Denizin dalgaları genç kızın kalbine vuruyormuş gibi kıyıya çarpıyordu. Gözyaşları koyu renk pantolonunun üzerinde garip lekeler bırakıyor, saçları rüzgarın etkisiyle uçuşuyordu. Başındaki ağrı dayanılmaz bir hâle gelmişti ve sanki sertçe bir yere çarpsa duracakmış gibiydi.
O bir aziz değildi.
İşi nedeniyle elbette birilerini öldürmek zorunda kalmıştı. Hiçbirinin masum olmadığını biliyordu ama o, yaşayanların kanlarını ellerinde taşıyordu.
O bir günahkâr da değildi.
Güzel düşüncelerini saran kirli kalbinin yönetimiyle yaşardı. Aklındaki karışıklık hiç bitmezdi. Kurtulduğunu düşünürken başkalarının sürekli ona söylediği yalanlar onu tekrar dibe çekerdi.
O sadece oydu.
Babasından nefret etmiş, erkek kardeşine doyamamış, annesinin yalanlarıyla büyümüş bir genç kızdı. Belki çok iyi bir insan değildi fakat... Çok kötü de değildi. Aziz olamayacak kadar kötü, günahkâr olamayacak kadar iyiydi.
Üç yıl boyunca kardeşinin ölümünden sorumlu tuttuğu babasının çözemediği bu olayı kendisinin çözeceğine inanıyordu. O babası gibi değildi. Kararlıydı, atikti ve en önemlisi daha duyguluydu. Yaşayarak kendine acı çektirmesi gerektiği hayatını kendisi bitirecek kadar korkak değildi.
O bu olayı çözecek ve babası gibi olmadığını herkese kanıtlayacaktı.
Ve böylece BigBonk ile beyin patlamasıyla ortaya çıkardığımız kısa hikâye huzurunuza çıkmış bulunmaktadır, sayın tiriyum!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cheers to the Failing | Connor
Fanfiction"Ve ben, hayatımda ilk kez başarısızlığıma kadeh kaldırıyorum." D:BH, Connor. Half-au. Slow update. ©Dawn Bennett hariç hiçbir şeyi sahiplenmiyorum. Tüm hakları Quantic Dream'e aittir. ©I own nothing but Dawn Bennett. All rights are reserved by Qua...