Nefesin ağzından :
Tahir gittikten sonra diğer hastalara bakmak için acile indim.
H: Hocam yardımınız lazım !
N: Noldu ?
H: Ambulansla bir kız çocuğu gelecek. 9 yaşlarında şiddetli kafa çarpması.
N: Tamam röntgeni ve radyografiyi hazır tutun. Beyin cerrahına haber verin.Önlüğümün cebindeki alet öttü. Hasta gelmişti hemen acil kapısına koştuk. Ambulansın kapısını açtığımda sedyede yatan Balım'dı. Hemen kendimi toparlayıp. Acil müdahale yerine götürdük.
Ambulans doktoru : Hasta havuz kenarında düşüp kafasını çarpmış iç kanama yok bilinci yerinde.
N: Tamam bundan sonrası bizde.
N: Berk ailesine haber verin çabuk.
Ben veremezdim çünkü müdahale etmem gerekiyordu.
B: Tamam hocam.
Balım : Teyzee
N: Şşş sakin ol kıpırdama korkucak bişey yok tamam mı ?
N: Arkadaşlar başını ve omuzlarını yukarı kaldırın ve altına bişeyler koyun. Başını sağa çevirin ve salyasının dışarı akmasını sağlayın.
Burnundan veya kulağından sıvı gelirse hasta bilincini kaybediyor demektir hemen oksijen takın.
Röntgene alın.
Kafasının temelinde derin bir kırık olabilir radyografiye alın. Beyin cerrahına haber verdiniz mi ?
H: Verdik hocam geliyor.
B.C. : Geldim durumu nasıl ?
N: İç kanama yok. Bilinci yerinde. Ama şokta olabilir.
B.C. : Röntgen ve radyografi hazırsa alalım ona göre ameliyat durumunu belirleriz.
N: Tamam hocam.Balımı götürdüler. O sırada ablamlar geldi. Ablam ağlıyordu.
A: Nefes kızım nerde iyimi birşey söyle !
N: Şimdilik ciddi bir şey gözükmüyor röntgene aldılar sonuçlar çıkınca belli olucak.
M: Görebilir miyiz peki ?
N: Malesef abi şu an göremezsiniz.
Ablam ve mustafa abi ağlıyordu.
Tahir'in ve yangazların ise gözleri dolu doluydu. Tabi benim de öyle.
N: Abla ben gidip bi bakiyim size haber vericem siz bekleme salonuna geçin.
A: Tamam
25 DAKİKA SONRA
Üst kata çıktım. Röntgenden çıkarıyorlardı.
N: Hocam durumu nasıl ciddi birşey varmı ?
B.C. : Çok şükür korktuğumuz gibi olmadı beyinde veya kafatasında bir şey yok. Sadece doku zedelenmesi. Ameliyatlık durumda değil. Ailesi geldimi ?
N: Evet zaten ben teyzesiyim.
B.C. : O zaman haberi siz verirsiniz. Zaten bu aşamadan sonra napılacağını biliyorsun benim girmem gereken bir ameliyat var.
N: Tamam hocam çok teşekkür ederim.
Koşar adımlarla bizimkilerin yanına gittim. Beni görünce ayaklandılar.
A: Nefes noldu ? İyimi ?
N: Korkulacak bişey yok sadece doku zedelenmiş. Ameliyatlık bir durum yok. Birazdan normal odaya alınacak.
A: Tamam kuzum. Bu arada biz apar topar geldik ama bu olay nasıl olmuş bize hiçbir şey söylemediler. Yangazlar Balım'ı yüzme kursuna bırakmışlardı. Ondan sonra haber geldi.
N: Evet orda ayağı kaymış başını fayansa vurmuş. Şimdi ben gidiyim normal odaya alınınca sizi çağırıcam. Bu arada Tahir nerde ?
A: Bahçeye çıktı. Duvarlar üstüme üstüme geliyor dedi.
N: Ben bi bakayım.
Bahçeye çıktım. Tahir bankta sessizce gözyaşlarını akıtıyordu. Daha önce Tahiri ağlarken görmüştüm ama bu sefer içli içli ağlıyordu ses çıkarmadan.
N: Tahir...
T: Nefes git.
N: A-ama.
T: Git dedim.
N: Ama Balımla ilgili.
T: Noldu Balım'a ?
Tahir Balım'a çok düşkündü. Onun için yapmayacağı şey yoktu.
N: Durumu iyi birazdan normal odaya alınacak.
T: İyi yani korkulacak bişey yok dimi ?
N: Şimdilik.
T: Ne demek şimdilik !
N: Tahir 10 saniye sonra ne olacağını bilmiyoruz.
Hızla ayağı kalkıp kolumu tuttu.
T: O çocuğa bişey olmayacak Nefes !
N: Tahir sakin olur musun ? Ben sana bunun garantisini nasıl vereyim ? Şu anlık iyi. İleride kötü birşey olucağını sanmıyorum. Sadece bi anda ne olacağı belli olmaz diyorum. Senin yeğenin olduğu kadar benimde yeğenim. Sanki güle oynaya söylüyormuşum gibi davranma.
Kolumu daha çok sıktı.
T: Kötü birşey olacağını sanmıyorum ne demek lan ! Doktor değil misin sen ! Ne boka yarıyorsun o zaman burda !
N: Kolumu bırak canımı acıtıyorsun.
T: Önce soruma cevap ver !
N: Evet doktor olabilirim ama kime ne zaman ne olacağına karar veremem !
T: Her şeyi biliyorsun ya onu da bilirsin !
N: Bak sağlıklı düşünmüyorsun şu anda. Ayrıca leş gibi içki kokuyorsun. Sana iyi dedim korkulacak bişey yok dedim. Ama anlamayacak kadar gerizekalısın ! Ayıl ondan sonra gel !
Hızla kolumu çekip gittim. Dedikleri çok ağrıma gitmişti. Tahir içtiği zaman çok sinirli olurdu. Bankın üzerinde gazeteye sarılı içki şişesi vardı yani daha yeni içmişti ve ayılması akşamı bulurdu. Yukarı çıktım.
H: Hocam Balım Kaleli'yi 5011 numaralı odaya aldık.
N: Tamam.
Ablamları aradım.
A: Balım ! Kızım !
N: Abla sakin ol şimdi ilaç verdik uyuyor.
M: Ne zaman uyanır peki.
N: Yaklaşık 2 saat sonra falan.
A: Allahım sana şükürler olsun yavrumu bana bağışladın.
O sırada Tahir içeri girmişti.
Göz göze geldik. Hemen gözlerimi kaçırdım. Ona çok kızgındım. Ama şu an tartışmanın sırası değildi.
Öğle molası vakti gelmişti. Sabah bişey yememiştim.
A: Nefes
N: Efendim abla
A: Sen sabahtan beri hiçbirşey yemedin mi ?
Tahir'in bana baktığını hissettim.
N: Yoo yedim abla.
Şu anda tek derdim midem değildi.
A: Nefes , yüzün bembeyaz , ellerinde titriyor. Hadi git bişeyler ye.
Çocukluğumdan beri yemek yemediğimde böyle olurdum. Ablam beni çok iyi tanıyordu.
Tamam anlamında kafamı sallayarak kantine indim.
Bir tost bir de çay alarak bir masaya oturdum. Masaya biri oturdu. Kokusundan tanıdım. Tahir'di.
T: Nefes biraz konuşabilir miyiz ?
N: Konuşamayız.
T: Bak be-
N: Konuşamayız dedim ya sağır mısın ?
T: Çok kızdın değil mi ?
Tahire 'mal mısın' bakışımı attım. Ve masadan kalktım. Ama Tahir kolumu tuttu.
T: Konuşucaz dedim !🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊
Bir bölüm daha bitti. Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen.
Yeni bölüm Pazartesi Günü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOKTOR (TAMAMLANDI)
Ficção AdolescenteAşk, komedi, heyecan. Musmutlu, sıcacık bir yuva. Eğlenceli bölümler... İyi okumalar... Kapak tasarımı bana aittir.