3

612 26 6
                                    

O son dediğimi hava olsun diye dememiştim. Buraya gelmeden önce şirketiyle görüşüp anlaşmıştım. Şuan şirketlerinin asansörün de imzayı atmak için çıkıyordum. Onların burda olucaklarını düşünmüyordum. Asansörden inince asistan olduğunu düşündüğüm bi kız karşıladı beni. Eliyle beni yönlendirirken konuştu.

"Buyrun Bay Chris sizi bekliyor."

Buğulu cam odanın önüne gelince bi an icimde bi heyecanlanma oldu. Neyin heyecanlanmasıydı bu şimdi. Asistan beni bırakıp masasına dönerken derin bi nefes aldım. Kapıyı tıklatıp iceri girdiğim de ne kadar yanıldığımı anladım.

Şuan karşımda bir adet bacak bacak üstüne atmış Dinah ve onun yanında telefonuyla ilgilen Normani vardı. Tabi haliyle kapı açılınca bana döndüler. Şaşkınlığımı gizleyip masa da oturan Bay Chris'e baktım. Ayağa kalkıp bana doğru gelirken Normani " senin ne işin var burda ?" Kafamı ona çevirdigim de kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Bu kızların sorunu neydi ? Bay Chris bana gülümseyerek elini uzattı.

"Hoşgeldiniz Bayan Cabello. Biz de sizi bekliyorduk."

Beni tekli koltuğuna oturturken kendisi de masasına geçti.

"Size bahsettiğim şirketin sahibi Camila Cabello"

Gülümseyerek kızlara döndüğüm de Lauren ve Ally 'nin nerde olduklarını merak etmiştim. Dinah kafasını Normani'ye cevirerek şaşkın bi ona bakarak  konuştu.

"Lauren umarım bu iş bitene kadar tuvaletten gelmez."

"Umarım"

Kısık sesle bile söyleseler yanlarında olduğum için duymuştum. Lauren'da mı burdaydı. Üstüme başıma baktım. Bu ani olmuştu. Cebimde ki sakızı ağzıma atıp çignemeye baslarken Bay Chris bana bişeyler anlatmaya başlamıştı bile. Dinlemiyordum çünkü heyecanlıydım. Lanet olsun. Önüme dosyalar koyarken sadece kafa sallamakla yetinmiştim. En sonunda önüme kalem koyduğun da imzalamam gereken yerler olduğunu anlamıştım. Kalemi elime alırken kapının açılma sesiyle kafamı oraya çevirdim.

Karşımda onu görünce heyecanım artmıştı. Tanrım yine her zaman ki gibi çok seksiydi. Bu kadar güzel olması haksızlıktı. Diğer insanlara şans bırakmıyordu. Hani derler ya kimse kusursuz değildir diye. Yalan. Lauren tamamiyle kusursuzdu.

Beni görünce kaşlarını çattı. Ally arkasında "siktir" diyince dayanamayıp gülmüştüm. Bay Chris "geldiniz mi ? Sizi Bayan Cabello'yla tanıştırayım. Bahsettiğim şirketin sahibi. "  bunları gülerek söylerken onun huysuz sesini duymuştum.

"Bu ukala kadınla anlaşma mı  yapıcağız ?" Ukala falan değildim ben. Gerçekleri bilseydi neden öyle yaptığımı anlardı o zaman. Bay Chris yüzündeki gülümsemeyi ifadesiz hale getirdi.

"Ne demek ukala kadın Lauren ? Ne diyosun sen ? " Ally arkasından çıkıp kapıyi kapattı.

"Lauren'nın dün gece o hale getiren kadı-siktir ağzımı arı soksun." Lauren koluna yavaşca vurduğun da bana baktı. Ne yani dün gece ne hale gelmişti ki. Bişey yapmamıştım ben. Bay Chris gözlerini bana diktiğinde " bilmiyordum " dedi. Daha fazla burda duramazdım. Kalemi elime alıp konuştum.

"Bay Chris işlerim var. Söyleyecekleriniz bittiyse şu imzayı atıp çıkmam gerekiyor." Kafasını salladığında imzayı attım. Kapının sert bi sekilde kapandığını duydugum da oraya döndüm. Lauren odadan çıkmış Dinah 'ta onun peşinden gitmek için ayağa kalkmıştı. Imzayı atıp kızlara bakmadan dışarı çıktım. Kapının oraya dayandığım da derin bi nefes aldım. Acaba nereye gitmişti. Elimi yüzümü yıkasam iyi olucaktı. Kendime gelmem gerekiyordu. Asistandan yolu ögrendikten sonra kendimi tuvalete attım.

Bugün tanrı kesinlikle benden yana değildi. Bana süprizleriyle günümü şenlendirmeyip karattıyordu. Karşımda sinirden saçlarıyla oynayan Lauren'ı burda görmeyi kesinlikle beklemiyordum.

Admirer (camren) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin