Kâğıt.
Nick bana not mu yazmıştı? Özür mü diliyordu?Belki de yaptığı şeyin farkına varmıştı? Tuvalete attığım anahtarın giderek bana doğru geldiğini gözümde canlandırdım.
Kağıda bir süre uzaydan gelmiş gibi baktıktan sonra durumun farkına varıp kağıdı onun elinden aldım.
Bayan Dane görmeden açtım. Tracy’le birlikte kağıdın üstüne yattık resmen.Şöyle yazıyordu;
Yarın sabah yedide. Dinlenme odasında. Sana yardım etmeye karar verdim.Sakın geç kalayım deme.
Z
Tüm hayalim geri gelen anahtarla suya düştü.Nick’den gelmiyordu.Zaten salak gibi hemende kendi kendime yumurta olmuştum.İyi de kimdi bu Z. Tracy Sanki kafamın içindekileri okuyormuş gibi “ Z kim?”dedi.
“Bilmiyorum.”dedim.Acaba Zoe’nin Z’simiydi? Hayır değildi.Birisiyle göz göze gelmek için arkamı döndüm.Gözlerim aşağıdan yukarıya tüm sınıfı taradı.Sonra durdum.Sınıfta bana bakan tek kişiyle göz göze geldim.
Hemen kalem çıkarıp şunları yazdım.
“Seninle daha önce karşılaştığımızı biliyordum.”
Kağıdı katlayıp arkamdaki Nick’e uzattım.Kağıdı elimden almadı.Hatta yüzüme bile bakmadı.Bende yanında oturan çocuğa baktım.Liam’a. Kağıdı uzattım‘’Hey,Zack’e ulaştırırmısın?”dedim gülümsemeye çalışarak hala Nick beni insandan saymadığı için sinirliydim.
“Tabi bebeğim.”dedi. Bebeğim mi?Ne bebeğimi?
Onun herkesin yaptığını yapıp Bi arkasına vereceğini ve önden arkaya göndereceğini sandım.Ama kaşla göz arasında ayağa kalkıp kağıdı Zack’in masasına koyup geri gelmişti.Üç saniye mi ne olmuştu.Demek özel yeteneği buydu.Hız.
İyiymiş.Bende kaşla göz arsında kalkıp Nick’in ensesine yapıştırıp geri oturmayı isterdim.
“Saol.”dedim.Ve önüme döndüm.Ah keşke bana ne yardımı yapacağını da sorsaydım.Bi de sabah yedi çok erken deseydim.Of ya.Niye yazmadım ki?
“Zack neden sana kağıt verdi?” Öğle yemeğinde Tracy’le oturmuştum ve bu konuyu konuşuyorduk.Konu şu:Zack bana niye kağıt verdi.Ve Nick Monaghan’a gerçekten bütün o şeyleri söyledim mi?
Ona olan biten her şeyi anlattım rüyam hariç anlattım.Şaşkınlıkla bana bakıyordu.
“Zack’in ne istediğini bilmiyorum.”dedim.
“Onu daha önce nerde görmüştüm dedin?”
Acaba ona Regus’un evinde Topluluk diye bi grup var ve o yoldaşlar beni korumaya çalışıyorlar onu da orada görmüştüm desemiydim.Gus Tracy’e bişey anlatmamıştı ama ben anlatmak istiyordum.Of anlatmadan önce bunu bi ara Gus’a sormalıyım.
“Logan’ın beni götürdüğü bi yerde.”dedim.
“Neresi orası?”dedi merakla.
“Ben ne biliyim bu boyutta yabancıyım.”dedim tamamen sallayarak.
“Yani seni neden çağırdığını bilmiyorsun?”
“Evet.”dedim bıkkınlıkla.
“Peki peki.Ya Nick?”
“O orospu çocuğunu hiç katma.”sinirlenmiştim birden.Nick Monaghan benim yüzüme bile bakmamıştı.
“Gerçekten sana o lafları söyledi ve sende ona…” Pis pis bakınca sustu.
“Şunu söylemeliyim ki son lafı çok iyi koymuşsun.” Koyucaz tabi kızım bunca yılın birikimini konuşturduk.
“Ama…”
“Ne ama?”
“Ama bedensel saldırı ve savunma eğitimi dersinde senin işin bitti Zoe.” Haklıydı.Bitmişti.Nick kesin benim ağzıma sıçardı ne yapmalıydım?
Yüzüm ne hale gelmiş olmalı ki güldü güldü güldü.O kadar çok güldü ki Klugman’ın bi yerlerden çıkıp gülmek yasaktır kuralı koyacağına emindim.
Yanımıza üç kız geldi. Kızları şimdi tarif edemicem ama güzel kızlardı.
“Bu kadar çok neye gülüyorsun Davis?”dedi kızlardan biri iğneleyici ses tonuyla.Götüne dememek için kendimi zor tuttum.
Tracy onlara boş boş baktı.
“Neyse ki işim senle değil.”dedi Tracy’e .Benimlemiydi?
Kesinlikle öyleydi bana döndü. “Nick’in sana bi kağıt verdiğini gördüm.”
“Eeeee.”dedim
“Eeeeesi şu canım o kağıtta ne yazıyordu?Öğrenmem gerek.” Bu kıza neydi ki ya.Nasıl bana hesap sorabiliyordu sürtük. Hem bana tavrını da hiç sevmemiştim.
“Sana ne?”dedim. “Sevgilisi misin?”Evet dese mal olacaktım.
Kız mal gibi bana baktı.Sinirlendiği apaçık belli oluyordu. “Be-ben bundan sanane?Öyleyim ya da değilim? Şimdi o kağıttakileri anlatmak için saniyelerin var.Yoksa sana öyle bişey yaparım ki……….”
“Hiç durma yap da görelim.”dedim.Zorbalara asla boyun eğmezdim.
Tracy lafımızı kesti “Serena o kağıt Zack’dendi.Zack Carter.Nick’den değil tamam mı?”
Serena bana şöyle bi baktı, iğneleyici bi şekilde sanki dünyanın en pis şeyiymiş gibi.
Bende ona öyle bakmaya çalıştım.Ama becerememiş olmalıydım.
Yanındaki kızlardan biri “Hadi Serena gidelim.O buna değmez.Er ya da geç herkes akademiden gideceğini biliyor.”
Serena üzerime eğilip burnumun dibine kadar girdikten sonra“Yine de ondan uzak dur.Seni uyarıyorum.”dedi.Arkasını dönüp arkadaşlarıyla birlikte bi hışım gitti.
“Bu sürtükler kim?”
“Lütfen Zoe, düzgün konuş.”
“Bu arkadaşlarımız kim Tracy’ciğim?”dediğimde güldü.
“Şu burnunun dibine giren esmer olan Serena. Diğerleri Erica ve Kate.İnan bana onlara bulaşmak istemezsin.”
“Nedenmiş?Bi yerlerinin arşa değmesinin bi sebebi olmalı.”dedim.
“Serena Klugman’ın bilmem kaçıncı kuşaktan torunu.Kate ‘in ve Erica’nın babaları da konseyde.”dedi Tracy.
“Serena ‘nın neden böyle olduğu şimdi anlaşıldı.” “Sırf babadan torpilliler diye bana pislikmiş gibi baktığı halde susmamı beklemiyorsun değil mi? Çünkü asla yapmam.”
“ Ama böyle devam edemez Zoe.Belayı üstüne çekiyorsun.”
“Biliyorum.”dedim. Bela zaten diğer adımdı.
----
Arkadaşlar lütfen voteleyin yani.Gerçekten vote olmayınca yazasım gelmiyor....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İşaretliler Akademisi
FantasiaFantastik filmler,efsaneler,macera romanları duyunca nerden geldiğini merak ettiğimiz hayalet hikayeleri.... Aslında tümüne hayal gücü deriz...YA DEĞİLSE!Aslında hepsinde gerçeklik payı varsa. Zoe boynunda beliren o gizemli işaretle ne yapacak?Peki...