12.BÖLÜM

3.7K 162 10
                                    

Eylül televizyon ekranına bakarken gelen zil sesiyle oturduğu yerden yavaşça kalkarak kapıya doğru ilerledi. Kapıyı açtığında karşısında Kahraman ve minik kız çocuğunu gördü. Kısa süreli bakışmadan sonra geriye çekilerek içeri girmelerini işaret etti. Kahraman kucağında ki kızıyla birlikte eve girip salona ilerledi. Minik Beril ağlamaktan kurtulur kurtulmaz babasının kucağında uyuyakalmıştı.

-Yukarı çıkar burada uyumasın.

Kahraman merdivenlerden hızla çıkarak Beril'i odalardan birine götürerek yatağa yatırdı. Üzerini örttükten sonra odadan sessizce çıkarak Eylül'ün yanına geldi.

-Kızım.

Eylül'ün karnında ki bebeğin kurtarması gereken küçük kız...

-Hale hırpalamış.

Eylül duyduğu şeyle şaşırarak Kahraman'a baktı. Bu söylediğinin şaka olmasını bekledi ama Kahraman son derece ciddiydi.

-Nasıl yani?

Kahraman ellerini başına götürerek gözlerini kapattı.

-Benden intikam almak adına bunu yapmış olmalı. Eve gittiğimde bir köşe de ağlıyordu. Ne yapacağımı bilemedim.

Onca otel ve evdense direkt olarak aklına Eylül gelmişti. Eylül başını hafifçe yere eğdi.

-Bunu neden kızına, kızınıza yapıyor?

Kahraman yüzünden ufacık çocuğun acı çekmesini saçma buluyordu. Bir anne nasıl kendi çocuğuna böyle davranırdı?

-Seni ve beni gördüğü için. Hale daha önce tedavi gördü. Kıskançlığı boyut atlıyordu. Kendi kafasından hikayeler uyduruyordu. Onu aldattığımı söylemeye ve sinir krizleri geçirmeye başlıyordu. Doğum yapmadan aylar önce Beril'i öldürmeye çalıştı. Bu davranışları yüzünden hastaneye yattı. Doktoru da kandırmayı başarmış olmalı ki tedavinin işe yaramadığını anlamadık.

Eylül kollarını birbirine doladı ve koltuğa oturdu.

-Kısa süreliğine burada kalabilir değil mi?

Yaşadığı şeylerin sebebi küçük Beril değildi elbet. Ondan nefret etmesine ya da onu üzmesi için sebebi yoktu. Üstelik o da en az kendisi kadar mağdurdu. Aralarında ki tek fark Beril'in baştan beri bunlara katlanıyor oluşuydu.

-Saçmalama Kahraman. Tabi ki kalabilir. Onunla iyi anlaşacağımı düşünüyorum. Kafasını dağıtmamız iyi olur. Hast...

Kahraman onun bu konuları bildiğini bilmiyordu. Daha doğrusu Eylül Kahraman'ın her şeyi bildiğini Egemen'den öğrendiğini bilmiyordu.

-Hem burası zaten senin evin. Kimin kalıp kalmayacağına ben karar verecek değilim.

Kahraman başını hafifçe yere eğdi.

-Neyse. Ben uyumaya gidiyorum. İyi geceler.

Oturduğu yerden kalkarak merdivenlere ilerledi. Arkasında suçlu ve bir o kadar acılı Kahraman'ı bırakarak hızla odasına çıktı. Kendisini yatağa attı. Gözleri saniyeler sonra kapanmıştı.

~

Gün ışığı odaya dolduğunda Kahraman onun yanına gelen Beril ile mutfağa geçerek kahvaltı hazırlamaya başladı. Beril dün geceye oranla daha iyi görünüyordu. Bembeyaz kesilen yüzü kendi rengine gelmişti.

-Peynirler çok güzel baba.

Kahraman tebessüm ederek elinde ki tabağı masaya koydu. Bu sırada Eylül uyanmıştı. Üzerini değiştirip alt kata indiğinde mutfaktan gelen seslerle mutfağa ilerledi. Beril ve Kahraman'ı gördü. Yüzünde istemsizce tebessüm oluşmuştu. Geldiğini ilk fark eden Beril oldu.

-Merhaba ben Beril. Sen kimsin?

Kahraman kızının konuştuğu tarafa döndüğünde Eylül'ü gördü. Eylül gülümseyerek Beril'in yanına ilerledi.

-Merhaba güzellik. Bende Eylül.

Beril başını kaldırarak babasına baktı.

-Baba bu abla kim?

Kahraman ilk başta ne diyeceğini bilemedi.

-Yakın arkadaşım. Seni ben işten gelene kadar Eylül ablanın yanına bırakacağım.

Beril başını onaylarcasına salladı.

-Senin karnında ne var Eylül abla?

Küçük parmağıyla Eylül'ün karnını gösteriyordu. Kahraman da Eylül de birbirlerine baktı.

Kurtuluş mücadelenin sonu.

Kardeşin.

-Bebek. Minik bir bebek. Tıpkı senin gibi küçük.

Beril gülümseyerek tabağına doğru döndü.

-Beril'in bakıcısı ve hemşiresi gelecek.

Nedenini biliyor oluşunu geçersek Eylül buruk şekilde gülümsedi. Kahraman da hemşire olayını Eylül zaten biliyor olduğu için söylemişti.

Sonuç olarak sırrı yayılmıştı.

-Sen çok güzelsin Eylül abla.

Eylül tebessüm ederek Beril'e döndü.

-Sen daha güzelsin Beril.

Kahraman ikisi arasında gözlerini gezdiriyordu. Kızını uzun zaman sonra ilk kez bu kadar mutlu ve rahat görmüştü. Yabancı birinin yanında annesinin yanında olduğundan daha mutlu olan ilk çocuktu.

Unuttukları şey Hale'ydi.

Sanki tüm bunları o yapmamış gibi şimdi de Beril değere binmişti. Sırf Eylül'den uzak tutmak için elinden geleni de yapacaktı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BENİM OĞLUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin