SÖZDE NORMAL BİR GÜN

69 4 6
                                    

Sabah Elis'in üzerime atlaması ile uyandım. Gülerek Elis'in yanağını öptüm. Yattığım yerde doğrulup biraz gerindim
+Günaydın

-Günaaydın Hilalaşkem bu gün Meriçgil gelecek hatta bir saate buradalar gezicez sana ve onlara Ankara'yı gezdireceğiz Eylül'le geldiğinizden beri hep kaos hep kaos

  +Evet biraz öyle oldu o zaman ben hazırlanayım elimi yüzümü yıkayıp geliyorum.

Yanağımı öpüp

-Yarım saate mutfağa gel bide güzel bir şeyler giy paspal olma

+Sebep

-Sana soru sormayı yasaklıyorum bu gün soru sormak yok hadi ben mutfaktayım 29 dakikan kaldı

Ellerini çırparak odadan çıktı. Arkasından birkaç dakika baktıktan sonra anca kendime gelip yataktan çıktım. Havlumu ve bornozumu alıp banyoya ilerledim. Banyoya girip kapıyı kapattım üzerimdekileri çıkarıp kirli sepetine attıktan sonra duşa kabine girip suyu açtım ilk başlarda su soğuk olsa da aldırmadan suyun altında kalmaya devam ettim su biraz ısınmaya başladığında şampuanı avucumun içine döktüm suyun altından çekilip saçlarımı köpürttüm köpüklerle biraz oyalandıktan sonra durulanıp bornozumu giydim saçlarıma havlumu sarıp banyodan çıktım odama geçip kapıyı kapattım. Hemen üzerime iç çamaşırlarımı giyip  mavi yüksek bel bir kot üzerine siyah v yaka uzun kollu tişört ve uzun hırkamı giyip saçlarımı havlu ile kurulayıp taradıktan sonra fön yardımıyla kurutup düzleştirdikten sonra çilek aromalı nemlendiricimi sürdükten sonra yüksek tabanlı yeni aldığım spora ayakkabılarını giydim ve odamdan çıkıp salona indim.

Elis ve Eylül'ü burada olmadığını görünce mutfağa doğru ilerledim. Mutfaktaki yemek masasının üzerini görünce şoka girdim. Masanın üzerinde patates kızartmasındam sucuklu yumurtaya çeşit çeşit peynir zeytin domates salatalık menemen salam... Kapı zilini sesiyle kendime geldim ''ben bakarım '' diyerek hızlıca kapıya doğru koşup açtım. Karşıma direk Meriç çıkınca üzerine atlayıp saçlarını karıştırdım. Kahkaha atarak düşmemem için beni belimden tutup sarıldı. Cem'in kafama hafifçe vurup "Biz eşşek başı mıyız acaba Hilal hanım" demesiyle Meriç'i bırakıp Cem'e kocaman sarıldım. O sırada arkada dalgın bir şekilde duran Semih'e gözüm takıldı. Elis ve Eylül gelince Cem'den ayrılıp Semih' in boynuna sarıldım. Yavaşça bir elini belime koyup o da bana sarıldı. Parmak uçlarıma çıkıp kulağına "Neyin var?" diye sordum. Kafasını bir şey yok der gibi sallayınca üsteleyip daha fazla canını sıkmak yerine moralini düzeltmeye odaklanmaya karar verdim.

Salona geçip Elis'in çayları doldurup son şeyleri ayarlamasını beklemeye başladık. Cem'in uzunca bir oflamasından sonra ayağa kalkıp "Ne ruhsuz şeylersiniz siz öyle ya" diyerek telefonundan bir şeyler yapıp evin ses sistemine bağlandıktan sonra "Erik dalı" açıp hepimizi tek tek oynamamız için kaldırmaya başladı. Eylül ve Cem karşılıklı değişik hareketlerle oynarken Meriç kalkıp Elis'e yardım edeceğini söyleyerek mutfağa gitti. Bende Semih'i yanına sokulup onun gibi Eylül ve Cem'i izlemeye koyuldum. Destek olurcasına kolunu sıkıp gülümsedim. Gülümseyip yanağımdan makas aldı. Elis cırtlak bir sesle "Yemek hazır" diye bağırıca herkes mutfağa doğru yönelmeye başladı.

Hoş bir sohbet eşliğinde kahvaltımızı bitirip masayı el birliği ile topladıktan sonra evden çıkmak için çantalarımızı ve telefonlarımızı aldık. Kapıdan çıktığımız anda fönün fişini çekmediğim aklıma geldi. Merdivenden aşağı doğru "Ben fönün fişini çekmeyi unutmuşum siz inin ben hemen geliyorum" ardından gelen tamam nidaları ile eve geri girip benim odama girip fönün fişini çektim.

Dış kapının kapandığını işittiğimde rüzgardan olduğunu düşünü umursamadan çantama dudak nemlendiricimi atıp kapıya doğru ilerledim. Kapının önünde duran Oğuz'u görünce gözlerimi far görmüş tavşan gibi açarak ona baktım. Burada ne işi vardı? Tam ağzımı açıp içimden geçirdiğim soruyu ona soracakken elindeki bezi ağzıma tuttu  çırpıdım vestiyerdeki süsler çarpıp yere düşmelerine sebep olsam da kurtulamamıştım  kısa bir süre sonra da kendimi karanlığın içine bıraktım.

Yazar'ın ağzından...

    Genç kızın aşağı inmesinin bu kadar sürmeyeceğini düşünen Semih arkadaşlarının da aynı fikirde olduğunu görünce arkadaşlarına dönüp "Ben gidip bir bakayım" diyerek eve doğru yöneldi. Apartmanın en üst katına çıkınca kapının açık olduğunu gördü. İçini bir korku sardı genç adamın hızlıca evin içine girdi ve odaları aramaya başladı. Hilal'in evde olmadığını anladığında koşa koşa aşağı indi ve etrafa bakın aya başladı. Telefonunu cebinden çıkarıp Hilal'in numarasını buldu acele ile aradı. "Küçük Civcivim aranıyor..." telefonun açılmadığı her saniye korkusu biraz daha arttı. Saçlarını karıştırıp arkadaşlarının yanına döndü. Huzursuz bir şekilde "Hilal yok kapı açık vestiyerdeki süsler yere düşmüş" diyebildi. Elis ve Eylül telaşla sorular sormaya başladılar. Semih hiçbirine verecek bir cevap bulamıyor ve kendine kızıyordu. Arabasına atlayıp havaalanına doğru gitmeye başladı. Bir bilet alıp İstanbul için olan uçağa hızlıca bindi adamlarından birini arayıp arabasını getirmesini söyledi. Arkadaşlarına Ankara'da kalıp haber beklemeleri ile ilgili bir mesaj atıp telefonunu kapattı.

İstanbul'da uçaktan inip hava limanının önünde duran arabasını alıp Hilal'in abilerinin kaldığı eve doğru yola koyuldu. Genç adam burnundan soluyarak evin önünde arabayı durdurdu ve arabadan inip evin kapısını çaldı. Kapıyı Akın açtığında hiç beklemeden Akın'ın üzerine yürüyüp "Hilal nerede?" diye hiddetle sordu. Akın anlamaz bir şekilde baktı ve "Hilal burada değil Ankara'da orada arkadaşları ile yaşıyor. " Semih Akın'ın bilmemezlikten gelmesine daha da sinirlenip hiddetle bağırarak "BANA BOŞ MUHABBET YAPMA HİLAL KAÇIRILDI YERİNİ BİLİYORSAN SÖYLE BİLMİYORSAN KES VE KENDİM BULAYIM" Akın'ın yüzündeki değişimle birlikte "Ne Hilal kaçırıldı mı?" Semih şaşırıp afallayarak "Ne yani siz kaçırmadınız mı?" Akın sert bir yüz ifadesiyle "Niye kardeşimi kaçırayım?" diye sordu Semih mırıldanarak "Yapmadığınız şey değil" diye söylenip arabasına doğru gitti. Ne olursa olsun er yada geç Hilal'i bulacaktı.



Selaaaam ben geldim bölüm biraz geç geldi bunun için özür dilerim. Bu bölümü bir tanecik teyzem destekçim her konuda yanımda duran tanıdığım en güçlü kadına ithaf etmek istiyorum. Seni çok çok çok seviyorum ❤️❤️❤️

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 16, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

YANSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin