1

1.9K 72 3
                                    

Artık sayılı gunlerı kaldıgını biliyorduk...

Ama elimizden birşey gelmiyordu, sadece oturup izliyorduk ve son isteklerini yerine getirmeye çalışıyorduk. Şanslı değildik , annem ve babam ben daha 2 yaşındayken bir kazada ölmüşlerdi . Bize bu yaşa kadar amcam bakmıstı. Ama şimdi o da ölüyor ama biz hiçbirşey yapamıyoruz...

Biz çok küçükken öldükleri için ne annemi ne de babamı hatırlayabiliyorum, hiç fotoğrafları olmadığı için onları sadece amcamın anlattıkları kadarıyla biliyorum. Abim anneme benziyormuş. Anneminde abim gibi altın sarısı saçları ve yemyeşil gözleri varmış. Ben ise ne anneme , nede babama benzıyorum gözlerim gri ile mavi arasında bir renkte , saçlarım ise kıvır kıvır .Babamın ise kömür karası gözleri ve saçları varmış. Babam anneme ilk görüşte aşık olmuş, annem başta naz yapsada o da babamı cok seviyormuş ve evlenmişler , çok mutlularmış . Ta ki o kazaya kadar ...

Hep onların ki gibi bir aşk istedim ama şuan tek isteğim amcamın iyileşmesi.Şehrimizi çevreleyen çitlerin dışında neler olduğunu kimse bilmiyor ve bununla ilgili birsürü efsane var ama şimdi özellikle bu durumda gerçek olmasını gönlümden istedğim tek efsane periler , öyle kanatlı, değnekleri olanlardan değil bildiğimiz insan görünümünde olanlardan ...

 ....efsanelere göre eskiden dünyada periler varmış ve bu perilerin kendilerine özel güçleri .kimisinin iyileştirme kimisinin ışınlanma ,kimisinin ise akıl okuma.Ve akla hayale gelemeyecek bir sürü güç...

İnsan gibi yaşayıp güçlerini gizlerlermiş amaçları insanlara yardım etmek onların iyiliği için çalışmakmış. Ama bazı periler bunları kötüye kullanmaya başlamış , insanları umursamamaya , güçlerini ortalık yerde kullanıp dünyayı işgal etmeye... 

Bunu gören bazı insanlar bu güçlere sahip olmak istemişler perileri bulup kaçırıp deney yapmaya onlara işkençe yapmaya başlamışlar , onların güçlerine sahip olmak için herşeyi yapmışlar..

Ve herşey böyle başlamış..

Bu büyük savaş...

Bu savaşta 3 grup varmış ; perilerin gücünü çalmak isteyen insanlar ,  dünyayı ele geçirmek isteyen periler ve bu iki grubada karşı olan diğer periler ve insanlar .Bu savaş yıllar boyu sürmüş bir sonuca varamayınca taraflar dağılmış ve birbirlerinden ayrı yaşamaya karar vermişler.Yüzyıllar boyu birbirlerinden ayrı ve mutlu yaşamışlar. 

Bu efsaneler nereden yayıldı bilmiyorum ama çopu insan buna inanmıyor , benimde inanasım gelmiyor ama keşke doğru olsa , periler ve sihirli güçleri olsa . Amcamı iyileştirebilecek güçler . Abimle bana bu yaşa kadar amcam bakmıştı ve şimdi o da gidiyordu, günden güne eriyordu , Buna artık kendımı alıştırmam lazımdı , ama bundan daha da korkutucu olan abiminde bu hastalığa yakalanma ihtimaliydi ailemizdeki çoğu erkek bu hastalıktan ölmüştü. Dedem , büyük dedem, dedemın kuzeni... Şimdiye kadar ailemizden sadece 2 erkek bu hastalığa yakalanmamıştı bunlardan biri babam , o da genç yaşında ölmeseydi bu hastalıktan ölme ihtimali çok yüksekti .Bu düşünceleri kafamdan atmam lazım , amcam son günlerini yaşıyordu ve beni böyle görmek onu daha da üzerdi.

Kendimi toparlayıp içeri girdim ; amcamın uyuduğunu gördüm. Parmak uçlarımla, yavaşça hareket edıyordum. Onu uyandırmak istemıyordum. İster istemez salonumuzdaki eski kitaplığa yöneldim. Bir kitap çektim. Okumaya başladım. Yine o saçma efsaneler ile ilgiliydi. Sıkılmıştım. Canımı sıkıyordu artık bu peri masalları ...

Dışarı çıktım. Biraz hava almak istiyordum,evde yeterince bunalmıştım. Evden uzaklaşıyordum ama bu umrumda bile değildi cünkü daralmıştım. Aklıma gelen iğrenç sorular .Amcamın hastalığı...

Başımı eğerek yürümeye devam ederken gözümden bir damla yaşın aktığını hıssettım.O sırada basımı hafıfce kaldırdım ve karsımda iri,kaslı,sarısın ve bır o kadar da yakışıklı bır siluet gordum.Çok...çok yakısıklıydı bunu anlatmaya kelimeler yetmezdı.Ona öylece bakakaldım.o ise ellerini yana doğru açtı ve bana deliymisim gibi bakmaya başladı.Kekeledim, "Ben...ben özür dilerim" diyebildim. O ise sert ses tonuyla " önümden çekilecek misin küçük kız" demekle yetindi. Şaşırdım. Küçük kız ha. Bunu bana amcam söylerdi. Bunu söylemesine izin vermezdim. Üstelik bunu dalga gecerek söylemişti. "Benimle böyle konusamazsın,tamam mı?!" dedim. Sesimin sert çıkmasına son derece özen gösteriyordum. "Nedenmiş küçük kız ?" diye cevabı yapıştırdı. O an şok olmuşcasına bir adım geriye gittim. "Beni tanımıyorsun bile ve benimle bu şekilde konuşabiliyorsun" dedim. O ise aldırmadan "ne olmuş küçük kız belki arkadaş oluruz?" ellerini cebine yerlestirdi ve omzunu dikleştirdi. Bir kez daha ne kadar yakışıklı olduğunun farkına vardım. "Bak, lütfen senden rica ediyorum benimle bu şekilde konuşma. Bana birini hatırlatıyorsun ve..." Sözlerimi daha tamamlayamadan konuşmaya basladı. "Aaa ,yoksa küçük kız dıye sana bır erkek daha mı diyordu? Sasmamalı.cunku kucuk bır kızsın" dedi ve sinsi gülüşünden bir parça attı. "Seninle ugraşamam pislik!" diyerek ordan hızla uzaklaştım. Arkama bile bakmadım. Evden sonra dışarısı bile bu çocuk sayesinde cehenneme dönmüştü bile. Aman ne güzel.

Eve vardım. Ağabeyim bana güzel bir yorgunluk kahvesi hazırlamış. Ona gülümsedim. Ve kahvemi kaptım. Yanağına küçük bir öpücük kondurdum. "Neredeydin Candice , merak ettim" diye sordu .Gülümsemeye devam ederek " Biraz hava almaya çıktım" diye hızlıca cevap verdim." Bir şey olmadığına eminsin değıl mi ?" dedi. Beni iyi tanır. Ah nasıl geçiştirebilirim ki ? O pislik herifi anlatmak istemiyordum. "Hiç" dedim. "Amcamın durumu, biliyorsun, her geçen gün daha da kötüye gidiyor ve biliyorsun ki bu hastalığa sen de ..." Daha sözlerımı bitirmeden ağabeyim araya girdi. "Biliyorum Candice biliyorum ama bana bir şey olmayacak tamam mı?" . Ben küçük değilim aklımı kurcalayan sorular var ama keşke abimin söylediği gibi olsa herşey. Usulca ona gülümsüyorum sanki ona inanmışım gibi.

Peri MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin