Aaliyah'nın ağzından:
Oyuna getirilmek gerçekten kötü bir şey. Ama ben kötülüyün tarafındayım. Düşünsenize, Park Kim Chang beni oyuna getiriyor. Demekki benimle oyun oynamak istiyor. Tanrım, bu gerçekten muhteşem bir şey. Küçüklüğümden beri hayalini kurduğum adamı sonunda göreceğim. Belki görmeye de bilirim. Ama olsun. Önemli olan Park Kim Chang'ın geri dönmesi.
×××××××××××××××××××××××××
Antoine'ın ağzından:
Seo ile merkezde konuşuyoruz. Ona Aaliyah'nın anne ve babasının kim olduğunu mutlaka öğrenmemiz gerektiğini söyledim. Çünkü geçmişte yaşanan şeyleri yeniden yaşanmasını istemiyorum. Bunu hem annem için hem de Aaliyah için istiyorum. Aaliyah bana annemi hatırlatıyor. Ama eğer herşey geçmişteki gibiyse yani Park Kim Chang herşeyi yeniden yaşatmak istiyorsa bu oyunda olmayan bir kaç kişi daha var. En önemlisi 2 kişi. Babamın ve onun yerine geçebilecek 2 kişi....... Acaba onlar kim?
"Antoine, Aaliyah'nın ailesi evlatlık edinmiş. Kendisi bile nereli olduğunu bilmiyor. Çünkü çocuk yaşta çocukhaneye terk edilmiş. Ve ne yazıkki onu çocukhaneye kim getirmiş onu da bilmiyoruz. Bu kız hakkındaki herşey gizli saklı. Çok gizemli.""Çok gizemli" ben de Seo'nun dediğini tekrar ettim.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Ryu Tae Hyung'un ağzından:
Dün işlediğim cinayet gerçekten olağan üstündüydü. Bakalım bu cinayetle Seul polisi nasıl sarsılıcak. Yıllar önce yaşanmış olaylar yine aynı yerlerde gerçekleşicek. Ama karakterlerimiz farklı. Fransua'nın yerine Antoine, Céline'in yerineyse Aaliyah olacak. En önemlisi Park Kim Chang. Onun yerine tabikide ben olacağım. Aslında artık oyundayız. Park Kim Chang'ın yaptığı cinayetleri artık ben yapacağım. Onun adının eskimesine asla izin vermeyeceğim. Antoine'dan intikamımı alacağım. 3 yıldır Paris'te Park Kim Chang'ın cinayette kullandığı bazı teknikler kullanılarak suç işliyorlar. Onun kim olduğunu mutlaka bulmak zorundayım. Ama o taklitçi ne yazıkki Paris'te ve aramızdakı mesafe gerçekten çok uzak. Onu bulmasamda en azından korkuta bildim. Çünkü o taklitçi kimi taklit ettiğinin ciddiyyetine varmıyor. Park Kim Chang'ı sadece ben taklit edebilirim. Çünkü buna hakkım var. Çünkü ben.....
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Aaliyah'nın ağzından:
Antoine beni polis merkezinden çıkarmıştı. Bir parka gelmiştik. Bankların birinde oturup konuşuyorduk.
"Bana inanmıyor musun?"dedim ona."Neden böyle söylüyorsun?"dedi.
"Beni orda bıraka bilirdin."dedim. Bu defa bakışları değişmişti. Bana garip bakıyordu. İlk defadır birinin bana böyle bakmasında hoşlanıyordum. Ama bu bakışlara yenik düşmeyecektim. Çünkü ben Aaliyah'yım. Ellerini yüzüme yerleştirdi.
"Senin orda kalman için bir sebep yok. Sen suçlu falan değilsin. Sadece şüpheliydin. Orda sana ait iz bulunmadı."dedi.
Aptal detektif! Sence ben suç işleseydim böyle büyük bir hata yapar mıydım? Hem kimlik olayı hem de ülkeye geldiğim ilk gün. Bu arada elleri hala yüzümdeydi. Birbirimize bakıyorduk. Neden ellerini çekmediğini çok iyi biliyordum. Çünkü herşeyi duymuştum. Arkadaşları ile konuştuğunda bana oyun oynayacağını, sevgilim olacağını söylemişti. Bana yaklaşmak için adım atıyordu. Tabi ben de ona oyun oynayacaktım. Kendimi ona aşık olmuş gibi göstericeğim. Sonra onu yüz üstü bırakacağım. Bana oyun oynamak neymiş ona göstericeğim.Antoine'ın ağzından:
Ona aslında oyun oynamayacağım. Korumam altına alıcağım. Arkadaşlarıma yalan söyledim. Bunu yapmak zorundaydım. Onun döndüğüne göre her zaman tedbirli olmam lazım. Ellerimi Aaliyah'nın yüzünden indirdim. Kaç dakikadır o pozisyonda olduğumu unutmuştum.
"Aaliyah, sana tuzak kurulduğunu sanıyorum. Hatta sanmıyorum, inanıyorum. Bu yüzden senin yanında olmak istiyorum ve olacağım da." dedim. Beni hiçkimse fikrimden dönderemezdi.
"Hayır, Antoine. Seni işinden alıkoymak istemem."
"Bu zaten benim işim. Ben bir polisim hatta detektifim.
... Bura yeni geldiğine göre otelde kalıyorsun, değil mi?"
Evet anlamında başını salladı.
"O zaman kalk. Bize gidiyoruz. Artık benim evimde kalacaksın."dedim. Bir anda gözleri faltaşı gibi açılmağa başladı.
"Hayır Antoine. Senin evinde kalamam. Kalsam bile annen ne diyecek?"
"Annem zaten bizim sevgilimi olduğumuzu sanıyor. Bence sorun olmaz. Hem ben annemi yola getiririm. Sen bunu dert etme."~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Ryu Tae Hyung'ın ağzından:
Odamda yalnız oturmuştum. Fazla televizyon izlemem. İnternetten sadece Park Kim Chang'ın haberlerine bakardım. Tabletimi elime aldım. Haberlerde gezinmeye başladım. Gördüğüm şeyle çok sevindim. Haberler Park Kim Chang'dan bahsediyordu. Onun geri dönmesi gibi şeylerden yazıyorlardı. Tabi bunu basının öğrenmesini ben sağladım. Polis adamımın söylediğine göre Aaliyah'nın olayı gizli kalmalıymış. Olayda işlenmiş teknikler Park Kim Chang'a işaret ettiğini bilmiş. Bunun asla televizyonda yayımlanmamasını istemiş. Çünkü Seul halkı bundan korka bilir. Yıllardır ortalıkta olmayan bir katilin dönüşü herkesi rahatsız edebilir. Ama ben de tam olarak bunu istiyorum. İnsanların korkmasını. Gece evlerinde rahat uyuyamamasını istiyorum. İstediğimi yaptım bile. Polis adamım sayesinde herşey medaya sızdı. Tüm manşetlede Park Kim Chang konusu var. Az kaldı Aaliyah. Seninle tanışmama az kaldı. Artık seni uzaktan değil yakında tanıyacağım. Sadece bir kaç gün. Başına gelecek olaylar yüzünden senden özür dilerim.~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Aaliyah'nın ağzından:
Antoine beni evine getirdi. Céline bizi görünce çok sevinmişti. Hemen gelip bana ve oğluna sarıldı. Ona merhaba dedim.
"Anne, Aaliyah oyuna getirilmiş. Sabah olanlar için üzgünüm. Senden de Aaliyah. Sevdiğim kadına güvenemedim."
"Önemli değil hayatım. Sen doğru olanı yaptın."dedim ve ellerimi Antoine'ın elleriyle kenetledim. Annesi bizim elimize bakıp kıkırdıyordu.~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
5.bölümün de sonuna geldik. Aaliyah karakterini beğeniyor musunuz? Aaliyah karakteri ile ilgili düşündüklerinizi yoruma yazarsanız sevinirim. Okuduğunu için teşekkürler. Yeni bölümde görüşmek üzere.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kill of the Night
Misteri / ThrillerHikaye gerçek bir dünyayla ilgisi olmayan, tamamen hayal ürünüdür. Gerçek dünyayla alakası olmadığı için bazı bölümler bir az değişik ola bilir. Bu hikayede yeni kanunlar vardır. Bu yüzden hikayemi okurken gerçek dünyadan ayrılın. İyi okumalar