Sönmüş,
sinmiş ve
donmuş öyküler zincirini bilirsiniz.. Tutturulmuş bir yol,
tutmuş veya bir yol, gidiyor insanoğlu..
Eskileri dinlediğimizde, dinlediğimizi hissederiz..
Yaşamasakta o devirleri,
o berraklığı tadamasakta,
güzel duygular hissederiz..
Bu devir kavramını hepimiz
yaşıyoruz ve bir çoğumuz mutsuz..
Zor bir devirde yaşıyoruz.
Televizyon yalnızca köyün kahvesinde
bir tane var.
Haftanın bir günü çocuklar TRT izliyor.
Tüm köy kahvenin içine doluşmuş ve
o günü iple çekenler oluyor..
Yaşamadık o hissi ancak anımsıyoruz.
Bayramda yeni elbiseyle tanışan
çocukların sevincini bilirsiniz.
Birinde murat yüz otuz bir araba olduğunda ve alamanyalardan
köye geldiğinde kahvenin önüne çeker
ve tüm çocuklar o ana kadar arabayı
kobalar. (Tipkı bizim eskiden
mahalleye gelen sinek (duman) arabasını amacsızca kovalayisimiz gibi) Durunca o yeni araba,
gelip arabanin içine
bakar çocuklar dinazor görmüş gibi..Şehirden oyuncak getiren bir
gurbetçi baba,
çocuklara paha biçilemez
mutluluğu yaşatır.Çeşme başında beyaz yazma verir sevdiğin kız.
Eli eline deymemiştir ve senelerce
gözlerinizle seversiniz..
Ta ki gelinlik guvagini kaldirip
alnına bir bûse birakincaya dek,
adam gibi seversiniz..Sevginize ne yalan bulaşır,
ne benzeri bir kötü davranışlar..
Sever ve gelinlik giyer,
ölür ve kefen giyer..
Gelinliği ile kefeni aynı sandiktadir
ve o sandik hic baska bir sandikla değişmez..Ilkokul ogretmenleriniz ana yarısı gibidir.
Cigerinize kadar bilirler.
Herkesin adini unutursunuz ama
ilkokul ogretmeninizin adini unutmazsiniz..
Bizim ki Gülser Yılmaz idi..
Selam olsun canım öğretmenime..Sonra birkac ogretmen girer iler ki siniflarda ve hic biri ilkokul ogretmeniniz gibi olmaz..
Hatirliyorum bir hocam vardi..
Cok severdi beni ve hatta evine götürürdü yemeğe çaya..
İki arkadaş gibiydik yada abla gardaş..Seneler sonra beni sakalli görünce
bana yobaz gibi olmuşsun dedi
ve gitmeye calistigim yola saygisizca yaklaştı..
Eminim ilkokul hocam olsaydi ki onunla da fikirlerimiz tam uyusmayabilir..
Yinede oyle incitmezdi beni..
Zira insan sevdiği ve beklemediği
birinden ruhsuzca ve olmayacak
davranış gördüğünde ve bu davranış
beklenmedik bir anda,
aniden olduğunda inciniyor ve
etkisi gitmek bilmiyor..Yinede selam olsun hepsine..
Eskiden mahallelerde nice oyunlar
oynanirdi..
Ve herkes askeri içtima ciddiyetinde
orada olur, anası babası izin vermeyen
ise camdan mazeret bildirirdi
buruk bir çehre ile..Şimdi imkanlar arttı, sokaklar bomboş..
Bilgisayarda çıkan ruhsuz oyunlar
kasıp kavurdu çocukları..
Terlemişsin gel atletini değiştir
oyle cik diyen yok..
Aksama kadar pc basinda hapis cocuk
ve yemeğe dahi gelmiyor..Yemek demişken, aksam yemegi
tabaklar ortada kaşıklar ellerde..
Şimdi mutfakta ayakta atistirip
zıbarıyoruz yatağa belkide..Her yer araba ve peşine takılan
çocuklar yok..
Faiz gırla ve minyatür sahiplendirme
işlemi son sürat devam etmekte..Çeşme başları bomboş..
Zira çeşmeler kurudu ve her yer plastik
şişe.. Allah'ın (celle celaluhu) suyunu
parayla satıyor vampirler dünyanın
her yerinde ve mazeretleri var..
Zira o mazereti sağlayan sistem var..İmkanlar arttı ve nimetti bunlar..
Lakin nimeti hezimete çevirdi sistem..
Her yer oyuncak lakin mutlu olan yok..
Hergün bayram gibi yeni elbiseler
ancak yetmiyor, yetmiyor, yetmiyor..Üstadlar yok..
Akıl verecek ve kendi alanlarinda mahir
istişare şuraları yok..
Eskiden gençler meslekler erbabı olan
sanatkarlara giderlerdi..
Mesleklerin şeyhi dahi vardi ve şuraları
daima hizmet veriyordu tuccarlara..Şimdi vatos balığı gibi emen sahte
ortamlarda basiretsiz alinan kararlarla
binler borç batağında..
Aile gecindirecegiz diye dertlenen
adamlar bunalmış vaziyette
göz karartıp
giriyoruz her işe..Lakin insanin etrafindakiler de tevekkül ve dur,
biraz daha düşünelim
diyenlerde azaldı..
Bak filanda daire aldı sen halen kirada sürün diyor..
Adam da gidip senet imzaliyor..
Sonra senelerce esir..
Al otur evde..
Duvarlara bak dur..
Selfi yap kapı eşiğinde..
Ben yarış atı misali koştururum
sen tasa etme diyor garip..Dizi filmler dünyaya tapmayı övüyor.
Her türlü ihanet ve ruhsuzluk işlenip
meşrulaştırıyor..
Ağız dolusu edepsizlik ve suça teşfik..O bu değilde,
Hacıvat ile Karagöze ne oldu?
Karagözün sesi kalın ve öfkeli diye
ceza mı geldi acaba rtükten?
Olur mu olur, rtük bu..
Alçaklığı, islama ve töreye aykırılığı
yasaklayacak değil ya!Neyse,
Selam olsun kardeşimin telsizinden eskilere (:Vesselâm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANALARI DÜZGÜN AKLEDİN
RandomCehennem ehlini mübarek mukaddes gösteren embesillere gelsin..