Fantastik(ler)

(Ters) Karşılıklı İyilik

Ezginn bana söylediği şeyler kafamı karıştırmaya başlamıştı. Dün uykulu olduğumdan mıdır, Bülentle güzel bir gün geçirip hiçbir şey takmadığımdan mıdır, artık her neyse? Takmamıştım. Dün takmamıştım. Ama bugün düşününce bana söyledikleri.. 'Bülent seni hatırlamayacak.' , ' 'Bunun karşılığında Selin bana bir iyilik yapacak.' bu sözler... Neydi bu böyle? 

---

Ceylinle parka doğru yürümeye başladık. Banklara oturmadan, ileride ağaçların orada konuşan Bülent ve Ezgiyi gördüm. 

''Kahretsin!! Ceylin! Çok kötü şeyler olacak benim için. Dün bu gerizeklalı beni aradı. Bülentin yarın beni hatırlamayacağını, buna karşılık olarak Selinin kendisine iyilik yapacağını söyledi. Sabah olur olmaz Bülentin yanına gitmeliydim!!!''

''Tamam, sakin ol. Ne oluyor bilmiyorum. Bir sakin olup anlatır mısın?''

''İnan bende bilmiyorum. Yanlarına gideceğim.''

''Dur! Gidemezsin.''

''Neden? Ceylin, sana tek bir şey soracağım. Ezginin gücü var mı? Varsa ne?'' bir süre sustu.

''Ceylin söylesene!! Var dimi!!? Anlamalıydım.''

''Evet, var. Ben.. ben çok üzgünüm Melda. Çok üzgünüm.''

''Gücü ne?''

'İstediği kişinin hafızasını silebiliyor. Yani geçmişini unutturabiliyor. Bu..'' sustu.

''Bu ne?''

''Bu kişinin hayatındaki birisiyle olan tüm anılarını, yaşadıklarını, hayallerini, her şeyi. Her şeyi unutturabilir.'' ağlamaya başladım.

''2 günlük rüyam son buldu. Kabusum mu başlıyor? Peki, peki ben şimdi ne yapacağım? Ona.. Bülente.. Daha yeni kavuşmuştum.'' 

''Melda ne olur ağlama. Yalvarırım ağlama. Lütfen. Ne olur?''

''Elimde olsa keşke.. Ama değil. Ben daha yeni mutlu olmuştum! Huzuru bulmuştum ya! Ne istiyorlar bizden? Ceylin,söyle. Selin ve Ezgi bizden ne istiyor?''

''Ağlama. Lütfen ağlamayı keser misin?'' göz yaşlarımı sildim.

''Ceylin. Bunun bir çözümü vardır dimi? Yani, hani ben sinirlenmiştim de yağmur yağmıştı. Bülent ıslanmıştı. Bana olan nefreti gitmişti. Selinin gücü etkisiz hale gelmişti ya? Bunun da bir yolu vardır elbette dimi?''

''Melda.. Maalesef yok. Çok üzgünüm. Bülent, seni ve seninle olan her şeyi unuttu. Seni tanımıyor bile. Onun hayatında yoksun artık. Üzgünüm.'' sanki birisi beni bıçaklamış gibi. Sanki biri beni öldürüyormuş gibi acı çekiyordum. Başım dönmeye başladı ve gözüm karardı. Sonra da kapandı. Ben ne olduğunu anlamadan..

''Melda!!! Melda iyi misin? Kendine gel. Uyan!!''

---

Gözümü açtığımda Ceylinlerdeydim. Onun evi parka yakındı. Yoksa evimde olmalıydım, değil mi? Bir dakika. Bana ne oldu?

''Bana ne oldu? Ceylin!! Nerdesin?''

''Geldim, burdayım. İyi misin?''

''Bilmiyorum.'' çok güzel. İyi misin sorusuna verebilecek en güzel cevap olmalıydı cevabım. 'Bilmiyorum'

''Bayıldın.''

''Ne? Bu nasıl oldu? Ah, Bülent!! Ezgi!! Onlar?''

''Biz konuşurken gitmişler.''

''Bülenti arayacağım. Hafızasından silinebilirim. Ama telefonunda kayıtlı olmalıyım. Hem mesajlarımız?''

''Ezgi hepsini silmiştir.''

''Peki şimdi ne olacak!!? Hiçbir şey olmamış gibi mi davranacağım?''

''Onun hayatına tekrar gireceksin. Tekrar tanışacaksın. Tekrar onu kendine aşık ettireceksin.''

''O beni görünce tekrar bana aşık olacak mı yani?''

''Tabiki hayır. Ya hayatına tekrar gireceksin işte. Hiç birbirinizi görmediniz, tanışmadınız farz et. Öyle bir şey işte.''

''Bu çok zor.''

''Biliyorum. Ama imkansız değil. O sana tekrar aşık olabilir. Zor,evet. Zaman alabilir,evet. Ama başaracak mıyız? Evet!!''

''Benim telefonum nerde? Şarkı dinlemek istiyorum.''

''Slow şarkılar dinleyerek bir yere varamazsın. Ve ağlayarak da. Otur ve Bülentle nasıl tanışacağını düşün.'' 

''Telefonumu verir misin?''

''Al hadi al.'' telefonumu açtıktan kısa süre sonra Ezgi salağı beni aradı. Şu kızın saçını başını yolmak istiyordum!! Kız kavgası çıkartırdım onunla ve bundan çok büyük bir zevk alırdım!! 

''Meldacığım. Nasılsın? İş tamamlandı. Bülent seni hatırlamıyor. Hiç tanışmadınız. Hatta karşılaşmadınız bile. Senin adına üzgünüm. Sana bir haberim daha var. Selin bana iyiliğini yaptı. Artık Kıvanç Ceylinden nefret ediyor. Bu arada dışarıda sakin olursan sevinirim. Gerçi hava yağmur havası olduğunda Kıvancı dışarı çıkartmayacağız. Hoşçakal.'' şu kızdanda yapmacık ses tonundan da nefret ediyorum. Geri zekalı!!!!

''Ne oldu? Kim aradı? Sana ne dedi?''

''Ezgi salağı. Karşılıklı iyilik dediği buymuş demek ki. Selin Kıvancı senden nefret ettirmiş. Bu çok kötü bir şey biliyorum. Ne hissedeceğini biliyorum çünkü yaşadım. Ama en azından bunun bir çaresi var. Yağmur yağacak, o ıslanacak. O sırada sende orada olacaksın. Her şey düzelecek. İnan bana. Sana söz veriyorum. Tamam mı?'' 

''Tamam.'' Ceylinin ağzından tek bu kelime çıkmıştı. Haklıydı kız. Ne diyecekti ki? Bu lanet günleri bize yaşattıklarına pişman olacaklar. Elbet bir gün intikamımızı alacağız. Onların mantığı 'Her şey karşılıklı.''