Promise Me ❧ Rosékook

0.3

"Chaeng hadi hızlı olsana sıramız yaklaştı."

"Tamam Lisa geliyorum."

Topuklu botumun fermuarını çekip hızla odadan dışarı çıktım. Şarkı yayınlanmıştı ve çok iyi tepki almıştık. Kısa sürede izlenme ve beğeniler çok yükselmişti ve 1 hafta içinde çıktığımız tüm müzik şovlarında ödül kazanmıştık. Şimdide ödül töreni için tekrar sahne verecektik ve en son makyaj bana yapıldığı için diğerlerini bekletmek zorunda kalmıştım.

Hızlı adımlarla uzun koridorda yürürken başımı öne eğerek kıyafetimde bir sorun olup olmadığına göz gezdirdim. Tam yavaşça başımı kaldırırken çarptığım sert cisimle hızla geri çekilirken başımı eğip acıyan burnumu tuttum. Kızarmazsa iyiydi!

"Ah çok çok özür dile-"başımı kaldırarak söylediğim cümle gördüğüm sima ile yarım kalmıştı.

Jungkook...

"Bende önüme bakmı-"
Sözünü bitirmesine izin vermeden yanından geçerken omzum bedenine hafifçe çarpmıştı.

"Chaeyo-" aniden bileğimi tutarken bileğimi hızla elinden kurtardım. Tekrar bileğimi tutup kendine çevirdiğinde yüzüne duygusuz bir şekilde bakmaya çalıştım. Henüz çıkış yapalı 2 yıla yakın olmuştu ve 2 yıldır onu bir tek ödül törenlerinde görüyordum fakat 2 yıldır ilk defa yüz yüze gelmiştik.

"Özür dileyecektim."

"Önemi yok çarpan bendim.Şimdi gitmem gerekiyor."Bileğimi tekrar çekerken bu sefer kolayca bırakmamıştı.

"Bence aramızdaki soğukluğa bir çözüm getirmeliyiz. Sonuçta ikimizde bir idolüz ve çok fazla yüz yüze gelmeye devam edeceğiz."

"Rosé hadisene!"
Lisanın sesiyle hızla bileğimi çekip söylediklerine cevap vermeden hızla Lisanın yanına gittim.

"Siz önceden tanışıyor muydunuz?"

Lisanın sorusu bir anda ecel terleri döktürürken yanlış bir hareket yapıp yapmadığımı düşündüm. "Ne alakası var?"

"Öyle konuştuğunuzu görünce öyle düşündüm."

"Hayır çarpıştık sadece."

Lisa gülerek bana baktı."Keşke bende o kadar yakışıklı bir idole çarpsam."

"Yah Lalisa!"

"Tamam tamam sahnemize 3 dakika kaldı."

Başımı sallayarak adımlarını hızlandıran Lisayla son kez arkamı bakıp bende adımlarımı hızlandırdım.

******
Jungkook

"Jungkook sana sesleniyoruz yarım saattir."

Odaya giren Taehyung ile bilgisayarın kapağını hızla kapattım."Geliyordum."

Tam yataktan kalktığımda Taehyung'ta üzerime doğru ilerliyordu. Bakışları kucağımdaki MacBook'a kayarken ona uzanan elini fark edip ondan önce MacBook'u elime aldım.

"Hey neye bakıyordun sen?"

Taehyung odaya aniden girdiği için girdiğim sekmeyi kapatamadan direk bilgisayarın kapağını kapattığım için ekran açık kalmıştı.

"H-hiç bir şeye bakmıyordum."

Kekelemem kaşlarını havaya kaldırmışken sessiz bir küfür savurup gözlerimi kaçırdım.

"Hey hey yoksa sen.."

Gözlerim tekrar yüzüne çıkarken yüzündeki o gülüşle karşılaştım.
Taehyung hızla gülerek odadan çıkarken rahat bir nefes verip bilgisayarı geri açtım ve girdiğim sekmeden çıktıktan sonra bilgisayarı kapatıp masaya koydum.