Sevgili PÖ'm.
Tanrım! Yine gıcık bir sabah. "Uyanmamak lâzımmış." diye geçiriyordum içimden. Ki Sesil seslendi.
- Lidyaaa! kalk. Kahvaltı hazırlama sırası sende!
Peşpeşe iki gün kahvaltı hazırlasa ölecek sanki.
"Geliyorum" deyip 15 dakika daha uyudum, tembellikte bir numarayım malûm.
Her neyse. Kahvaltı ederken Sesil birden "önemli bir sorunumuz var" dedi.
"Dinliyorum" dedim.
Başladı harıl harıl anlatmaya.
"Alper artık beraber yaşamak istiyor. Ya onu buraya taşıyacağım, ya da ben gideceğim. Sen karar vereceksin buna."
Heh işte! Çok güzel oldu bu. Tam da parasız dönemimde. Gerçekten teşekkür ederim Sesil. Allah cezanı versin.
Önce dondum kaldım. Sonra içimden düşünmeye başladım.
Alper'den haz etmiyorum. Arada gelip kalıyor. Hiçbir sorumluluğunu yerine getirmiyor. Tüm gün yiyip içip sıçıyor afedersin. Ayrıca abuk subuk biri. Bir yandan da diğer ihtimali düşünüyorum.
Alper'in bize taşınmasını onaylamazsam, yani Sesil evden giderse hemen ev arkadaşı bulamam. Çünkü zor güveniyorum insanlara. Sesil saf falan ama 2,5 yıllık ev arkadaşım. Bir bakıma ailem.
Hem Alper gelirse kira 3'e bölünecek. 1000 tl'yi üçe böl işte. Kötü benim matematiğim.
Sesil aptal aptal yüzüme baktı. Cevap vermemi bekliyordu.
-Tamam. Tamam taşınsın bize.
-Ya biliyordum kabul edeceğini canım benim!
Ama küçük. Pardon büyük bir sorunumuz vardı. Alper benim eski sevgilim ve Sesil bilmiyor.
Hadi kazam mübarek olsun.
İyi geceler PÖ'm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PÖ
RomantizmYani Pekiştirilemeyen Özne. Lidya çok sevdiği birini kaybeder. Ona PÖ'm der. Günlük tutar ve günlüğü ona en yakın şey olduğu için onun da adı PÖ olur.
