BENİM OĞLUM

6.BÖLÜM

Haftalardır süren denemeler..

-Eylül Hanım hamile.

Eylül duyduğu şeyle donup kaldı. Bu sırada odada duran Kahraman oturduğu yerden heyecanla kalktı. Bu Beril için kurtuluştu. Beril sonunda kurtulacaktı. Umut ışığı sonunda Beril'i bulmuştu.

-Emin misiniz?

Kahraman'ın sorusuyla Eylül elini karnına götürdü. Anlaşmayı kabul ettikten sonra dahi bunun nasıl bir his olduğunu anlaması mümkün olmamıştı. Ama şimdi anlıyordu.

Gözünden akan minik göz yaşını elinin tersiyle silerek doktora baktı.

-Testlerimiz pozitif. Bugün ki kontrolde de yeterince emin olduk.

Elinde ki dosyaları Kahraman'a uzattı. Şimdiden Eylül gelecek hakkında düşünmeye başlamıştı. Minik bebeği kendisine ait olmasa da onunla kalacak olan bu minik bebek babasız nasıl büyüyecekti?

-Sizi Levent Bey'e yönlendireceğim.

Kahraman doktorun uzattığı kartı alarak Eylül'e döndü. Eylül hâlâ aynı noktaya odaklanmış öylece duruyordu.

-Eylül.

Eylül kendine geldiğinde ona döndü.

-Efendim?

Gözlerinde ki karmaşık duyguları görüyordu Kahraman. Başta korku ve endişe. Bunlar için yeterince nedeni vardı.

-Sana çok teşekkür ederim.

Eylül'e sıkıca sarılmıştı. Eylül bunu beklemediğinden ne yapacağını bilemeyecek öylece kaldı. 'Teşekkür ederim.' demek isterdi. Kardeşinin hayatını kurtaracak bu adama teşekkür borçluydu.

Ama teşekkür edemedi. Kahraman verdiği ani kararla Eylül'e sarıldığı için geri çekildi.

-Özür dilerim. Çıkalım mı?

Eylül başını olumlu anlamda salladı. Oturduğu yerden kalkarak odadan dışarı çıktı. Kahraman da arkasından dışarı çıkmıştı. Hastanenin çıkış kapısına ilerlerken arkalarında kalan Hale'den bir haberlerdi.

-O bebeğin doğmasına izin veremem.

Egemen duyduğu cümleyle Hale'ye döndü.

-Beril'i hiç düşünmüyorsun değil mi Hale?

Hale gözlerini kocasından çekerek Egemen'e döndü.

-Senin bana olan takıntın...

Elini Egemen'in omzuna koydu.

-ben abinle birlikteyken sana ne hissettiriyorsa bende abin ve o kız birlikteyken aynı şeyleri hissediyorum Egemen.

Egemen bile isteye kendini Hale'ye kullandırtmıyordu. Abisi ve en çokta Beril için onunla arasını iyi tutmaya çalışıyordu. Bazen bu kendini kandırma seviyesine gelse de aklında ki ana fikir buydu.

-Yine de doğmamış bir bebeğe zarar vermenin ruh hastalığı olduğunu unutmamalısın.

Hale elini omzundan çekerek çıkış kapısına ilerledi. Zaten amacı bebekten kurtulmak değil, Eylül'ü tamamen hayatlarından çıkartmaktı.

-Yapıp yapamayacağımı sormadım.

Egemen arkasından ilerledi. Arabasına vardıklarında Hale ona döndü.

-Bu kız nerede yaşıyor?

Egemen başını hafifçe yere eğdi.

-Bilmiyorum. Ben sadece kızı seninle birlikte gördüm.

Hale buna inanmasa da kendisi bulabileceği için arabasının kapısını açtı.

-Peki.

Arabaya binip kapısını kapattığında Egemen arabanın önünde durmayı bırakarak geri çekildi. Hale hızla oradan uzaklaşırken Egemen cebinde ki telefonu çıkartarak abisini aradı.

-Beril için doktorla görüştüm.

Kahraman kısa süreli sessizlikten sonra cevap verdi.

-Beril için kurtuluş yolu var.

Egemen duyduğu şeyle burukça gülümsedi. Annesi tarafından sevilmeyen ve istenmeyen küçük Beril...

-Eylül hamile mi?

Kahraman her zamankinden farklı çıkan sevecen sesiyle konuştu.

-Evet. Doktor uyumlu olabileceğini söyledi. Sadece aylar sonra kızım kurtulabilir.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

-Hale?

Kahraman koltukta tek başına oturan Hale'yi gördüğünde yavaş adımlarla yaklaştı. Hale elinde ki şişeyi kenara bırakarak ona döndü.

-Yine mi alkol almaya başladın?

Hale gülerek şişeyi tekrar eline aldı ve yere fırlattı.

-Tek sorunumuz şu anda sence bu mu?

Kahraman gözlerini kapatarak derince iç çekti. Etrafı kontrol ederek Beril'in onları izleyip izlemediğini kontrol etti. Beril yoktu. Uyuduğunu düşünüyordu. Bakıcısı yanında olduğundan içi bir nebze olsa da rahattı.

-Senin kendini kandırma yöntemin Beril.

Hale parmak uçlarında dönerek Kahraman'ın yanına geldi.

-Beril hasta. Hasta. Hasta.

Başını Kahraman'ın göğüsüne yasladı.

-Binlerce bahane bulabilecekken en kolay yolu tercih edip beni aldatmana bahane olarak kızını kullandın.

Kahraman Hale'nin bu tavırlarına alışık olduğundan tepki göstermedi.

-Hasta olmasa da beni aldatırdın Kahraman. O kızı yine bulurdun ve bir şekilde hayatımıza en önemlisi evliliğimizin orta noktasına sokardın.

Kahraman'ın yanından uzaklaşarak koltukta ki yerini aldı.

-O kızla mutlu olmanıza asla ama asla izin vermeyeceğim.

Eylül ile birlikte olmayı asla düşünmemişti Kahraman. Duygular belki vardı içinde ama içinde olması yetmezdi. Bu hayata günahsız birini daha dahil etmeye çalışmak bencilce olurdu.

-Ben boşanmak istiyorum.

Hale'nin dudakları arasından çıkan cümleyle Kahraman şok oldu. Hale ve boşanmak istemek?

Hale neler planlıyordu?