Bölüm 1 -Kitap.-

206 17 4
                                    


Aklımdan istemsizce geçen o düşüncenin ardından, son duyduğum söz:

"Lexi kendine gel. Lexi!"

Gözlerim yavaş yavaş açıldığında, Nelson'u gördüm.

"Nelson?"

" Lex az önce birden donuklaştın, yüzün bembeyaz oldu. Çok korktum. Sana bir şey oldu sandım."

Neden böyle oldu? Yerdeydim ve Nelson beni tutuyordu.

"Eve gitmeliyim."

dedim ve ayağa kalktım.

"O kitabı alıyorum."

dedim beni bu hale sokan kitaba bakarak.

"Tamam. Senden para almayacağım. Eve git ve dinlen."

başımı salladım kitabı alıp evin yolunu tuttum. Hızlı hızlı yürüyordum.

O sadece bir kitap değildi belkide. Garipti. Yolda hızla yürürken birisine çarptım. Kitabım yere düştü. Sinirlendim.

"Önüne baksana! Nesin sen kör falan mı?!"

"Sakin ol. Bir şey yaptığım yok."

diyip yoluna devam etti. Hemen kitabı yerden alıp sarıldım. Her tarafına baktım. Hiç bir şeyi yoktu. Daha hızlı yürüdüm ve nihayet eve ulaştım. Eve girer girmez odama çıktım. Kapıyı kilitledim. Kitabı okumadan önce, her şeyin mükemmel olmasını istediğim için kendi odamdaki banyoya girdim. Duşu doldurup içine girdim. Kendimi serbest bıraktım. Rahatladım. Duş çok iyi gelmişti. 10 dakika sonra duştan çıkıp pijamalarımı giydim. Yatağıma oturup kitabımı elime aldım. İsmini okudum.

''Carrie''

derin bir nefes aldım. İçimde yeterince tuttuktan sonra bıraktım. Yanaklarımı şişirdim. Kitabın arkasına baktım. Kalbim çok hızlı atıyordu. Heyecanlanmıştım. Kitabın arkasını okudum.

''Stephen King'in şöhret yolunu açan ilk kitap...''

Kapağını açtım. Kalbim daha da hızlı atmaya başlarken, rahatlamaya çalıştım. İlk sayfasını açtım. İlk cümlesini büyük bir heyecan be korkuyla okumaya başladım. Ama duyduğum sesle yerimden zıpladım.

"Lexi! Ne yapıyorsun sen?!"

diyip odama giren anneme baktım. Beni ne kadar da korkutmuştu! Kalbim sanki ağzımdan fırlayacaktı.

"Ne var anne?"

"Geldiğin anda kendini odaya kapattın. Neden böyle yapıyorsun?"

"Kitap okumam gerek. Ben gayet iyiyim."

dedim ve annem odamdan çıktı. Kitabı tekrar elime aldım. Okumaya başladım. Bakalım neler olacaktı.

---

Göz kapaklarım ağırlaşmıştı. Açmakta zorlanıyordum. Kitabı bitirmiştim en azından. Aynada kendi görüntüme baktım. Göz altlarım uyuşturucu almış gibi mosmordu. Göz kapaklarım da yarıya inmişti. Yemek bile yememiştim. Karnım çok açtı. Pizza ve hamburger düşleri kurarak uykuya dalmaya çalıştım. Ama kitabı düşünmekten alakoyamıyordum kendimi. Kitabı okurken ağlamıştım. Kitap harikaydı. Çok, çok güzeldi.

Düşünce güzüyle eşyaları hareket ettirebilen bir kızın öyküsüydü. Yani kitaptan öğrendiğim kadarıyla Telekinezi. Carrie okulda annesinin dindarlığı yüzünden dışlanan bir kızdı evinde ise durum farklıydı. Annesi kocası öldüten sonra Carrie'yi sert şartlar altında büyütüyordu. Ağır dindar şartlar. Fakat Carrie bir süre sonra buna dayanamadı. Mezuniyet balosunda Carrie'yi sevmeyenler hayatları boyunca yaptığı en kötü hatayı yaptılar. Ve Carrie'nin annesi dahil bütün kasabanın sonu oldu.

TELEKİNETİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin