Bölümü HunhanistNoona ma ithaf ediyorum.
2300 kelime noonam. Lütfen örnek alalım nsmsmmsmsms.
Yoruldum valla kontrol etmeden yayımlıyorum. Öptüm 💋💋.
----------
Luhan
----------İnsanların çoğu küçüklüğünü çok az hatırlar ama ben oldukça küçük bir yaşıma ait çok net bir anı hatırlıyorum. Hayatımı şekillendirmemi sağlayan düşünce sistemine sahip olmamı sağlayan o günü çok net hatırlıyorum.
Anasınıfına giden beş yaşında küçük bir çocuktum. Öğretmenimiz o gün büyünce ne olmak istiyorsunuz, hayaliniz ne diye sormuştu.
Hayal...
Çocuktuk. Hatta bebeklikten çıkmıştık. Sınıfın çoğu o dönemki çizgi filmlerden ya da kahraman filmlerinde gördükleri kişileri söylemişti. Bazıları bildiğimiz meslekleri sıralarken bazıları kendi uydurdukları meslekleri söylemişti. Bazıları ise bir hayvan olmak istediklerini söylemişti.
Sıra bana geldiğinde ise bilmediğimi söylemiştim. Öğretmenim bir cevap vermem için beni zorlamıştı. Ben de annemin mesleğini söylemiş bulunmuştum. Polis olmak istiyorum demiştim.
Cevaplar bitince öğretmenimiz cevaplarımızı resim olarak çizmemizi istemişti. Ben resmimi kafama göre çizerken astronot olmak istiyorum diyen kızın arkadaşları ile resim çizerken hayallerini canlandırdıklarını sakin gözlerle izlemiştim.
Biraz daha büyüdüğümüzde bu soru sürekli karşıma çıkıyordu. Hayaliniz ne?
Daha küçük bir çocuktum ama bu soru bana çok garip gelmişti. Bana göre hayal olmayan bir şeydi. Olmayacak bir şeyin olmasını umut ettiğin bir şeydi. Bir hayvan olamazdın. Bu yüzden hayvan olmayı hayal edebilirdin ama bir astronot olabilirdin. Bunun için çalışman gerekiyordu. Bunu hayal etmene gerek yoktu. Bunu amaçlardın.
Bunun farkına vardığımda bir şeyi hayal etmem gerektiğine karar vermiştim. Olmayacak bir şeyi hayal etmek ve bunun için umutlanmak çok saçmaydı. Sonucu üzücü olabilirdi. Kendimi bile bile neden üzerdim ki? Bu yüzden amaç edinmenin mantıklı olduğuna karar verdim.
Bu yaşıma kadar olmayacak hiçbir şey istemedim. Küçükken bile ailemin almayacağı bir oyuncak için bile mızmızlanmadım. Gittim parasını biriktirdim ve hakkımla aldım. Bu hep böyleydi. Olmasını istediğim bir şeyi planlar ve bunun için çalışırdım.
Çizmeyi çok sevdiğimin farkına vardığımda, abimin okuduğu çizgi romanlara özenip onları çizmenin çok zevkli olduğunu anladığımda, bunu ömrüm boyunca yapmak istediğime karar verdim. Hemen halk eğitim merkezlerindeki resim kurslarına gittim. Çizimimi geliştirdim. Bir sanat lisesini kazandım. Ardından da üniversite de manga bölümünü kazandım. Yani 'hayalim' için hep çalıştım.
Kısaca anlatmak istediğim ömrüm boyunca ne olursa olsun her şeyi planlanmış ve hayatımı bir mantık içerisinde devam ettirmiştim.
Son bir buçuk yılda ise hayatın planlanarak geçmediğini düşünmeye başlamıştım. Her şeyi kusursuzca dizayn etsem bile ben yaşayan tek varlık değildim. Diğerlerinin hataları, davranışları, duyguları benim hayatımı etkiliyordu ve ben buna engel olamıyordum.
Üniversite hayatımı da tıpkı ilkokul ve lise hayatımı planladığım gibi planlamış olsam da annemin bir buçuk yıl önce ölmesi ile planlarım alt üst olmuştu. Annem narkotik bölümünde çalışıyordu ve girdiği bir çatışmada vefat etmişti. Annemizi, ailede bize kol kanat geren tek dişiyi kaybetmemizle aile olarak büyük bir çöküntüye girmiştik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baş Belası Delta
FanfictionLuhan, Seul üniversitesi manga tasarım ve kurgu bölümü ikinci sınıf öğrencisiydi. Girdiği maddi sıkıntılar yüzünden bir arkadaşının tavsiyesine uymak zorunda kaldı ve başını Oh Sehun adında bir delta ile belaya soktu.