Aima 血液 |jikook

TWENTY SEVEN%

Sunmi-Siren

İyi okumalar.

#Jeon Jungkook

"Olmuyor."

Tiffany bıkkınlıkla kolyeyi haritanın üstüne bıraktı.

"Neden?"

"Jungkook, melezin yaşadığından emin miyiz?"

"E-evet?"

Tiffany kurumuş dudaklarını yalayıp doğruldu ve ufak bir bıçak çıkardı.

"Elini getir."

İtiraz etmeden dediğini yaptım, işe yarayacaksa her şeyi deneyebilirdik.

"Neden bulamıyorsun?"

"Buluyorum, ama seni görüyorum.
Sanırım aranızda bir bağ var. Mühürlendiniz mi?"

Kaşlarımı çatarak olumsuz anlamda kafamı salladım.

"Tuhaf, bunu araştırmak için vakit yok sanırım. Ama aranızda bir bağ var, doğaüstü bir bağ. Bunu kullanarak onu bulmayı deneyeceğim."

Elime bir kesik açıp kanı opal kolyesinin üzerine döktü.
Kolye kanı içine çekti ve parlar gibi oldu.

"Oha..."

Taehyung sessizce mırıldandığında onun da burda olduğunu hatırladım.
Pür dikkat ne yaptığımıza bakıyordu, normal daha önce büyü diye bir şeyin var olduğunu bile bilmiyor olmalıydı.

"Yoongi'nin yerini de bulabilir mi böyle?"

Ah, bir de o vardı değil mi?

"Taehyung, onun öldüğünü neden kabul etmiyorsun?"

Taehyung bir şey söylemeyip kafasını başka yöne çevirdi.

"Devam et Tiffany."

Tiffany kafasıyla onaylayıp tekrar haritaya odaklandı, ve opal taşı ortalayıp büyü okumaya başladı.

&&&

#Kim Yerim

"Jungkook!"

Sesim cevap alamadan yankılanarak geri bana döndü.
Nerdeydi bu herif?

Şu an Aima bölgesindeki köşkteydim ve buralarda olması gerekirdi.

"Jungkook'u mu arıyorsun?"

Tanımadığım kadın sesiyle arkamı döndüm.

"Evet. Nerde o?"

"İnan bu soruyu ben de sana sormak istiyorum. Jimin yüzünden kendini kaybetti resmen, deli gibi her yerde onu arıyordu."

Kaşlarımı çatarak kızıl saçlı kızla aramızdaki mesafeyi saniyeler içinde kapatıp  kollarını kolaylıkla tutup hareket etmesini engelledim.

"Konuş."

"B-bırak beni."

"Seni tanıyorum. Lucid değil mi?"