Pera: Saat 4 de **** parkına gele bilir misin?
Beril: Pera...
Pera: Lütfen,
Pera: Sadece gel...
Beril: Tamam.
Pera: Teşekkür ederim.
(Görüldü)
**2 saat sonra**
Soğuktan titreyen ellerimi ovalayıp elimin içine hohladım. Kasım ayındaydık ve soğuk kendini gösteriyordu. Banka oturup elimdeki pakete baktım.Pera: Geliyor musun? (4:27 PM)
Biraz daha beklemeye karar verdim.
Pera: Galiba gelmeyeceksin. (7:30 PM)
Artık hava kararmış, soğuk biraz daha kendini belli etmişti. Üzerimde ki kalın sayıla bilecek hırka beni pek de korumuyordu maalesef.
Pera: İntikam içindi değil mi? Olsun biraz daha... (9:57 PM)
Pera: Tamam. İşin çıkmıştır biraz daha. (10:44 PM)
Elimdeki pakete baktım bir kez daha. Gözlerim sulanmaya başlayınca. Ayağa kalktım. Telefonu donmuş ellerime aldım ve hissetmediğim parmaklarımla yazmaya başladım.
Pera: 10 dakika daha... (11:08 PM)
On dakika sonunda ayağa kalktım ve çöpe doğru ilerledim. Elimdekini çöpün kenarına koydum ve ilerlemeye başladım. O sırada arkadan adım sesleri geldi. Ve sonrada o ses.
"Pera?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bu Nasıl Sevda?
Short Story"Olurda gelmezsem, Ölürde karşılaşmazsak... Bil. Sevdim.... 537******: Bahara söyle güneş toplasın, Sabaha kalmaz yanındayım ...