Sabr

55 5 7
                                    

Dürüst olmak, dürüst davranmak..
Doğru olmak, doğru sözlü olmak..

Hani şu SORU SORMA kavramının kalitesini
düşüren sokak röportajları varya,
hepiniz bilirsiniz..
Asıl gayeleri anadolunun temiz niyetli,
sadr şiveli insanlarıyla dalga geçen ukelalardan
bahsediyorum..

Onlar çıksalar ve dürüst olduğunuzu,
doğru olduğunuzu düşünüyor musunuz
diye soru sorsalar, sanırım eğriyim diyen
ya hiç bulamazlar, yada bir iki tane
bulurlar ve onuda muhtemelen ti'ye alırlar..

Sevgili genç arkadaşlar;

Bazı tipler vardır, bilirsiniz..
Her aklına geleni ağzına tıkıştırır..
Her ağzına gelenide masada muhabbetin
ortasına sıkıştırır..
Olur olmadık sorular sorar..
Yanında da onun bu hafifliğine sırıtan
şakşakçılar varsa, yaslanıp seyredin..
Saçmalamak kavramının içide dolar,
dışıda..
Patavaksızlığın bedene bürünmüş
halini seyredersiniz..
Böyle tiplerin masalarında aslan
sütü dağıtılsa, yine oturmayın..
Aslan sütü içersiniz fare tadı gelir..
Kuzu eti yersiniz tilki tadı verir..
Kaçın..
Laubaliliği, zevzekliği ve patavaksızlığı,
sakın ha doğru sözlülükle yada dürüstlükle
karıştırmalarına müsade etmeyin..

Hele hele ciddi bir sohbet muhabbet esnasında,
davanızı işlediğiniz anlarda böyle milleti
güldürmek için saygısızca sorular soranlara,
değerli konularla hafifletici,
alaycı bir uslüp ile gevezelik edenlere,
onun istediği noktaya düşmeden,
anın ruhuna göre ele alıp,
nazikçe haddini bildirip ciddiyete davet edin.
Eğer bu nezaketinizden anlamayıp
fevri ve basit tavırlara girecek toylukta biriyse
anlattığınız konuyu anında değiştirin..
Elması kömür yağına batırmamış ve
konunun ağırlığını düşürmemiş olursunuz..

Saçı başı düzenli dağınık,
Yalın ayak,
dile düşüren sevdanız başınıza devlet kuşu..
Buz kesmiş gönül ocaklarında
tüm tabularınız tuz buz..
Söğüt ağacı gibi bağrınızın ortasından,
acıyla, ızdırapla çıka gelip zihinler aşmış..
Devrik tüm sevgilere dair emareleri
boyunlarını aşk tokmağı ile vurmuşlar!
Ve size tertemiz bir dava bırakmışlar..
Alemetler alametlerle halkalanmış..
Akıl eleklerde mecnun vadilerine hicret etmiş..
Zikret diyen meczupların bilinç fikredişleri..
Bucaksız ummanların dumansız bacaları gibi tütmüş durmuş..
Büyükler bir sofra kurmuş ve nasiplenmişsiniz..
Bu sofraya istifar edilmez ve ettirilmez..

Bunun kıymetini iyi idrak etmek lazım gelir..
Ve ciddiyeti bırakmamak gerekir..
Ciddiyet somurtkanlık yada kırıcılık asla değildir.
Bunuda iyi ölçmek gerekir..
Bu sofradan nasiplenmemiz gerekiyor..
Manevi açıdan çok ama çok açız ve
bizim gibi nice gardaşlarımız var gitmemiz gereken..

Onların vaktinden çalıp,
vakti kendi etraflarında oyalayıp
katledenlerle zayi etmeyelim..

Dört nala gidiyor giden
ve yaklaşıyor yaklaşmakta olan..
Gayriye Selam der geçersiniz...

Vesselâm

MANALARI DÜZGÜN AKLEDİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin