Nick’den
Kafeteryadan çıkmaya çalışan kalabalığın içinde bulmak için gözlerim her tarafı arıyordu. Neden mi? Sormayın işte.
En sonunda onu kafeteryanın kapısının yakınlarında görünce rahatladım.Ama sanki o bunu fırsat bilmişçesine çıkmaya çalışan kalabalığın tersi yönüne doğru koşmaya başladı.
“Kahretsin!”
Neden kafeteryaya geri dönüyordu?
Aptal.
Tanrı aşkına biri ona çıkışın diğer tarafta olduğunu söylesin.İçimden bir ses buradan hemen çıkmamı ve arkama bakmadan kaçmamı söylese de ve babamın bu olayı duyduğunda kafamı ütüleyeceğini bilsem de yine de peşinden gittim.
Ona seslendim. “Zoe!”
“Zoe!”
Bu gürültüde duyması imkansızdı.
Gittiği yeri görünce donakaldım.Amelia yerde uzanmıştı ve bacağının üzerinde bir masa vardı.Zoe yanına ulaşıp masayı kaldırmaya çalıştı.Bu arada canavar onlara doğru gidiyordu.Birşeyler yapmam gerekiyordu.Köşeye sıkışmışlardı.
En yakındaki sandalyeyi hiç düşünmeden canavara fırlattım.Canavarın sırtına çarptığında bağırdım.
“Hey,kendi boyunda biriyle uğraşmaya ne dersin? Gücün kızlara mı yetiyor?”
Bu tam olarak doğru değildi aslında yani o canavar benim iki katımdı.Ama hey şu an kimse beni sorgulayamazdı.
Canavar arkasını dönüp beni farkettiğinde çığlık atıp bana doğru gelmeye başladı.Bana doğru gelirken onu yavaşlatmak için elime gelen her şeyi fırlatıyordu.Göz ucuyla kızların olduğu tarafa baktığımda Zoe’nin hala masayı kaldırmaya çalıştığını gördüm.Onlar buradan kaçana kadar canavarı oyalamalıydım.
Tekrar göz ucuyla onlara baktığımda Zoe’nin masayı kaldırdığınıva Amy’nin bacağını çektiğini gördüm.Zoe onun ayağa kalkmasına yardım etti.
“Buradan çıkmalısın.”dedi Zoe.Evet onları duyabiliyordum.Ve çıkmalısın da ne demek? Çıkmalısınız.
“Sen? Nick?”
“Kaç.”
“Ama…”
“Git buradan.” “Yardım çağır.”
Amelia kafeteryanın çıkışına doğru sendeleyerek koşmaya başladı.Zoe’nin olduğum tarafa gelirken canavar bana biraz daha yaklaşmıştı.
“Kaç!”
“Olmaz, o seni yakalarsa Nick püresi olursun.”
Hiç düşünmeden canavarın kıçına sandalyeyle vurdu ve canavar sendelerken masanın üzerine atlayıp kafasına tepsiyi geçirdi.
Canavarın bu küçük sersemlemesinden yararlanıp masadan atlayıp yanıma geldi.
“Bir planın var mı?”
“Bu nasıl?” “Kaçmak!” Elini tuttum ve birlikte kafeteryanın bahçeye açılan kapısına doğru koştuk.
Kapıya ulaştığımızda kitli olduğunu gördük.Zoe hala kapı kolunu zorluyordu ama cam kapı açılacak gibi değildi bir yandan canavar toparlanmış bize doğru geliyordu.
“Gücünü kullanıp aptal kapıyı kırsan diyorum.”
“Şaka yapıyorsun değil mi akademide özel güçlerimizi ders dışında kullanmak yasak.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İşaretliler Akademisi
خيال (فانتازيا)Fantastik filmler,efsaneler,macera romanları duyunca nerden geldiğini merak ettiğimiz hayalet hikayeleri.... Aslında tümüne hayal gücü deriz...YA DEĞİLSE!Aslında hepsinde gerçeklik payı varsa. Zoe boynunda beliren o gizemli işaretle ne yapacak?Peki...