Bu bölüm için uzun uzun düşündüm, yazması zor oldu. Kısacası bana göre hikayemin en iyi bölümü bu. Umarım sizde beğenirsiniz. Multimedianın ne olduğunu, birazdan anlarsınız. Bölüm şarkısı Taio Cruz ft. Flo Rida - Hangover. İyi okumalar.
Geceden kalma olmamın ve gece olanlardan hiç bir şey hatırlamamın yanında, yanımda yatan Nash, (MULTİMEDİA) ananas, Carter, Alaska ve striptizci kız gecemin oldukça ilginç olduğunu bana kısaca anlatıyordu aslında.
Yataktan fazla hızlı kakmış olacaktım ki Nash de benimle birlikte kalktı. Etrafına bakışlarından, onun da fazla bir şeyler hatırlamadığını anlamış oldum.
Hailey: Günaydın, dün akşam ile ilgili bir şeyler hatırlıyor musun?
Nash: Günaydın... Aslında bir kaç küçük şey hatırlıyorum. Ama her şey parça parça. Ya sen? Sen bir şeyler hatırlıyor musun?
Hailey: Pek değil, senin de dediğin gibi, her şey parça parça.
Nash: Neler olduğunu çözmeye ne dersin?
Hailey: Kesinlikle evet. Manzaradan da anlaşıldığı üzere ilginç bir akşam olmuş.
Yataktan kalktık ve ikimiz de hafızalarımızdaki dün akşam parçalarını birleştimeyi denedik. Şuan elimizde pek de bir şey olduğu söylenemezdi...
Telefonu kapatık lobide buluşuyorduk, daha sonra sahilde takılıyorduk. Birkaç saat sonra Matthew bizi arıyordu. Neden aradığı kısmı henüz eksikti. Ondan sonra neler olduğu büyük bir boşluktu. Boşluktan sonra Carter ve Nash ile arabada olduğumuz kısım vardı. Ve yine biraz boşluk. Sonra o striptizci kız geliyordu. Nasıl, nereye, neden... bunların hepsi kayıptı. Ve Alaska. Gelip Nash'in dudaklarına yapıştığı kısmı hatırlıyordum. Elimizde olanları hepsi buydu. Aralardaki boşlukların yanında, bir de ananas vardı. Neler olduğunu çözmemiz mucize gibi olacaktı. KURAL 8: Her zaman dediğim gibi "Benim için imkansız hallolur, mucize biraz zaman alır".
İki kişi pek de bir yere varamayacağımızın farkına vardığımızda Carter'ı uyandırmaya karar verdik. Gerçi Carter, bizden de berbat bir haldeydi. Çok fazla içmişti ve bizim hikayemizin yanına katabilecekleri dışında, bir de biz yokken olanların hikayesini biliyordu. Ama parça parça. Bizde bir daha hikayeleri birleştirmeyi denedik.
Matthew ve Carter kavga ediyordu. Carter'ın her gecesini farklı bar/striptiz klubünde, farklı kızlarla geçirmesiyle ilgili. Buradan Carter'ın patlamış dudağının hikayesini çözüyorduk. Matt çok sinirlenmiş olmalıydı. Bu da bizi neden aradağı kısmının muhtemel nedeniydi. Ve benim aksime Carter, Alaska'nın kendisiyle birlikte olduğunu iddia ediyordu. Ben sadece Nash ile öpüşmelerini hatırlıyordum. O striptizci kızın da kendine aşık olduğundan peşimize takılmış olduğunu söylüyordu. Dediğine göre bir kaç kez aynı striptiz klubünde bulunmuş ve kızla bir kaç konuşma içine girmişti. Bunlar da Carter'ın yardımıyla sahip olduğumuz bilgilerdi. Sıradaki konuşmamız gereken kişi Matthew'du. Nash onu aramaya başladı. Bir kaç saniye sonra telefonun sesi duyulmaya başladı. Telefonu buradaydı. Fakat kendisi yoktu.
Düşünmeye ara verdiğimiz sırada tuvalete doğru yürüyordum ve tuvalete girmemle çığlığı basmam bir oldu. Korkmuştum çünkü içeride hayatımda hiç görmediğim iki adam, Matthew ve yüzlerce meyve vardı. Çığlığım duymuş olacak ki Nash yanıma koştu ve şaşırmış gözlerle tuvalete bakmaya başladı. İlk iş olarak Matthew'u uyandırdık. Ve yine hikayeleri birleştirmeye başladık.
Matthew bizim kadar içmemişti. Bu nedenle neredeyse her şeyi hatırlıyordu. Ama onun hatırladığı "her şey" bizim sahip olduğumuz "her şey" ile anı değildi, ne yazık ki. Tanımadığımız iki adamdan birinin striptiz klubündeki kızı kaçırdığımızı düşündüğü için evimizi bastığını söyledi. Carter'ı döven de oymuş anladığım kadarıyla. Matthew, Carter ile sadece tartışmış. Daha sonra Carter sinirlenip Matthew'dan kaçınca, Matthew da ona göz kulak olmamız için bizi aramıştı. Biz onu bulup eve götürmeye çalışırken, ellerimize tutuşturulan içkiler ile sarhoş olmuştuk. Matthew bir ara striptiz klubünden ayrıldığımızı görmüş, fakat o arada olanları o da bilmiyormuş. Bizi kontrol etmek için otele geliyormuş, bu sırada lobideki Alaska'ya bizi sorduğunda, Alaska peşine takılmış ve bizimle odamıza kadar gelmişti. Daha sonra odamıza striptizci kız gelmişti ve Carter'a aşık olduğuyla ilgili konuşmalar yapmış fakat Carter bu sürelerde sarhoş olduğundan kızı pek umursamamıştı. Kız bizim odamızda kalmaya devam etmişti fakat tanımadığım şu iki adamdan birisi bizim kızı kaçırdığımızı düşünüp buraya gelmişti ve Carter ile kavga etmişti. Matthew daha sonrasını hatırlamıyordu, yorulup uyuyakaldığını söyledi. Matthew sayesinde hikayemizin %80'i tamamlanmıştı. Fakat biz hala %20'nin peşindeydik.
Herkesi uyandırıp her şeyin üzerinden bir kez daha geçmeye karar verdik. Uzun uzun konuştuk, en sonunda her şeyi çözebildik. Oldukça uzun bir hikayeydi. Ama kısaca şöyle olmuştu. Nash ile ben birlikte takılıyorduk. Bu sırada Carter ve Matthew tartıştı ve Matthew, sarhoş Carter'a bakıcılık yapması için Nash'i aradı. Nedeni bilinmeyecek bir şekilde, ben de Nash ile gittim. Carter fazla sinirliydi hemen oradan uzaklaşmak istiyordu bu yüzden hemen arabasına bindi. Hepimiz sarhoştuk bu nedenle Carter'ın en sarhoş olmasına rağmen, onun arabayı kullanmasına izin vermiştik. Carter arabasıyla sahibi başında olmayan bir manava arabayla çarpmıştı. Ortadan hemen kaybolmak yerine meyve ve sebze çalmaya çalışırken manavın sahibi gelmişti. Bu da baş ucumdaki ananası açıklıyor sanırım. Ne kadar sarhoş olduğumuz onu arabaya alıp, otel odamıza taşımamızdan belliydi sanırım. Otele geldiğimizde pek olay olmamıştı fakat Matthew, bizi bulmaya gelirken yanında Alaska'yı da getirmişti. Alaskanın söylediğine göre kendisi de sarhoştu. Odadan girer girmez Nash'in dudaklarına yapışmıştı. Anlamsızca, sadece öylesine. Gecenin ilerleyen saatlerinde striptizci kız aşkını itiraf etmişti fakat etrafındakilerin üç beş sarhoştan fazlası olmadığının henüz farkında değildi. Daha sonra striptiz klubünden şu adam gelmişti, bizim o kızı kaçırdığımızı düşünüyordu. Bu nedenle Carter ile kavga etmişlerdi. Adam silah çıkardığında striptizci kız onu durdurmuştu. Bu olaylı gecenin ardından sonra herkes sızmıştı. Ben ve Nash yerdeydik, kalktığımda kolunu üzerime atmıştı. (MULTİMEDİA) Carter ve Alaska ikili yataktaydı. Neler olduğunu hepimiz tahmin edebiliyoruz sanırım, evet, öyle olmuştu. Matthew küvetin içerisindeydi. Şu diğer iki adam da tuvalette, yerde yatıyordu.
Olayları çözmenin verdiği huzurla telefonuma uzanmıştım ve saatin 16.00a geldiğini gördüm. Ama saaten başka gördüğüm şeyse, Emily'den gelen onlarca arama ve mesajdı. Sanırım ona bir açıklama borçluydum.
Bu bölümü sevdim, sanırım tek sevdiğim bölüm diyebilirim. Umarım siz de beğenmişsinizdir. Her neyse her zamanki desteklerinizi bekliyorum. Benden bu kadar, görüşmek üzere, öpüldünüz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
True Love Story (A Magcon Fan Fiction)
FanficHerkes en mutlu olduğumu düşünürken, ben aslında en incinmiş olandım...