Episode 3

290 15 0
                                        

"Lütfen bırak beni" polis sirenlerinin geldiği yere doğru baktım "yaklaşmayın" diye bağırdı adam benim ağlamam sahada şiddetlenmişti "bize zorluk çıkarma" dedi bir polis "bırakın peşimi" dedi  adam ve kolumdan sürükleyerek beni bir arabaya bindirdi kapıları kilitleyip arabayı sürmeye başladı yanımda bir adam daha vardı burnuma bir bez tutmasıyla göz kapaklarım kapanmaya başladı

Yazardan

Gece çok geç olmuştu ulaş ve mert eve daha yeni varıyorlardı herkes evde endişeyle bir haber bekliyorlardı ulaş bir şey olduğunu anladı ve koşarak yukarı çıktı odada İrem'i göremeyince ona seslenip her yeri aramaya başladı en san aşağı indi ve ailesine sorar gözlerle baktı korkuyordu bebeğine İrem'e bir şey olacak diye  "irem nerde" diye bağırdı en son ulaş "kaçırılmış polisler en son saat 15.00 da görmüşler hala arıyorlar" ulaş aniden bir volkan gibi patladı ve montunu alıp arabasına bindi

İrem'den

Gözlerimi açtığımda karşımda iki adam duruyordu korktukları belliydi galiba ilk kez adam kaçırıyorlardı "neredeyiz" dedim boğuk ve kısık çıkan sesimle "sakın sesini çıkartma" diye bağırdı biraz daha büyük olan adam bende hızlıca kafa salladım korkuyordum ne olur çabuk gel ulaş

Yazardan

Ulaş çok hızlı sürüyordu arabayı az çok kim olduğunu tahmin edebiliyordu o gün evlerine gelen adamların patronu Salih yapmıştı

Salih'in mekanına gelince alaz durdu ve koşarak içeri girdi girdiği an Salih'in yakasına yapıştı "karım nerde" diye kükredi alaz Salih pişkin pişkin sırıtıyordu ulaş daha fazla dayanamadı ve bir tane geçirdi "nerde lan karım" "niye söyleyeyim ulaş" "eğer söylemezsen o flaşı rüyanda bile göremezsin" Salih hemen ciddileşti "verecek misin" dedi Salih ulaş kafa salladı "ormandaki ter edilmiş evde" ulaş salihi bırakıp yola koyuldu

İrem'den

Çok acıkmıştım çok susamıştım çok üşümüştüm ipler ellerimi ve ayaklarımı acıtıyorlardı korkum bi nebze bile azalmamıştı aksine daha fazla korkuyordum zaten gök gürlüyordu bu yetmezmiş gibi kurt ulumalarıda beni iyice korkutuyordu "su ister misin" dedi yaşı küçük olan adam ona döndüm ve kafa salladım ağzımdaki örtüyü açtı ve suyu içirmeye başladı en azından biraz gitmişti susamam bardağı çekip ağzımı tekrar kapattı o gidince bende baktığım yere geri döndüm

Yazardan

Ulaş Salih'in dediği eve vardı içerden sesler geliyordu ağlama sesleri bağırma sesleri hatta bir silah sesi ulaş elinde silahla koşarak içeri daldı demek isterdim ama kapı kilitliydi içerdekiler kapıda biri olduğunu anladılar ve silahlarını takındılar ulaş biraz zorlayınca kapı kırıldı ulaşta silahını doğrultup içeri doğru yürüdü biraz ilerdeki odada İrem'i gördü ama irem uyuyordu yada bayılmıştı

ulaş adamları aramaya başladı arkasını döndüğünde iki adamında silahla ona baktıklarını gördü önce küçük olana bir bakış attı küçük olan adam hemen silahını indirdi ve İrem'in yanına gidip ellerini çözmeye başladı ulaşsa karşısındaki adama bakıp sırıtıyordu

"İndir silahını" dedi ulaş adam indirmeyincede adamın kafasına sıktı çünkü astepelerin gelinini kaçıracak adam daha anasının karnından doğmamıştı

Ulaş hemen İrem'i kucağıma aldı ve arabaya bindirdi hastaneye sürmeye başladı

İrem'den

Uyandığımda hastanedeydim başımda tüm astepe ailesi vardı en baştada ulaş "iyi misin kızım" dedi Hakan bey kafa salladım ve elimi karnıma götürdüm "bebeğim nasıl" diye sordum endişeyle "mucizevi bir şekilde yaşıyor" dedi içeri giren doktor "ama tabikide dinlenmeniz ve üzülmemeniz gerek" diyede devam ettirdi gözlerim yanımdaki ulaşa kaydı endişe ve mutlulukla bana bakıyordu derin bir nefes verip gözlerimi kapattım
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Yatakta sıkıntıdan patlamak dışında hiç bir şey yapmıyordum başıma hazal diye bir nöbetçi koydular ben böylesini görmedim illallah ettirdi vallaha neyse şaka bir yana çok sıkıldım ya "hazal bi bırak beni" "olmaz irem yat sen ben sana meyve getireyim" birazdan meyve kusucaktım bi dakika "hazal midem midem bulanıyor" dememle hazal panik oldu "hemen ulaşı arayayım" dedi beni tuvalete götürürken ne kadarda zekiyim ya

Bir süre sonra ulaş geldi "iyi misin" dedi "hıhı sadece midem bulandı" "sıkıldın mı" diye sordu "evet ölücüm birazdan" ulaş güldü "iyi hazırlan seni dışarı çıkartayım" "tamam" dedim ve koşarak hazırlanmaya gittim
Multiyi açın beybiler (everybody know)
"Ya ulaş nereye gidiyoruz" "işim var benim sende benimle geliyorsun" dedi ve arabayı durdurdu bir kulübenin önüne geldik beraber aşağı indik ve içeriye girdik içeride silahlar kırbaçlar bıçaklar ve daha adını bilmediğim bir çok şey vardı "niye buraya geldik" dedim korkarak " sen şuraya otur" dedi bende dediği yere oturdum kapı çaldı ulaş adamı içeri aldı ağzı burnu kan içindeydi ben sadece sessizce izliyordum "bu ne yapmış biliyor musun irem gitmiş bizim şirketin bilgilerini başkalarına vermiş şimdi sen söyle ne yapayım öldüreyim mi yoksa öldüreyim mi.....güzel seçim bencede öldüreyim" ulaş adamı bir yere yatırdı ellerini kelepçeledi "irem gözlerini kapat" sesi ve adamı soymaya başladı bende hemen gözlerimi kapattım "açın kapıyı"

Kalbim çukurdaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin