AYRILAN YOLLAR

Bolum 19

ÇOK ÖZÜR DİLİYORUM.....BUNDAN SONRA BU KADAR UZUN BİR ARA VERMEYECEĞİM DİYOR KISA DA OLSA BÖLÜMLE SİZİ BAŞABAŞA BIRAKIYORUM...

Elgiz ışınlanmis gibi kısa sürede eve gelmişti.Kapiyi sesizce açıp içeri girdi salonda ikizler ps oynuyor Marşa ise cam kenarındaki koltukta oturmuş kararmaya yüz tutmuş havanın golgelendirdigi manzarayı seyrediyordu.

Elgiz "hey burada annesini tebrik edecek iki delikanlı varmış gördünüz mü onları" diye şakıdı.
Atlas ve Kerem  mutlu yüz ifadesi ile kollarını kendilerine açmış annelerine doğru koştular."anne ......."
"Annecim ..."
"Hoş geldin anne" dedi Atlas
"Dünya güzeli  minnak yanaklı annem "dedi Kerem

"Çocuklar bu gün anneniz işiyle ilgili çok güzel bir  başarı elde etti...bunu kutlayalım mi"
"Evet" diye bağırdı her ikiside
"Öyleyse bana yardım edin bahçede bir mangal partisi verelim ha ne dersiniz."
"Allah deriz" dedi Kerem

"Kerem bu nasıl bir konuşma oğlum."
"Pardon anne"
"Nereden duydun. Bu tarz konuşmayı söyler mısın"
"Hımmm şey Eren amcamdan ...ama ona kızma ...ben onun telefon konuşmasını dinledim...o kıza öyle dedi."
Elgiz şaşırmıştı Erenin hayatında bir kız mi vardı. Neden bundan haberi yoktu.Daha fazla Keremden bilgi almak istemedi.
"Küçük adam başkasının telefon görüşmelerini dinlemek sence uygunmu acaba."
"Özür dilerim...Eren e söylemeyeceksin değil mi."
"Bu kez hayır...ancak bir daha böyle bir şey duyarsam ilgili kişilere evde bir tele-kulak var ve tum özel hayatınız deşifre ediliyor derim.Anlastik mi"
"Hı hı."
"Şimdi hazırlıklara başlamadan önce sizinle bir konuyu konuşmamız gerekiyor".diyerek çocuklarını kendisinden biraz uzaklaştırdı.
"Sizinle Timuçin bey 'in ofisinde bir konu hakkında konusmustuk.Hatirladiniz mi."
"Evet şu adamın bizim babamız olması degilmi" dedi Atlas.
"Atlas bu konuşma tarzın beni çok üzüyor.
Istesek te istemesekte o sizin babanız ve sizle konuşmayı sizi tanımayı çok istiyor.Sizde ona bir şans verip onu tanıyıp kararınızı ona gore vermelisiniz."
Kerem tüm bu konuşmalara hiç bir tepki vermeden dinliyordu.
Atlas "anne çocuklarında hakları vardır.serap öğretmenim öyle söylemişti.ben onu tanımak istemiyorum.onunla görüşmek te istemiyorum"
Atlas cim ona kızgın misin...onun bu güne kadar size gelmemesi mi sorun. "
"Hayır gelmesin hiç gelmesin."
"Tatlim o günde konuştuk sizden haberi yokmuş.
Sizin varlığınızı öğrenince hemen yanınıza gelmiş. Ona bir şans vermelisiniz.O sabırla bekliyor.Yanlis bir şey yapmaktan çekindiği icin  sizin onunla görüşmeyi kabul etmenizi bekliyor .ve ben bu gün ona bir cevap vermeliyim.yarin limandaki teknesine davet etti bizi.ne diyorsunuz yarın onu ziyaret e gidebilir miyiz ".
"Kerem benim icin farketmez "dedi
Atlas" sen de gelecekmisin anne"
" elbette fındığım...ben sizi asla yalnız bırakmayacağım. "
O akşam üç kişilik aile bahçelerinde güle oynaya yemek yiyip eğlendiler.
Elgiz çocukları yaptırdıktan sonra Tolgaya haber vermek üzere telefonunu alıp bahçeye çıktı.
"Alo Elgiz...."derin bir nefes aldı
"Toga iyi akşamlar musayitmisin?"
"Senin icin Her daim musayitim Elgiz "
Elgiz sıkıntıyla nefesini verdi .
"Yarın çocuklarla seni ziyarete geleceğiz onu haber vermek istedim"
''Gerçekten mi...ne tepki verdiler..''
"Açıkçası bende bilmiyorum...Kerem çok umursamadı ancak Atlas çok tepkili."
Tolga nin soluğu kesilmişti..
Elgiz tekrar soze başladı...

''Kendinize biraz zaman tanımalısınız....her neyse yarın öğlen gibi gelmeyi düşünüyorum.bana konum atarmısın?''

''hayır ...dur...ben alırım sizi...''