KAZA...

672 41 6
                                    

Oğuz'dan devam.

Ben Hilal'i beklerken 9.sınıflardan bir kız yanıma gelip

+Müdür sizi çağırıyor

Dedi tamam diyip Akın abinin odasına gittim. Hilal beni orada göremeyince illaki arar burada olduğumu söylerim. Akın abinin odasının önüne geldim kapıyı 3 kere çaldım içeriden gel komutu gelince içeriye girdim. Hilal'in dövdüğü kızda buradaydı Akın abi

-Hilal'i de çağırttım geliyordur

Dedi beklemeye başladık aradan bir beş dakika geçtikten sonra biri kapıdan içeriye bodoslama daldı. Ne olduğunun farkına bile varmadan konuşmaya başladı.

+Hocam bir kız kapının önünde kolu kanıyor baygın

Hemen apar topar ayağa kalktık ve kapıya doğru ilerledik. Yerde kanlar içerisinde yatan kızın yüzü görünmüyordu. Akın abi kucağına aldığında kim olduğunu görmek için saçlarını yüzünden çektim. Ama bu HİLAL'Dİ. NASIL OLUR? DİKİŞLERİ PATLAMIŞ GALİBA BEN SORDUĞUMDA İYİYİM DEMİŞTİ

Ah Hilal ah ne yapmaya çalışıyorsun anlamıyorum. Akın abiye baktığımda ağlıyordu. Hilal'i hemen ben kucağıma aldım ve arabaya koşar adımlarla gittim. Beyaz elbisesine kan bulaşmış hatta elbise kırmızı renge dönmüştü. Arabaya bindirdim. Bu halde kullanamazdım. Tolga abi koşarak yanımıza geldi. Bahçede bu gün o nöbetçiydi anahtarı ona atıp arka koltuğa Hilal'in yanına oturdum kafasını dizlerimin üzerine koydum.

Hastaneye geldiğimizde hızla inip kucağıma aldım. Ellerimin arasında kanlar içinde yatan minik bedene baktım. Hastahanenin içerisine girdim gördüğüm ilk sedyeye yatırdım ve doktor çağırdım.

Doktor gerekli müdahaleyi yaptı ve bize durumu anlattı. Çok kan kaybedince bir anda bayılmış. Bir saat sonra da taburcu edilicekmiş. Hilal hastahane kıyafetlerini sevmediği için Tolga abi ona evden askılı bir t-shirt ve altında rahat birşeyler almak için eve gitti. Uyanıktı. Doktor içeriye girebileceğimizi söyledi. Girmekle girmemek arasında kaldım. Ne de olsa ona kızgındım benden saklaması bana güvenmediği anlamına gelir. İstemeden sinirle birşey söylerim. Diye düşünürken kapı açıldı karşımda bir adet yaşlı gözlerle bana bakan Hilal beklemiyordum. Elindeki telefona bakıyor daha çok gözleri doluyordu.ona sarılıp ne olduğunu sordum beni ittirdi kendi geriye çekildi. Elindeki telefonu bana gösterdi ve ağlaması daha da şiddetlendi. Ben bir kızla mercimeği fırına verirken çekilmiş bir videoydu bu.

+Hilal açıklayabilirim herşeyi anlatabilirim

-Ne anlatacaksın ya beni nasıl aptal yerine koyduğunu mu yoksa gece yanında yattığın kızın performansını mı?!

+Hayır bak dinle be-

-Hayır seni dinlemek istemiyorum. ŞİMDİ GİT BURADAN!!!!!!!

Yanımıza Tolga abi geldi bize ne olduğunu sordu Hilal cevap vermeyince ben konuştum

+Abi sorgulama biraz ara vereceğiz ikimizde çok yıprandık hatta belkide bitirmeliyiz. Aramızda konuşarak anlaşma adına hiçbir şey yok

Birşey demesine izin vermeden hızlı adımlarla hastahaneden çıktım ve arabama binip gazı kökledim. Her zamanki bara gidecektim. Birine bu durumu danışmam gerekti. Bir anda yola çıkan köpekle direksiyonu sola kırdım ters yöne girdiğim için korna sesleri yükseldi direksiyonun hakimiyetini geri elime aldım. Araçlarla çarpışmamıştım ama yolun kenarındaki dağa çarparak durabildim. Çarpınca da gerisi karanlık...

___________________
Hilal'den devam...

Hastahanede Oğuz'u beni aldattığını öğrenmiştim. Sonra abimin önünde ayrıldık. Çok fazla üzerine gittim farkındayım en azından açıklama yapmasına izin verebilirdim ama ben aşırı sinirli olduğum için fazla üzerine gitmiştim. Hastahaneden çıkışımı yaptık. Acil kapısına ilerlerken bir ambulans hızla durdu. Arka kapı açıldı sedyedeki hastayı indirdiler. Sedyedeki hastayı görünce kendimi kaybettim. Bu bu OĞUZ'DU ama nasıl ya hızla içeriye ilerleyen sedyenin başına gittim görevliler durumunu doktora söylerken duymuştum. İç kanaması varmış. Kaburga da iki yerden çatlak sağ kolu ve elinin üzerinde derin demir kesikleri olduğunu söylüyordu. Ayaklarım beni taşıyamaz hale geldi doktor bunu anlamış olacak ki hemşirelerden birini çağırdı ve beni götürmelerini söyledi. Deli gibi bağıra bağıra ağlıyordum o benim Nutella kokulu erkeğimdi. Ona birşey olursa be-ben yaşayamazdım ki. Ağlamamı bastırmaya çalıştım ama olmuyordu.

YANSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin