Buyrun cenaze namazına...
Gelenin Efe olduğunu anladığımda hemen imam aramaya koyuldum. Bu sefer kesin Efe mezara, Ulaş hapishaneye, ben depresyona girer herkes rahat ederdi. Ama bir yandan da helva kavurursam bir cenaze değil. Toplu cenaze namazına giderdik. Ama tabi ki benim sevgilim durur mu hemen kıskançlığı sesine son seviye yansıtarak bize doğru gelen Efe'ye
U: Bak zaten sakin kalmaya çalıştıkça sinir Kat sayım artıyor. Ne diye sesleniyorsun lan sevgilime?
Şimdi araya girmek zorundaydım. Yoksa her şey kısır döngü içine girip sil baştan yaşayacaktık her şeyi.
İ: Aşkım canım benim sevgilim durur musun? Hem bence bu günlük kıskanma dozu Yeter. Hadi sevgilim hadi.
Aradığınız sevgili şu anda kıskanmakla meşgul lütfen daha sonra tekrar deneyiniz. Eminim yanımızda oparetör olsa böyle derdi. Ah Efe ah yazık olacak garibime daha Ece'yle yaşayacak günleri vardı Oysaki. Son dakikalarıydı Belki de bu dünya da bir vedalaşsam mı acaba?
Ama efe'nin söylediklerinden sonra kendimi Mona Lisa gibi hissettim. Gülüyor muyum, şaşırıyor muyum belli değil.E: irem ben sana teşekkür etmek istedim. Biz Ece'yle çıkıyoruz. Ulaşa döndüğümde o cellat varimsi suratı yerini tebessüme bırakmıştı. İçimden derin bir oh çektim. Efe bence gidip bir kurban kessin Kendi adına. Kendini zorda olsa kurtarmıştı. Şimdi ise diğer kurbanlar ve kurban adayları kendini acilen kurtaracak bir plan kursun. Zira ben sevgilimi cezaevine göndermem. Bu tarif edilemez çelişki hallolunca ve sevgilimi cezaevinin yoluna göndermediğimden mutluydum.
İ: çok mutlu oldum sizin adınıza. Da ne ara oldu ya sen ne alaka peki.
E: yemeğe getirdim Ece'yi. Ece lavaboya gitti. Bende seni görünce gelip bir teşekkür etmek istedim.
Tamamen içimde rahatlama sinyalleri verilince bir huzur çökmüştü. Ama yine de ulaşı buradan çıkarmam gerekiyordu.
İ: Ulaş hadi gidelim artık ben sıkıldım. Bi ara yemeğe geliriz zaten dördümüz. Sizede iyi akşamlar.
Ben ulaşı sürüklemeye çalışırken ter içinde kalmıştım. Adam zar zor ilerliyordu. Bi süre sonra nedenini anladım. Yürümüyormuş. E tabi yürümezse 1.90 boyundaki adamı ben nasıl ilerletiyim. Öküz yontulmamış öküz ya yaptığına bak. Ben bunları derken lütfen dışımdan söylemiş olmiyim ve lütfen Ulaş başka bir sebepten dolayı sert bakıyor olsun diyordum. Ama tabi ki şansım bana sırt çevirip beni terk etmişti. Zaten ne zaman hah burda desem basıp gidiyordu.
U:irem iyi misin baksana aloo irem kızım baksana.
Ben Kendi kendime konuşma olayına kendimi fena kaptırmışa benziyordum. Ulaşın dediklerini bile Sonradan duymuştum.
İ:Hıh
U :ya hıh. Kızım Kendi kendine beni mi gömüyorsun.Bunları dedikten sonra olayı kapatsın diye parmak uçlarıma çıktım. yavaşça ve tutkulu bir şekilde öptüm. O da sonrasında karşılık vermek isterken hemen ayrılıp arabaya bindim.
Ulaştan
Ben naptım ya mal gibi kaldım. Irem haklı ben tam bir öküzüm. Kız seni öperken sen öküzün trene baktığı gibi bakıyorsun. Irem arabaya bindi. Ama bir farkla o direksiyona mı geçmişti. Sonumuz hayrolsun. Hemen yanına gidip
U:irem insene ne diye geçtin buraya?
İ:Astepe Eğer bu akşam romantik bitsin istiyorsan yanıma geçersin ve kendini bana bırakırsın. Karar senin.Gerçekten bu kadına hayranım. Iyi ki yanımda ve bende "hay hay " diyerek yanına oturdum. Irem kontağı açar açmaz içinden Ralli canavarı çıktı. O kadar hızlı kullanıyordu ki bir süre sonra
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVDALUK
ChickLitKalplerin mazisi birbiri için yazılmış yürekler kenetlenmiş gözler ayrılmama yemini etmişti sanki o an bunların hepsi onlara aitti. Gökyüzü onların deniz onların yer onlarındı ve sonunda sonsuzluk mu yoksa ayrılık mı olduğu belli değildi ama o tünel...