Qworth Savaşçısının doğuşu

20 0 0
                                    

Burası uçsuz bucaksız bir dünya gibiydi.Yani köyden daha önce çıkmamış olan Eder’e böyle geliyordu.Eder sadece 15 yaşındaydı ve hayali en iyi kılıç ustası olmaktı.Bu yüzden köyden ayrılıp Qworth şehrine gelmişti burada asker seçmelerine girecekti.Dün gece yalnız olarak atıyla yola çıkan Eder bu sabah şehre varmıştı.Eder buraya geldiğine inanamıyordu sevinçten hemen şehrin her yerini gezmeye koyuldu.Her yere pazarlar kurulmuştu tüccarlar Ederin hiç görmediği şeyler satılıyordu.Eder’in bu büyük pazardaki  her şeyde canı kalsa da sadece 5 crow’u vardı o yüzden hiçbir şey alamadı.Parasını bir yerde kalmak için kullanacaktı.Eder pazardan çıktıktan sonra büyük evlerin ve loncaların olduğu yerlerden geçti sonra da onlarca geminin yük taşımak için yola çıktığı deniz kenarına geldi..Deniz kenarında bir süre oturup denizi ve gemileri seyretti.Canı sıkılıca tekrar geldiği yöne doğru geze geze gitti hava da kararmıştı.Artık kalacak bir yer bulması gerekiyordu.En uygun yerin han olacağını  düşündü. Bir ha  bulmak için hanların olduğu kuzey tarafına doğru yola çıktı.Bu kez atıyla yolculuk yapıyordu.Gecenin karanlık sokaklarında kuzeye doğru yarım saat yol aldı.Sonunda küçük ama güzel bir han bulabildi.Hemen atından inip hanın içerisine girdi.İçeride bir sürü masa vardı bu masalarda Qworth’a ticaret için gelmiş inanlar ya da onlarla anlaşma yapmaya çalışan Qworth’lular vardı.Eder heyecanla han sahibin yanına gitti.”Bakarımsınız bu gece bir oda tutmak istiyordum” İri ve güçlü gözüken pahalı kıyafetler giymiş olan han sahibi cevap bile vermedi ve oturmaya devam etti.Eder bu kez sesini yükselterek soruyu yineledi.Adam Eder’e sertçe baktı ve sinirli bir şekilde cevap verdi “Sen küçük ve fakir bir çocuksun çocuk olmanı geçtim diyelim şu kıyafetlerinden bile fakir olduğun anlaşılıyor hadi seni ben göndermeden git buradan” Eder çok kızmıştı adama baktı ve yüksek bir sesle param var ve burada kalacağım diye bağırdı.Han sahibi ayağa kalktı ve Eder’e küfürler savurdu.Eder’de ona karşılık veriyordu.Sonunda adam muhafızlarını çağırıp Eder’i öldürmelerini söyledi yaklaşık 5 muhafız Eder’in üstüne doğru gelmeye başladı.Bu arada handaki insanlar heyecanla olanları izliyordu.Muhafızlardan biri hızla Eder’e kılıç sallamaya başladı ancak Eder rahatlıkla kılıç darbelerinden sıyrılıyordu.Sonunda Muhafız Kılıcından rahatlıkla kaçan Eder’e sinirlenip kılıcını hızla Eder’e doğru salladı ancak Eder yine kaçmayı başardı ve kılıç duvara saplandı ve çıkmadı.Bunu fırsat bilen Eder babasının ona verdiği kılıcı çıkarıp adamın karnına geçirdi.Muhafızlar çok sinirlemişti bu kez iki muhafız ona doğru saldırıyordu.İlki kılıcını hızla Ederin kafasına doğru geçiriyordu ki Eder yine müthiş bir çeviklikle kafasını aşağıya eğdi sonra kalkıp adama kılıcını geçirdi ve sonra diğerinin de içini bitirdi sadece iki muhafız kalmıştı.Bunu gören insanlar hancı şaşkınlıkla izliyordu.Eder diğer ikisiyle de biraz uğraştıktan sonra onarlıda yendi .Handaki insanlar Eder’e hayranlıkla bakıyordu.Hancı ise sinirden köpürmüştü..Hizmetçilerde birinin getirdiği büyük ve keskin baltasıyla Eder’e bakıyordu.Eder hancıyı daha görmemişken hancı hızla baltasını Eder’in boğazına doğru götürdü.Eder’in yapacağı hiçbir şey yoktu baltanın boğazına doğru  geldiğini izledi ölmeye hazırlanırken bir mucize oldu.Önce ne olduğunu anlayamadı sora bakınca bir adamın kılıcını baltayla Eder’in ortasına koyup onu kurtardığını anladı.Hiç tanımadığı bir adam onu kurtarmıştı.Bu arada hancının küfürlerini duydu bu kez onu kurtaran adama saldırmaya hazırlanıyordu.Adam otuzlu yaşlarda güçlü gözüken bir kılıç ustasıydı uzun siyah saçları yüzünü kapatıyordu Eder ona hayran olmuştu.Sonra han balta ve kılıcın bir kez daha çarpışma sesiyle çınladı.Adam ve hancı savaşmaya devam ediyordu.Adam sonunda baltasını sinirle sallayan hancıya müthiş bir teknikle kılıcını salladı.Hancının karnı kesilmişti.Bir süre yerdi kaldı tam yine kalkmaya hazırlanırken adam ayağıyla hancının üzerine bastırdı.”Buradan kalkarsan seni öldürürüm” Hancı bu kez korkmuş gözüküyordu ayağa kalkmaya çalışmadı.Adam bir süre bekledi ve Eder’i çağırdı ikisi oradan ayrıldılar.Adam baştan beri Eder ve hancının konuşmalarını duymuş olmalıydı bu yüzden Eder’i yanına almıştı.Adamla birlikte güneye doğru yürüdüler.Eder’in yaşlı atı da yanlarında geliyordu.Yolda ikisi de konuşmadı.Sonunda Eder dayanamadı ve adama ismini sordu.Adam aldırış etmeden yürümesine devam etti.”Nereye gidiyoruz ” Adam buna da cevap vermedi. Biraz daha yürüdükten sonra. Eder bir kez daha adama ismini sordu.

“İsmimin sana ne yararı olacak çocuk”

“Tamam ismini söyleme ama bari nereye gideceğimizi söyle”. “Seni kalman için güvenli bir yere götüreceğim”.Eder buna sevinmişti çünkü Qworth’da bir sürü tehlike vardı.İkisi büyük bir sokağa girdi burada çadırlar kurulmuştu çadırların önünde kralın muhafızları vardı.Bu sokaktan geçtikten sonra büyük bir yeşillik alana girdiler.Ardından Eder gördüklerine  inanamadı burası Kralın sarayıydı.Köyündeki tüme evleri üst üste koysa bile bu sarayın yarısı ederdi.Saraya bir kez daha baktı.Yine bu şehrin en iyi kılıç ustası olacağını düşündü kral bile ona saygı duyacaktı.Bunları düşünürken Adamın ona Çocuk diye bağırışıyla ilkindi.”Burada kalacaksın” Adam küçük bir kulübeyi işaret etti.Eder tamam anlamında başını salladı.”Bu arada ismim Darka ileride bir kılıç dükkanım var” Eder kılıç dükkanı lafıyla sarsıldı “Siz çok iyi bir kılıç ustasısınız benim hayalim en iyi kılıç ustası olmak lütfen beni eğitin” Darka gülerek eğitmek mi ? dedi.”Sen gerçekten iyisin ancak yeteri kadar değil bu yetenekle ancak bir muhafız ya da koruma olursun”  Eder sinirlenmişti “Handa tam 5 muhafızı yendim hem de daha 15 yaşındayım” Darka bir süre durdu. “Eğer seni eğitmemi istiyorsan benim dükkanımda çalışacaksın” Eder bir süre şaşkınlıktan ve sevinçten konuşamadı sonunda kabul ediyorum diye bağırdı.

Qworth SavaşçısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin