MANALARI DÜZGÜN AKLEDİN

Uykuya ramak kala :)

Veda 2 değil son olup bitecek inşaallah
Güzel kalasınız..
Birazdan otobüsün hafif titretmesinden   Ve zikirli muhabbetlerden uyuya kalacaz hakkımız varsa helaldir :)
Ha buda belki burada son yazımızdır
Dahada davos(watpat:) benim için bitmiştir😊
Eğer biri sorarsa 1-2 güzel insan hariç
aynı safta olduğun kişilerin nefislerini toprak değilde tavan yaptığı yermiş derim.
"Masivaya alışamadım şeyhim"
Ne hacet baska söze
Masivadan şeyhe işte ..
Görmekteyiz kii,
İnsanlar bazen gruplara,
bazende gruplar insanlara ayrılırlar..
Hep bir koşuşturma söz konusudur.
Genelde iş güç için kullanılır
koşturuyoruz kelimesi.
Aslında bu terim bu konu için tam doğru değildir.
Zira burada belirli bir hedefe, tayin edilmiş bir hedefe koşarsınız. Ve asla tayin edilenden öteye koşamazsınız. İsterseniz dünyanın en hızlı koşucusu olun. Elbette koşacaksınızdır bu ayrı..

Fakat asıl koşuşturma, bu değildir.
Şuan en telaşeli koşuşturma, "Fikir" koşuşturmaları ve fikir karmaşasıdır..
İnsanlar hep arayış içindedirler.

O (celle celaluhu) şöyle buyurdu;

"Muhakkak ki kalpler
Allah'ı zikrederek mutmain olur."
-Kuran-ı Kerim-

Haricinde mutmain olmak mümkün değildir.
Demek ki gerçek koşuş, mutluluğa koşuştur.
Maddi anlamda koşuşturmaca (maddi anlam para değildir sadece) mal, mülk, kariyer, mevki, ünvan, heva ve şehevi koşuşturmalar bir yerde durulan koşuşturmalardır. İnsan maddi anlamda istediği yere ulaşır ve durur. O ulaştığı yeri korumaya çalışır. O andan itibaren koşturmasıda bazen aleyhinedir. Zira himaye kısmına geçilmiştir.
Yavaşlar..

Peki mutmain olur mu? Asla..
Öyle olsaydı mevki sahibi herkes mutluluktan dört köşe olurdu. Dertli zenginde bulamazdınız..

Ait olma ihtiyacı, ruhun çırpınışında gizlidir.
Ruh ait olduğu yere gelene kadar bedeninize rahat vermez. Sıkılır durur. Sizide sıkar. Bütünsünüzdür.
Ne zaman ki onu, ona ait olmayan ve onun istemediği fikirlerle doyurmaya kalkarsanız, sisteminiz bozulur. Süt isteyen bir bebeğe kuru ekmek vermek gibidir ki boğazında takılır kalır.
İçerde kıvranırda kıvranır. Siz içinizin dışında değilsiniz ki hissetmeyeseniz?
İç sizin içinizdir. Bir süre duyarsız kalabilirsiniz.
Ancak muhakkak bir vakit gelince iç alem karman çorman olur ve sistem çöker.
Ya bir devrim yaparda tüm bahane kulplarını el tersi ile iterek; Medet Ya Hak! diye haykırır,
imdat isteriz, yada çöken iç sistemin içinde
kaybolur gideriz..

Zira O (celle celaluhu)kesin olacağı bize bildirdi;

"Muhakkak ki kalpler
Allah'ı zikrederek mutmain olur."
-Kuran-ı Kerim-

Harici arayış tümüyle beyhûdedir...
Hayrlı Cumalar/Vesselâm