Gökyüzüm Sensin

🍁4.BÖLÜM🍁

#Ağlamak ruhun kanama şeklidir#

Multimedya : SELİN

Burak'ın sorusuyla şaşkına uğradım o da yetmezmiş gibi Mert'in sınıfın kapısını sertçe kapatarak çıkması fiyasko resmen.Ne tuhaf insan.Biz de kantine doğru ilerlemeye başladık.Burak kahve almaya gitti Meltem ile ben de masaya doğru ilerlemeye başladık,masaya oturur oturmaz etrafta onu arıyordum.Doğrusu bir anda bu hissin nereden geldiğini merak ettim "Selin kimi arıyorsun?"dedi altında ima bulunduran sesiyle.

Ben de  yalandan tebessüm ettim "Kimi arayacağım canım öylesine etrafa bakıyorum"dedim sesimi ifadesiz tutmaya çalışarak.Meltem pek inanmadı gibi bu kız nasıl hemen çözüyor ya "Hıhı kesin öyledir.Aaaa Mert buraya doğru geliyor Selin"dedi yeşil  gözlerini açarak.Ben de bir anda boş bulunarak"Hani nerede"dedim heyecanlı sesimi tutamayarak.Meltem öyle bir kahkaha attı ki benim kafama daha yeni jeton düştü tabi ki de bilerek yaptı "Selin kızım sana ne oluyor,seni tanımasam aşık oldun diyeceğim ama değilsin yada olabilir"dedi çimen yeşili gözlerini kırpıştırarak.

 Meltemin yüzüne aval aval bakarken Burak geldi "Ne oldu kızlar ?"dedi Meltem'e bakarak.Burak geldiğinde Meltem'de artık kahkahasına son verdi "Bir şey olduğu yok"dedim üzüntü dolu sesimle."Meltemin gülme krizi tuttu"dedim imalı imalı konuşarak.Meltem hala alttan alttan sırıtıyor "Evet aşkım gülme krizim tuttu maalesef "dedi derin nefes alarak.Ben kahvemi yudumlarken Burak'ın sorusuyla öksürmeye başladım "Eee Selin sorumun cevabını alamadım?"dedi Burak neşeli sesiyle.Ben öksürmeye devam ederken  Mert'i görmemle birlikte daha çok katlandı.

Bizim oturduğumuz masanın karşısında tek başına oturuyor "Helal Selin helal" dedi Burak kıkırdayarak.Meltem de oradan sırtıma vuruyor "Yavaş Meltem öldürecek misin kızım ya"dedim son kez öksürerek.En son da kendime geldim hızla derin nefes aldım ve konuşmaya başladım "Burakcım gördüğün gibi kimse yok olmasına da gerek yok bence "dedim sakin bir şekil de konuşarak.Mert'in anlamsız sırıtışını sadece ben görebiliyordum çünkü Meltem ve Burak'ın arkası Mert'e karşı dönüktü.

Mert'e ne gülüyorsun manasında kaş göz ediyorum o bir şey yok dermiş gibi kaş göz yapıyor sonra yine sırıtınca gözlerimi devirdim.Burak'ın sorusuyla onlara döndüm "Kime gözlerini deviriyorsun kızım sen ne garipleştin?" dedi gözlerini kısarak.Tam konuşacakken Burak ve Meltem arkasını döndü.

Meltem alttan alttan sırıtıyor kesin anladı.Burak da bakışlarını Mert'e çevirerek"Kardeşim gel beraber oturalım tek başına oturacağına"dedi  Burak düz sesiyle.Mert yine pis pis sırıttı "Olur kardeşim" dedi dudaklarını birbirine bastırarak.Herhalde daha fazla kıkırdamamak için yapıyor.

Ben de bozuntuya vermedim hiçbir şekilde konuşmayacağım uyuzla "Nasılsınız?"dedi Mert ifadesiz sesiyle ben hiç oralı olmadım.Bilerek telefonumla uğraşıyorum ki ona bakmayayım "İyi sen ?"dedi Burak tebessüm ederek.Meltem beni alttan dürtüyor.Daha fazla dayanamayarak ne var gibi yüzüne baktım "Selin artık telefonla ilgilenmeyi bıraksan diyorum"dedi Meltem gülümseyerek.İçimden offladım"Tamam.Ben kahve almaya gidiyorum isteyen var mı?"dedim gözlerimi kırpıştırarak.

Mert'in yüzüne bakmadım sadece bizimkilere doğru konuştum "Ben isterim"dedi Mert gözlerini kısarak.Mert'i Meltem ve Burak da  kafasıyla onayladı "Tamam"dedim buz gibi sesimle ve kantine doğru ilerledim.Parayı uzatarak dört tane  kahve aldım ve masaya geri döndüm.

Burak'la Meltem'e kahvelerini uzattım ve Mert'e dönerek kahvesini  tam verecekken birisinin arkadan çarpmasıyla kahveyi üstüne döktüm "Mert ö-özür dilerim yanlışlıkla oldu bilerek yapmadım kusura bakma gerçekten birisi arkadan çarp-"devam edecektim ki Mert sözümü kesti "Selin önemli değil birisinin sana çarptığını gördüm zaten sorun yok"dedi yumuşak sesiyle.