Bölümü okuduktan sonra yüzünüzde ufacık bir tebessüm bile oluştuysa ne mutlu bana. Bu arada gerçekten çokkomikbir bölüm oldu. İyi okumalar.
🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊🌊
Koşarak hastaneye girdim. Geç kalmıştım. Başhekime görünmeden üstümü değiştirip acile inersem yırtardım. Köşeye döndüğümde biriyle çarpıştım. Allah kahretsin başhekimdi.
Ertuğrul Bey: Nefes!!!! N: Hocam çok özür dilerim. Yanlışlıkla oldu. E.B.: Sen geç mi kaldın ? N: Yok hocam ne alakası var. E.B. : Yalan söyleme Nefes. Dua et bugün iyi günümdeyim. Yoksa çok fena haşlardım seni. Çabuk acile. Koş koş ! N: Tamam hocam hemen iniyorum.
Ucuz atlattım. Üstümü giydiğim gibi acile gittim. Sakin görünüyordu. H: Hocam günaydın. N: Günaydın. Nasıl durumlar ? H: Şimdilik sıkıntı yok hocam. Siz iyimisiniz nefes nefese kalmışsınız. N: Koştum ondandır. H: Tamam hocam.
Tahir'in ağzından : Evin kapısından girdiğimde yengemin sorularına maruz kalmıştım. A: Uşağım ne ettun barıştunuzmu ? T: Baruştuk yenge. A: Aferin paşama. Açmısın peki ? T: Yok yenge kahvaltı yaptım. Bi Balım'a bakıp gemiye gidecem. A: Tamam.
Yukarı çıktım. Balım yatıyordu. T: Balım B: Amcaa T: İyimisin amcam ? B: İyiyim. T: İyi bakalım ben şimdi gemiye gidiyorum. Benden istediğin bir şey varmı ? B: Yok. T: Tamam görüşürüz.
Diyerek yanaklarından öptüm ve evden çıktım. Arabaya bindiğimde mesaj geldi.
Kimden : İnatçı Keçi Bu akşam beni yemeğe götürüyosun.
Kime : İnatçı Keçi Birde bana fikrimi sorsaydın ?
Kimden : İnatçı Keçi Kölem değil misinsormaya ne gerek var ? Akşam 8'de seni bekliyor olucam.
Kime : İnatçı Keçi Tamam ya.
Nefesin ağzından : Tahire mesaj atıp beni yemeğe çıkarmasını söylemiştim. Onu sinirlendirmek gerçekten hoşuma gidiyordu. Acil de otururken ambulansın sesiyle irkildim. Hemen kapıya koştuk. Ambulanstan 10-15 yaşlarında bir genç kız getirmişlerdi. A.D. : 13 yaşına sağ patella (diz kapağı) çıkığı. N: Tamam bundan sonrasını biz hallederiz. A.D.: Kolay gelsin. N: Teşekkürler.
Genç kızı röntgene götürdük. Sonuçları beklerken konuşmak istemiştim. N: Nasıl oldu ? X: Okulda voleybol oynarken düştüm sonra diz kapağımın yana geçtiğini gördüm. Sonra buraya geldik. N: Anladım canım. X: Nolucak şimdi ? N: Diz kapağını ambulansta yerine takmışlar zaten. Şimdi ortopedi doktoruna götürücez. Muhtemelen alçıya aldıracak. X: Anladım. Ameliyatlık birşey değil dimi ? N: Zannetmiyorum ama ortopedi doktoru daha iyi bilir. H: Hocam bundan sonrası bizde. N: Tamamdır kolay gelsin.
Çıkış saatim gelmişti. Eve gitmek için hastaneden çıktım. Eve geldiğimde kısa bir duş aldım ve hazırlanmaya başladım. Üstümü giyinip saçımı da yaptığımda artık hazırdım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sade olmak istemiştim. Kapı çaldı. T: Selam N: Selam T: Hazırsan çıkalum. Onaylarcasına kafamı salladım. Tahir de çok şık olmuştu. Lâcivert bir gömlek siyah dar bir pantolon giymişti. 10 dakikalık bir yolculuğun ardından şık ama samimi bir yere gelmiştik. Bir masaya oturduğumuzda Tahire çok şaşıracağı birşey söyledim.
N: Tahir ben içmek istiyorum. T: Ne istiysın ?! N: İçmek istiyorum. T: Saçmalama Nefes. N: Ya sanane sen bana karışmasana ! T: Ne halin varsa gör ula ! N: Garson !
Yemek ve içki siparişi vermiştik. Tahir araba kullanacağı için hiç içmemişti ama ben su niyetine içiyordum. Ne zamandan beri içmek istiyordum ama kendime güvenemiyordum.Sarhoş olmuştum. T: Nefes yeter artık içme. N: Sanane be ! T: Ben şimdi tuvalete gidip geliyorum sonra kalkıcaz tamam mı ? N: He he.
Tahir gittikten sonra ne var ne yoksa içmiştim. Ayakta duramıyordum. Tahir geldi. T: Ben sana ne dedum ? İçme demedum mu ? Kalk hadi kalk.
Yazarın ağzından : Tahir Nefesi eve götürürken Nefes hiç susmamıştı. Eve zar zor girdiklerinde Nefes Tahire baktı.
T: Uyu artık hadi. N: Olmaz daha sohbet edicez ! T: Ne sohbeti Nefes yat artık. N: Azıcık oturup konuşalım valla uyucam sonra. T: Tamam gel. Kahve yapayım mi sana ? N: Hayır şampuan içelim. T: Şampuan mı ? N: Evvet ben çok severim. T: Nefes bence sen uyu. N: Tamam şampuan içmeyelim senden bahsedelim biraz. T: Tamam Nefes bahset.
Nefes anlatmaya başlar.
N: Gözlerin çok güzel bal gibi. Sakallara bak ya ! Bide üşenmemiş her yerden çıkmışlar. Hele şu kirpikler , hele şu kirpikler kıvrım kıvrım. Rimelinin markası ne yakışıklı ? Allahım şu kulaklara bak ! Bu kadar düzgün , güzel bir kulak olabilir mi acaba ? T: Kulaklarım mı güzel ? N: Sadece kulakların değil her yerin güzel maşallah. Bu kadar mükemmel olmak zorundamısın Kaleli !
Nefes hızla ayağa kalkıp camı açtı ve bağırmaya başladı. N: Kaç para ulan bi Tahir Kaleli !
Tahir hemen Nefesin yanına gitti ve onu ordan çekmeye çalıştı. Ama Nefes cama yapışmıştı ve bırakmıyordu. N: Allahım şu yakışıklılığa bak ya ! Sen nasıl birşeysin evlâdım ? Senin 10 tane çocuğun olsa dünya kurtulur. Hey yavrum hey ! T: Nefes bağırma gir artık içeri. N: Olmaz ! Herkes bilsin senin yakışıklı olduğunu. Heyy millet ! Bu yanımdaki adam var ya çok tatlı. Allah aşkına bi bakın şuna ya. Münevver teyzeeee sende bak ! T: Nefes ! Gir içeri. N: Havalara bak havalara. Şurda seni iki övdük diye bi yerlerin kalkmasın. T: Tövbeestağfirullah. Nefes hadi sohbet ettik artık uyku vakti. N: Ayağında sallasana beni. T: Nefes Allah aşkına uyu artık. N: Önce gel bi öpücem. MUCK ! T: Nefes dünyanın en sulu öpücüğünü bıraktın yanağıma.
