki varsın dedim. "Sende aşkım" dedi dudağımı dudağına değdirdim. Sağ bacağını vücuduma doladım. Çok hızlı öpüşüyorduk. Rüzgarın sesi ve bizim öpüşme seslerimizden başka hiç birşey duyulmuyordu. Dilini dudaklarımın arasına aldım sonra alt dudağını emmeye başladım oradan da üst dudağını ısırıyordum. O da benim alt dudağımı emiyordu. Uzun süre sonra ayrıldık nefes nefese kalmıştık. Seni seviyorum sözcükleri hafif esen rüzgara karışmıştı

Sevgi'den (ilk defa heyecanlandiniz dimi jdhsks)

Telefonum çalıyordu. Azra'dandı. -kendisi benim en yakin arkadasim olur-

Yaa kızım nerdesin yarım saattir. Hani bana oje sürcektik? Biliyosun Canla birlikteliğimizin ilk senesini kutlayacağız.

Ya tamam 5 dk ya oradayım.

Hadi çabuk gel.

Ok hadi kapat. Bay bay

Bay bay.

-------------------------------------------------------------
Erkan'dan

O kim hayatım? Diye sordum "Azra yaa Can ile ilk yıl dönümü ya, partiye hazırlanmak için beni çağırıyor. Gidelim mi?" "Tabi aşkım" dedim. Okula döndük. Sevgi Azra'nın sırasına gidip oje sürdü kokusunu bastırmak içinde pencereyi açtı.

Yine Sevgi'den (sövmeyin)

"Partiye kimle geleceksin?" Diye sordu. "Tabii ki Erkan'la" dedim. "Enişteyle çok yakışıyosunuz" dedi. Güldük. "Benim için yaratılmış. Tabi ki de yakışıcağız" dedim







İthaf
axrqdawson yerim senu aşkum benum hikayedeki azrada kendisi oluyor. Tanıştırayım dedim.


Instagram=> porcayoloji_

//TASTE MY LOVE\\ PORÇAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin