7 ~ Aman Yarabbim Gökten Su Yağıyor!!!

1.2K 119 46
                                    

Multimediada Ece var

-----

İğrenç kokan bir şey düşünün.

Kokmuş balık artı küflü peynir artı çöp çarpı 4 eksi 2 eşittir şuan burnuma değen şey.

Burnumda direk mirek kalmadı. 9.9 şiddetinde ne varsa yıkıldı.

''Luke?!''

''Hmm.''

''Allah'ın cezası  LUUUĞĞĞĞĞĞĞKKKK!!!''

O arada ayağına şaplak attım.

Hemen koltuktaki pozisyonu açıklıyorum.

Koltuğun boylu boyuna uzanan Luke düşünün.

Koltuğun diğer ucundan boylu boyuna uzanan İsra düşünün.

Bu İsra'nın bacaklarının kenarda sıkıştığını düşünün.

Ve Luke'un bir ayağını yüzüme dayadığını diğer ayağının yerleri süpürdüğünü düşün.

Durum tam böyle.

Şimdi bizim zamana dönelim.

Luke'un ayağına şaplak attım. Çocuk sadece mırıldandı.

Vakit bu vakit parmaklarımın ucuyla pantolonun paçasından tuttum yere fırlattım. Tabi bu sırada kusma krizi geçirdim.

''What are you doing!?''

''Ne diyorsun be! Kalk şurdan ayaklı böcek!''

Koltuktan fırlayan ben Luke'un ayaklanması için başına dikildim. Kollarımı göğsümde çaprazlayıp ayağımda onu dürttüm.

''Şşşh''

''What?''

''İngilizce bilen qürdün dramı...''

''Sen kimsin ya?'' diyerek gözlerini ovalar.

''Baban cınım baban.''

''Ben niye yatağımda değilim?''

 ''Burasını evin mi sandın hahayt kalk şimdi!''

Arkamı dönmüş salondan çıkacakken gözüm önce Ece'ye takıldı. Sonra yeri boyladım. Ayağıma çarpan şey... Kitabım. Ne ara yeri boyladı bu kitap? En son koltuktaydı sanki.

''Ne o İsra hanım yerle mi ilişkiye girdiniz?''

''Susar mısın gerizekalı kız uyuyor.''

Ve ayağa kalkıp Los Angeles'tan Yeni Zelanda'ya kadar koşmayı istememe sebep olan şeyi söyledi.

''Susasaydım su içerdim.''

Gözlerimi kıstım ve bir süre sonra cevap verdim.

''Luke...Şad ap pılis.''

Kapı açılır. Annem her zaman ki gibi kafasını içeri sokar.

''Uyandınız m?''

Hayır anne. Ben hologramım. Gerçek İsra uyuyor.

''Evet Gülten teyze.''

''İsra ne yapıyorsun kızım yerde? Ne kaybettin?''

Gururumu...

''Küpesini kaybetmiştir.'' diye cevapladı Luke.

''Neyse çocuklar. Ece'yi de kaldırın hep beraber kahvaltı edeceğiz.''

Titreşen telefonunu eline alıp cevap yazmaya başladı Luke. Ona ters bir bakış atıp ''Kardeşini uyandır.'' dedim ve olay yerinden ayrıldım.

Koridordan geçerken mutfağa göz attım. Semih Bey, karısı Miranda, annem, babam oturmuş sohbet ediyorlardı.

Hristiyan SevdiceğimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin