NOT A LOVE STORY (HARRY STYLES FANFİCTİON)

5. BÖLÜM-MASKE

-4 ay sonra- 
Harry'le o günden sonra hiç konuşmamıştık. Evet 4 ay boyunca... Ama bu hala onu sevmeme engel değildi. Ona aşıktım bundan nasıl vazgeçebilirdim ki. Üniversitedeki derslerin tamamını vermiştim ve artık gitmeyecektim. Bir ay önce kendi tekstil şirketimi açmıştım. Tasarımların hepsi bana aitti. Şimdiden birçok müşteri ve beğeni toplamıştım. Bu benim için büyük başarıydı. Ashton,Grace ve Niall giysilerini benden alıyordu. Hatta Niall grup arkadaşları Liam,Louis ve Zayn'i de buraya alıştırmıştı. Tanıdığım çoğu kişilerin stilisti olmuştum. Şimdi de uyku tutmadı ve Jessen için bişeyler çiziyordum. Onunla da arada konuşuyorduk pek müsait olmuyordu. Niall ve Grace çok iyi anlaşıyorlardı. Bense yanlızlığa yol alıyordum sadece. Harry... O olaydan bu yana canım yanıyordu. İçim acıyordu. İkimiz de birbirimizi fazlasıyla kırmıştık. Sonumuzun böyle olacağını kim bilebilirdi ki. Bu arada yarın Grace'nin doğumgünüydü ve evde büyük bir parti olacaktı. Aslında heyecanlıydım. Çünkü Harry gelebilirdi. Çünkü ben bir salağım(!) Hala onu düşünüyordum. Hemen ben de Jessen'a mesaj attım ve gelebileceğini söyledi. Çok mutluydum. Nedense Jessen beni mutlu ediyordu. 

-ertesi gün-

Grace'nin parti elbisesini hazırlamıştım ve bana son dakikada temayı maskeli parti olarak değiştirdiğini söyledi. Aceleyle evden çıkıp mağazaları dolaşmaya başladım. Grace'nin oyunbozanlıktaki yeteneğine hayrandım. Sonunda tam 5. Mağazada kostüm bulup almıştım. Biraz rockçı tarzı biraz da karanlık bir kostümdü. Yüzüme maske almayıp makyaj yapmıştım. Maske takanlara göre tanınmamakta daha şanslıydım. Jessen akşam üstü geliyorum diye mesaj armıştı. Onun ne giyeceğini de hayli merak ediyordum. Grace kendine tatlı bir şeytan elbisesi almıştı. Bu partiden sonra Niall safını kim bilir neler bekliyordu. Yavaş yavaş herkes eve gelmeye başlamıştı. Jessen'da tam 10'da buradaydı ve iyiki gelmişti. Yoksa onsuz bu kalabalıkta zaman geçiremezdim. Gözlerim salak gibi Harry'i araken Ashton yanımıza geldi.

"Onu aramayı kes ve partine bak."

"Bu benim partim değil "

"Yani keyfine demek istedim  "

"Denerim"

"Bak Sky,eğer bunu bu akşam beceremezsen kendi kendini ele vermiş olacaksın"

Dedi ve uzaklaştı. Ne demeye çalışmıştı şimdi bu(!) Ne alakaydı ki?! Ama Ash'i dinlemeliydim çünkü Ash'i ne zaman dinlemesem başım belaya giriyordu. Harry'i kafamdan atıp kendime meyve suyu aldım. Evet içkiden nefret ediyordum. Bardağı alıp Jessen'a yöneldim,elindeki bardakla bahçeye doğru ilerliyordu. Maskesi yoktu ve normal kıyafetlerle gelmişti. Peşinden gittim. Birlikte minderlere oturduk. 

"Eee nasıl gidiyor ofis işleri? " 

"Gayet iyi bildiğin gibi işte"

"Anladım"

"Sanki mutsuzsun bu akşam"

"Yoo biraz yorgunum. Biliyorsun yeni şirket ve yeni iş hayatı..."

"Haklısın"

"Bu arada geçen aldığım o gömleğe bayıldım  Tam benlik,göğsü açık gömlekleri severim"

"Sana yakışıyor"

Tabiki bu yalandı(!) O gömlekleri sadece Harold için tasarlamıştım. Ona daha çok yakışıyor dövmeleri için çok iyi bir uyum sağlıyordu. Klasik erkek tarzının da ötesi bir şeydi. Harry için klasikti o. Ama neden hep aklım ondaydı kahrolası! Tabi Jessen Harry'e benzerse böyle olurdu. Bu arada meyve suyumu kafama dikmiştim. Jessen bana hayretle bakıyordu.

"Meyve suyu?!"

"İçki içmem"

"Bunu neden en son ben öğreniyorum"

"Seninle hiç içmediğimiz için olabilir mi?"

"Ama sen sanki içiyordun"

"Başka kızla karıştırıyorsundur ben içmem"

"Peki"

Tüm akşam şakalar esprilerle geçmişti. 

"Hey Jessen bu arada bişey soracağım?"

"Dinliyorum"

"Sen neden kostüm giymedin?"

"Giydim ki"

"Jessen saçmalama  normalsin işte"

"Hayır"

"Kanıtla öyleyse"

"Bekle"

Arkasını döndü ve bişeyler yaptı anlamamıştım ama önüne dönünce kesinlikle bunun gercek bir maske olduğunu anladım. Üstelik bu akşamlık değil 11 aylık bir maskeydi bu(!) Şaşkınca ona bakıyordum. Gömleğini yarısına kadar açtı ve göğsündeki sahte deriyi çıkardı. Saçlarını bozdu. Eskisi gibi bukleleri ortaya çıktı ve yüzüme bakıp gülümsedi. Gamzeleri de maskeyi çıkarınca belli olmuştu. Zaten benim tanıdığım Jessen gamzeli değildi. Aslında tanıdığım Jessen Jessen da değildi.O Harry'di,Harold'ım,meleğim... 

"Maskem nasıldı?"

"11 ay bunu nasıl taşıdın?"

"Benim yokluğumu saymışsın"

"Evet."

"Beni sevdiğini söyleseydin gitmezdim ama son zamanlar sadece kardeş gibiydik. Ben bundan artık sıkılmış ve umudumu kesmiştim. Çünkü ben sana aşıktım. Sana yakın olmamın sebebi seni korumak kollamaktı fakat sen bunu sadece kardeşlik olarak algılamıştın dayanamadım..."

"Aslında ben de seni sevdiğimi gidince anladım"

"Farkettim beni anlatmalarından belliydi."

"Peki senin Elis adındaki kıza ne oldu?"

"O sendin."

"Ah evet 2. Adım Elis"

"Evet ve bunu Grace'yle planlamıştık"

Ne yani o her şeyi bile bile mi yapmıştı!!!