Kill of the Night

8.bölüm/Chapter 8

Aaliyah tarafından:
İnsanlar..... Hepsi umutsuz vakadır..... Ben ve o hariç...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Aaliyah tarafından iç ses
"Al işte! Herşeyi berbat ettim!...."

Antoine Aaliyah'nın yanına gelir:
-Burda ne işin var?.... Yoksa, yoksa beni takip mi ettin?

Aaliyah ayağa kalkarak konuşur:
-Evet, takip ettim.

Lee Chang'ta onların yanına gelir.
Aaliyah: Tabiki de takip edicektim. Sabah sabah bu kadar güzel giyinip nereye gittiğini bilmek istedim. Bu benim hakkım değil mi?
Antoine: Hayır, değil.
-Nedenmiş o? Yoksa hala aynı şeyleri mi düşünüyorsun?

Aaliyah Antoine'a daha yaklaşır.
-Bana cevap ver.
-Aaliyah, sana söyledim. Bu iş asla olamaz. Senin kalbini kırmak istemem ama..... (Aaliyah'nın yalandan olsa da gözleri dolar) Ama, lütfen beni unut.

Aaliyah'nın iç sesi konuşur:"Aptal Antoine! Herşeyi Lee Chang'ın yanında konuşuyorsun.... Acaba ona bundan sonra ne söyleyeceksin? Bir de kalkmış bana oyun oynuyor!"
-Peki, bundan sonra hayatından çıkıp gidicem.

Aaliyah hemen kafeden çıkar. Lee Chang az önce yaşananlardan sonra gerçekten büyük şok geçirir. Çünkü Antoine, Aaliyah'nı bu yüzden karakoldan çıkarmıştır. Kendine aşık etmek gibi bi planları vardı. Daha da ireli gidip kimlerle suç işlediğini öğreneceklerdi. Ama Antoine artık her şeyi berbat etmişti. Ve geri dönüşü yoktu. Taki Lee Chang konuşana kadar:
-Naptın oğlum sen? Hani bi plan kurmuştuk? Çabuk git durdur kızı.
-Onu durdurursam işler değişecek mi düşünüyorsun? Ona ne söyleyecem? Pardon şimdi mi anladım seni sevdiğimi?

Aaliyah istemeyerek olsa da ağlamaya başlar. Sinirli, gözünün yaşını siler. Ve bir anda......

Aaliyah'a araba çarpar... Çarpıntının sesi büyük olur. Aaliyah daha kafeden çok uzaklaşmamış olduğu için kafedeki herkes sesi duyar. Antoine hemen dışarı koşar. Kazanın olduğu yere gelir ve Aaliyah'nı yerde haraketsiz yatarken görür. Arabaysa ortalıkta yoktur. Tabi çarpıp kaçmıştır. Antoine hemen ambulans çağırır. Aaliyah'nı öyle görünce göz yaşlarını saklayamaz. Kafenin önünden geçen bir kaç insan da oraya toplaşır. Lee Chang'sa uzaktan olanları izler. Hemen birisine telefon edip şöyle der....
Lee Chang: İstediğiniz gibi oldu efendim. Şimdi Antoine Aaliyah'nın yanında. Ve..... (ambulans gelir) Ambulans geldi, efendim. Şimdi Antoine'ın yanına gitmeliyim. Aaliyah'nın durumu ile alakadar herşeyi size açıklıyacam.
Telefonu kapatıp cebine koyar ve Antoine'ın yanına gelir. Aaliyah'nı ambulansla hastaneye götürürler. Hastaneye vardıklarında Aaliyah'nı hemen ameliyata alırlar. Antoine ve Lee Chang ameliyat olan yerin kapısında otururlar.
Antoine kendini toparlar ve boğazını temizleyip konuşur:
-Bence bu olay bilerek yapıldı
Lee Chang'ın bakışları hemen Antoine'ın üzerine dikilir.
Lee Chang:Nasıl yani?

-Birisi ya da birileri Aaliyah'a vurup kaçtı. Sence bu ne anlama gelmiş olabilir?......

-Belki burda onu istemeyenler vardır.

-Belki de bir kaç gün önce işlenmiş cinayet yüzünden. Çantanın içinden Aaliyah'nın kimliğinin ve pasaportunun bulunması gerçekten dikkatleri üzerine çekti. Ama benim düşündüğüm başka bir şey var. Ben sana herşeyi anlatırım. Herşeyi. Ama yıllardır herkesten hatta senden bile sakladığım bir şey var.

-Neymiş o şey?

Antoine biraz duraksar:
-Aslında bugün sana anlatıcaktım..... Park Kim Chang benim hayatımdan herşeyi aldı. Babam onun yüzünden öldü.

-Antoine, babanın neden öldüğünü hepimiz biliyoruz.

-Ama geçmişte yaşanan olayların sadece bir kısmını sana söylemiştim. Sana sadece annemle babamın nasıl tanıştığını söylemiştim. Ama bazı detayları kaçırmıştım.

Antoine geçmişte yaşanmış tüm olayları anlatır. Şöyle ki, Antoine Lee Chang'a, Fransua'nın Park Kim Chang'ı kovalarken Céline'in fotoğrafını bulduğunu söylemiştir. Ama Céline'in de tıpkı Aaliyah gibi aynı sebebten gözaltına alındığını söylememiştir. Antoine Lee Chang'a bunları da anlatır ve neden Aaliyah'a yardım ettiğini, onu neden koruduğunu söyler.
Lee Chang'ın iç sesi konuşur:"Bunu zaten biliyordum, detektif. Bana benim bilmediğim şeyler lazım. Eminim onları da öğrenicem."

NOT: Lee Chang bildiğiniz kadarıyla bir dedektif. Lee Chang Antoine'ın annesinin yıllar önce gözaltına alındığını eski belgeleri arıyarak öğrenmiştir. Hem de en küçük detayına kadar bile. İşte bu yüzden Aaliyah da 20 yıldan sonraki Céline olmuştur.

Flashback
Lee Chang her zaman ülkeye kimin geldiğini bilir. Lee Chang'sa Ryu Tae Hyung'a çalışmaktadır. Bu emri ona Ryu Tae Hyung vermiştir. Celine ile aynı yaşta, aynı boyda olan bir kız arıyordu yıllar önce olmuş şeyleri yeniden yapmak için. Hatta bu kızın fransız olması mutlakmış. Aaliyah da Seul'a gelince, Ryu Tae Hyung'un aradığı kişiyle Aaliyah uyuşunca onu kullanmağa başlar. Lee Chang Aaliyah'nı izler, nereye gittiğini, naptığını. Herşeyi. Akşam bara gideceğini bile öğrenir. Antoine'sa Lee Chang'ın düşüncelerini okurmuşcasına bara gitmeyi önerir. Ve sonra olanlar olur. Lee Chang'ın Ryu Tae Hyung'a söylemediği daha doğrusu unuttuğu bir şey vardır. Yıllar önce işlenmiş cinayette kimlik ve pasaport vardı..... Aaliyah içkisinden bir yudum aldıktan sonra lavaboya gider. Çantasını masanın üzerinde bırakır. Lee Chang hemen Aaliyah'nın oturduğu masaya gelir. Ve Aaliyah'nın ortalıkta olmadığını görünce hemen çantayı açar. Ve içine bakınca derin bir oh çeker. Çünkü Aaliyah'nın kimliği ve pasaportu çantada olur. Lee Chang çantayı masanın üzerine bırakır. Daha sonra Ryu Tae Hyung Aaliyah'nı gözden kaybeder. Ne kadar arasa da bulamaz. Bir kız bulur. Tıpkı yıllar önce yaşanmış olayı tekrarlamak için geçmişteki kıza benzerliği olmasa bile onu dışarı çıkartır ve işgence vere vere öldürür. Tabi dışarı diyince hiç kimsenin göremeyeceği hatta çığlıklarını duyamayacağı bir yere getirir.

Flashback bitti.....

Aaliyah'nın ameliyatı başarılı olmuştur. Doktorlar kanamayı durdurmuş, kırık falan olmadığını söylemiştir. Antoine detektif/polis olduğu için hemen doktordan Aaliyah'nın evraklarını alır. Antoine evraklara bakarken doktor da onun yanındadır.
Doktor: Bu olayın kasten yapıldığını mı sanıyorsunuz?

Antoine evrakları kapattıktan sonra konuşur:
Antoine: Sizce öyle değil mi? Burada yazılanları okudum..... Polis olarak herşeyi araştırıcam.

-Bana kalırsa geçmiş tekrarlanıyor....

Doktor böyle söylerken Antoine hemen doktorun yüzüne bakar.
-Yani?
-Park Kim Chang.... O adam Seul'un imkansız vakası. Onun hakkında çok şey biliyorum. Bu olaydan o sorumlu olabilir. Yani bu sadece benim düşüncem.

-Ne demek istiyorsunuz?
-Bakın, ben uzun yıllardır bu hastanede çalışıyorum.
Yıllar önce Park Kim Chang'ın kasten yaptığı bir kazada, tıpkı Aaliyah yaşlarında ve fransız bi' kadın hastanemize getirilmişti. Adı sanırım.... (Antoine içinde konuşur:"Tanrım, lütfen sandığım kadın olmasın.... Lütfen o olmasın....)))
Doktor: Sanırım.... Ha evet, adı Céline'di. ((Antoine perişan olur)))

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

8.bölümün sonu .....