Fantastik(ler)

Park & Lunapark

Ceylin'den

Hayatımdaki her şey çok güzel gidiyordu. En azından şimdilik öyleydi. Bir de o yılan Ezgi olmasaydı.. Kıvanç,onu nasıl seviyor anlamıyorum. Bana göre güzel değil. Bence Selin de güzel değil. Niye yakışıklı erkekler çirkin kızlara aşık olurdu ki? Ah,bilmiyorum.  Kapı çalmıştı. Gelen ya Kıvanç ya Bülentti. 

''Kim o?''

''Benim'' Gelen Kıvançtı! Heyecanlanmamam lazım!

''Hoşgeldin Kıvanç''

''Hoşbuldum. Çok güzel olmuşsun.''

''Teşekkür ederim.''

''E hazırsan çıkalım mı artık?''

''Çıkalım'' Meldaya çıkacağımızı söyledim. Ve evden çıktık.

Melda'dan

Ceylin için mutluydum. Çünkü o da benimle aynı hissi hissediyordu. Onlar parka, biz ise lunaparka gidecektik. O Kıvançla dolaşacaktı, belki Kıvanç onu tekrar sallayacaktı, yürüyeceklerdi,konuşacaklardı.. Bu Ceylin için çok güzel şeylerdi. Ve bende Bülentle lunaparkta kim bilir hangi şeye binecektim. Korku tüneli? Dönme Dolap? Oh, dönme dolap. Filmlerde veya dizilerde olur ya hep, kızla erkek dönme dolaba biner ve dönme dolap en yüksekteyken durur. Sonra kız ve erkek konuşurlarken öpüşürler. Bir an bunun gerçek olmasını diledim. Hayali bile güzeldi! Mesaj geldi. Sanırım Bülent gelmişti. 

'Hazır mısın güzelim? Aşağıda seni bekleyen biri var. Kapıya kadar gelemedim,affet. Bekliyorum.' Güzellik,güzelim.. Öldüm de cennete gittim sanki.. 

'Hemen geliyorum.' Evden hızla çıktım. Aşağı indim. Bülent her zaman ki gibi çok şıktı. Şu çocuğun giyim tarına bayılıyorum! 

''Hoşgeldin. Ben de seni bekliyordum.''

''Biliyorum, şapşal.''

''Gidelim hadi.''

Ceylin'den

Kıvançla parka gelmiştik. Beni salıncakta sallamak istedi. Bu, hoşuna gitmiş. Sonra yürüdük,konuştuk. Onun sohbeti o kadar güzeldi ki. Onunla olmak bana huzur veriyordu. Ben ona aşıktım. Ama o bir başkasına aşıktı. Ama ben bir türlü buna inanamadım. Acı gerçek olduğundandır belki de? Bilmiyorum. Ama o benimliyken ayrı bir neşeli. Yani Meldayla yada bir kızla benimle olduğu kadar neşeli olabilir miydi ki? Belki de ben saçmalıyorum. Bilmiyordum. 

''Ceylin, sana söylemek istedğim bir şey var.''

''Ne? Söyleyebilirsin?''

''Bak, ben seninleyken çok eğleniyorum. Gerçekten. Seninleyken veya seninle telefonla konuşurken,mesajlaşırken.. Ya anla işte, diğer kızlardan farklısın sen benim için.''

''Gerçekten mi? Biliyordum,bunu biliyordum! Sen de benim için diğer erkeklerden farklısın.'' 

''Ama..''

''Ama ne?''

''Ya bu çok tuhaf.''

''Ne tuhaf? Söylesene?''

''Ben Ezgiye aşığım. Ezgiyi seviyorum. Ama seninleyken de çok eğleniyorum. Ve bu sana karşı hissettiğim his başka. Arkadaşlık olamaz.''

''Bana karşı hissettiğin his başka ise, arkadaşlık değil ise? O zaman niye ben değil de Ezgi?''

''Bilmiyorum, gerçekten bilmiyorum. Çok tuhaf bu. Tamam mı? Yani garip.''

''Bence de çok tuhaf. Ve garip. Gerçekten.''