NOT A LOVE STORY (HARRY STYLES FANFİCTİON)

2.BÖLÜM-HARRY'NİN H'Sİ

Sahilde tek başıma kahvaltımı ettikten sonra ev için alışveriş yaptım. Bu arada da kendime bir doğumgünü hediyesi bakmıştım. Güzel turuncu bir elbise beğendim ve aldım. Evet bugün doğumgünümdü. Harry'siz geçirdiğim ilk doğumgünüm... Zaten hatırlasaydı her yıl olduğu gibi gece 01:02 de yanımda olurdu,tam doğduğum saatte... Mesaj falan atmamış aramamıştı bile. Hiç olmazsa kart atsaydı ama o da yoktu. Unutulduğumu anlamıştım. Twitter'dan baktığımda bayağıdır girmediğini farkettim. Bir direkt mesaj gelmişti Jessen'dandı hem de tam 01:02'de doğumgünü mesajımdı bu!! Peki nereden öğrenmişti? Evet facebook profilimde vardı ama saat? Mesajını okuduktan sonra hemen cevap yazdım.

"Teşekkür ederim "

"Gördün demek sonunda "

"Gördüm ama sen benim doğduğum saati nereden biliyorsun?"

"Aa şey sadece hislerim kuvvetli "

"Hadi ordan nasıl bu kadar kuvvetli olabilir,01:02!!!"

"Şans eseri attım işte şimdi öğrendim ben de bilmiyordum."

"Anladım  bu arada ilk kutlayan sensin çok sağol"

"Ne demek canım ya "

Bu konuşmadan sonra daha da gerilmiştim. Ne Grace ne Niall evdeydi. Grace bile doğumgünümü kutlamamışken daha dün tanıştığım çocuk doğumgünümü kutlamıştı. Akşamın yedisine kadar evde oturmuştum. Bu aradada Graceler gelmişti. Bana akşam için hazırlanmamı ve bir partiye gideceğimizi söyledi. Sonunda hatırlamıştı. Bugün aldığım turuncu elbiseyi giyinip hazırlandım. Ufak gibi kafede arkadaşlarla küçük bir organizasyon yapılmıştı. Grace'nin hatırlaması iyi olmuştu ama keşke Harry'de burada olsaydı. Onu cidden çok özlemiştim ve bugün yanımda olmayışı beni çok üzmüştü. Partide arkadaşların arasında gezinirken gördüm!! Evet Harry oradaydı gelmişti ve bana sürpriz yapmıştı!!! Ahh kıvırcığım tabiki de gelecekti! Hızlı adımlarla yanına yaklaştım ve bana arkası dönük yüzünü çevirmesi için ismini söyledim fakat hiç dönmemişti. Tekrarladım,defalarca söyledim adını fakat o hiç dönmemişti. Bana sırtını çevirmeyi tercih etmişti.

"Sky!! Uyan artık!!" 

Diye birileri başımda bağrınıyordu. Meğersem bu sadece rüya pardon kabustu (!). Aslındada gerçekten bu olmuştu. Rüyam aslında gerçekleri anlatıyordu. Harry gitti ve bir daha asla dönmeyecekti ve en acısı bana sırt çevirmişti. İçim acıyordu. Onun böyle şeyler yapması hiç doğru olamazdı. Çünkü o benim iyi kalpli meleğimdi. O hiç kötü olamazdı. Beni bırakamazdı!!!

"Sky,iyi misin?"

"Malesef Grace hiç iyi değilim"

"Anlıyorum. Zaten rüyanda hep onu sayıkladın"

"Artık o konuyu açmak istemiyorum."

"Tamam tatlım. Sen mutlu ol yeter."

Olmuyor işte o yokken mutlu olamıyordum. Bu arada partide uyuyakalmıştım ve Grace beni uyandırmıştı. Kokteylimi alıp etrafta gezindim. Zaten birçok kişi de gitmişti. Ben de üstümü başımı topladım ve çantamı ararken birine çarptım.

"Sky!! Uyanmışsın?"

Kafamı kaldırmamla yerin dibine girmek istedim.

"Senin burada ne işin var?!"

"Ne yani gelemez miyim?" 

"Hayır yani beklemiyordum. Sonuçta daha yeni tanıştık,dün."

"Haklısın yani bu gitmem gerektiğini belirtiyor."

"Jessen dur. Öyle bir şey demedim ve gitmeni falan da ima etmedim. Sadece şaşırdım."

"Anladım."

"Ne zaman geldin?"

"Geldiğimde sen uyuyordun ben de uyandırmak istemedim."

"Geldiğin için çok teşekkür ederim."

Boynuna sarıldım. Sarıldığımda farkettim ki Harry gittikten sonra kimseye böyle sarılmamıştım. Üstelik daha dün tanıştığım çocukla da bu kadar yakın olmam bir garipti. Ama sanki onda beni kendine çeken bir güç var gibiydi. Bunu şuan ben de tanımlayabilmiş değilim tabiki. 
○ ○ ○
Bütün gece Jessen'la gezmiştik. O çok eğlenceli ve harika biriydi. Ve ben sanırım onunlayken Harry'i hiç düşünmemiştim. O yanımdayken aklımdan Harry'nin H'si bile geçmemişti. Nasıl oluyor da bu çocuk beni bu kadar değiştirebilmişti. Ama biliyorum bu çocukta bir şey var. Bunlara dalmışken iç sesim beni oyalıyordu...

İç ses:
"Ahh ne olacak tabi tip var,para var,çocuk cömert,ta kalkıp buraya gelmiş daha ne olsun!"

"Kapa çeneni iç ses şimdi dalga sırası değil." 

Jessen sabaha karşı beni eve bırakıp,arabasıyla geri dönmüştü. O kadar çok gezmiştik ki ilk kez bu kadar yorgun düşmüştüm. Zaten odama girer girmez kendimi yatağa attım ve uyumuştum bile...