Bölüm 4

64 6 9
                                    

 / Müzik Önerisi/     Zendaya - REPLAY    ,  Twenty One Pilots - STRESSED OUT       

 Sabah sesiyle uyandığım alarmı yerden alıp komidinimin üstüne tekrar koydum. Ardından aynamın önüne geçerek formamı düzelttim, sandalyenin üzerinden okul çantamı alarak odadan dışarıya çıktım. Tüm söylediklerim gerçekleşmişti. Gerçekten de iki güne kalmadan bir açıklama geldi.

''Geçtiğimiz günlerde meydana gelen bu kuvvetli ışığın sebebi Güneş'te meydana gelmiş bir kaç patlamaydı. Ekibimizin verilerine göre endişelenecek bir şey yok. Günlük yaşantılarınıza geri dönebilirsiniz.  -NASA uzay çalışmaları ekibi.''

  Tabii ki de insanlar bu açıklamayı mantıklı bulmuş, normal yaşamlarına geri dönmüşlerdi. Protestolar bitmiş, marketler eski yoğunluklarına kavuşmuş, insanlar sakinlemiş ve sokakta rahatça dolaşmaya başlamışlardı. Dediklerimin bir bir gerçekleşmesi ailemi şoktan şoka sokarken, benim içimdeki endişe hiçbir şekilde geçmedi. Hatta çevremdeki insanların seslerini duymaya başladım. Bundan normal ne olabilir ki diyebilirsiniz ancak şöyle açıklayayım. 

  '' Kızım sen iyi olduğuna emin misin?''

''İyiyim anne daha kaç defa söyleyeceğim?''

''Yok yok bu kızın bu tavırları bana hiç doğru gelmiyor acaba büyü filan mı yaptılar yavruma? Daha geçen Selma hakkında dedikleri birebir gerçekleşti!''

'' Anne ne büyüsü ya ? Tavırlarımda da bir değişiklik olduğu yok! Yeter artık gün içinde binlerce kez aynı soruyu soruyorsun. Ayrıca Selma ablanın saçları dökülecek dediysem ne olmuş ? Kadının kullandığı ilaçların yan etkisini biliyor olamaz mıyım?''

  BİR DAKİKA BİR DAKİKA ......annem az önce dudaklarını oynatmışmıydı ? Ben bunu düşünürken gelen sesle anneme bakt- .  Anne? ..... ANNE!!

  Kafamı hızlıca sağa sola sallayarak bu anıyı defettim aklımdan. Yaşanan bu tuhaf olayın ardından annemi hastaneye kaldırdık çünkü şaşkınlıktan bayıldı. 

  Günler geçtikçe bu tip olaylar başıma daha sık gelir oldu. Korkutucu bir biçimde insanların konuşmasına kalmadan söyleyecekleri şeyleri önceden duymaya bazı zamanlarda da hiç dile getirmedikleri düşüncelerini işitmeye başladım. Bunun yanında dediklerim veya hissettiklerim gerçekleşir hale geldi. Belki saçma gelecek ama.... bir keresinde.....şey.....odamda yatakta yatarken telefonu almak için uzandım ve telefon birden elime geldi. O korkuyla elimden attım ve şuan ekranın üstü  kırık. Babam sorduğunda elimden düşürdüm dedim. Gerçekleri söyleyemedim, buna cesaret edemedim. Korktuğum şey insanların ne tepki vereceğini, bana ne gözle bakacakları mı yada geleceğim mi bilemiyorum ama tüm bunların normal olmadığının farkındayım. 

  Merdivenleri tek tek inerek hole çıktım ve hiç beklemeden kapının bitişiğinde duran ayakkabılıktan montumu alıp giydim. Ayakkabılarımı da elime alıp kapıyı açtım. İzlendiğim hissiyle arkamı döndüm, annem oturma odasının girişinde kapıya yaslanmış bana hüzünle bakıyordu. Hemen yanında duran babamda tek elini annemin omzuna koymuş destek olurcasına yanındaydı, onun yüzünde de anneminki ile aynı ifade vardı. Bende gördükleri farklılıklar onları endişelendiriyor gibiydi.Oysaki biraz önce saydığım tuhaflıkların birçoğunu onlara söylemedim, buna rağmendi bu endişe. Evet şimdi korkumun sebebini anladım...

  Tekrar kapıya döndüm ayakkabılarımı giydim ve kapıyı ardımdan kapattım.

  Belkide hiç dönmemek üzere kapıyı ardımdan kapattım ve önümde duran görevliler eşliğinde yürümeye başladım.

  Aklıma gelen ve şu ana dek hiç yaşamadığım bir sahnenin görüntüsü beni afallattı ve dünya bir saniyeliğine sarsılmış gibi hissettim. Ayakta durabilmek için duvardan destek alarak sırtımı ona yasladım. Ellerimi yüzüme koyup başımı eğerek birkaç saniye kendime gelmeyi bekledim. 

       YETERR!! CİDDEN YETER!!

   Servis şoförümün benim için çaldığı kornayla ellerimi yavaşça yüzümden çekerek başımı kaldırdım. Duvarla olan bağlantımı kesip yavaş ve düşünceli adımlarla bahçe kapısına gittim. Serviste yine her zaman ki yerime yani kapı tarafında olan tekli koltukların en arkasına oturdum. Burayı seviyorum. İlk binenlerden olduğum için kimsenin oturma şansı kalmıyor genellikle. Tek koltuk olduğu içinde yanında kimseyi çekmek zorunda kalmıyorsun. Başarılarımdan dolayı tanınan biriyim ama tek taraflı yani onlar beni biliyor. Benimse yakın olduğum çok kişi yok. Çoğu kişiyle haremlik selamlık ilerliyor ilişkimiz. Açıkçası böyle olmasından gayet memnunum. Az ama öz dostum var. 

    Okula gidene kadar kafamı cama yaslayıp dışarıyı izledim. Okula vardığımızdaysa servisten inip doğruca sınıfa gittim. Çevremdeki insanların içlerinden geçenleri duyabiliyordum.

  ''Bu sessizliğinin sebebi ne? Kendini gizemli mi sanıyor?''

 '' Ben ondan daha güzelim.''

 '' Acaba rica etsem ders notlarını verir mi?''

  ''Acayip özeniyorum bu kıza ama kimse duymasın egoma ters.''

  Ay egonu yiyim senin, şurada bir '' Gizli hayranım olduğunu bilmiyordum.'' desem düşer bayılırsın hala ego diyorsun.

  Birkaç dakika sonra  fizik öğretmeni sınıftan içeri girdi. Hepimiz ayağı kalktık.

  '' Günaydın çocuklar.''

  '' Sağ ol.''

  Sıraya oturduğum anda hocanın sesini duydum.

  '' Çantamda kalemim var ama ben bir çocuklara sorayım eğer onların kalemi varsa kendi kalemlerimi kullanmam''

  '' Çocuklar sınıfta tahta kalemi bitmiş yanında olan var mı?''

Kimsede kalem yok ki sınıftan ses çıkmadı.

  '' Hiç kimsede yok mu? Peki nasıl ders işleyeceğiz?''

  Daha demin çantamda kalemim var dememişmiydi  bu kadın?

  '' Hocam madem çantanızda kalem var neden böyle diyorsunuz?''

  Tüm sınıfın gözleri beni buldu.

  '' Sen? Çantamda kalem olduğunu nereden biliyorsun?''

  '' Çantamda kalem var ama çocuklarda varsa onları kullanmam diyen siz değil misiniz?''

  Hoca ağzını kocaman açtı ve far görmüş tavşan gibi bana bakmaya başladı. Sınıf arkadaşlarımda bana aynı şekilde baktılar. Benim buradan çıkarmam gereken şey ise...... diyen o değilmiş, en azından ben hariç herkese göre durum bu. 

   Öğrencilerden çıkan şaşkın seslerden dolayı öğretmene bakt- .  Hocam?   HOCAM!!

 VE MİHRİBAN HOCADA  NAKAVT !!! 



Bölüm Sonu

VOTEYİ ve YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN <3 

788 kelime oldu ve bu sayının bölümler ilerledikçe artmasını planlıyorum. 

DÜNYANIN 10 GÖZÜ - ALFA -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin