Bitmeyen 7 Gün

Küf Kokulu Fragman

Yurt yemyeşil bir boyayla boyanmış dışardan 4 katlı görünüyordu
ama sonrdan öğrendim altta 3 kat daha vardı. Görünen 4 katın ilk 2 katında korkuluklar vardı.
Neydi şimdi bu; ilk 2 katta korkuluk var üstteki 2 katta yoktu. Bence bu çoçukların kaçmaması içindi. İlk iki kattan atlayıp kaçabilirlerdi ama sonraki katlardan atlamaya korkarladı.
      Kapıdan içeri girdik yerlerde yeşil ve kırmızı renklerin hakim olduğu  halı fileks kaplıydı. Bizi kapıda müdür karşıladı gözlüklu tıknaz yapıda bir adamdı eniştemi ve bizi güler yüzle karşıladı içeri müdürün odasına geçtik ellerine karnelerimizi aldı ''Yılmaz Kağan veee Ferit Kızılırmak karneler güzel maşallah '' havadan sudan bir kaç kelam ettiler. Müdür çocukları fazla geç olmadan varacakları yere şoförümüz götürsün dedi. Biz Yılmaz ile şaşkınlıkla birbirimize baktık içimden "ne?ne şoförü? Biz burada kalmayacak mıyız? Daha nereye gidecektik?" dedim. Eniştem sanki beni duymuş gibi sordu " anlamadım nereye gidecek çocuklar? Burda niye kalmıyorlar?". Müdür " Gani bey siz biliyorsunuz sanıyordum.Burada ilkokul çoçukları kalmıyorlar. Bu henüz yasak, bu yurtta sadece liseli çocuklar kalıyor". Gerisini duymadım artık. Konuşmalar devam ediyor, müdür konuşmasında "burdan bi eve gidecekler orada kalacaklar" dediğini hatırlıyorum.Anlaşıldı. Eniştem bizi orada bıraktı 2 saat yurtta dolandık aşağı yukarı gezdik. Sonra gelen bi kaç ögrenciyle birlikte şoför bizi aldı, eve doğru yollandık.
     Şoför bizi bıraktı. Bizi kapıda karşıladı evin hocası uzun boylu gözlüğünü takmamış ve dolayısıyla burnunda gözlüklerinin izi vardı.
    2 katlı bir evdi. Eve doğru gidiyoruz hoca önümüzde ama bodrum katına yöneldi. "Ne yapacak ki bu adam kömürlükte diyordum ki "
Hoca " hadi gelin çocuklar" biz birşey demeden aşağı indik. Kapıyı açtı, içeri girdik. Hoca " hadi geçin içeri" dedi. İkimiz birbirimize baktık ikimiz yine şaşkın gözlerle bir şok daha yaşadık.
İçeri girdik inanılmaz bir küf kokusu vardı içerde. Bu küf kokusu sanki yaşayacaklarımızın bir fragmanı gibiydi...