7

3.8K 461 616
                                    

"Seninle başarmak hakkında konuşmuştuk.
Hiç yapamadığın için üzgünüm."

Midoriya'dan

4. Gün 19:12

All For One'ın dediği gibi tasmanın ne işe yaradığını kötü yoldan da olsa deneyimlemiştim.

Kaçmaya çalışmıyor olsak veya uyuştuğu için bile olsa hareket ettirdiğiniz uzvunuza güçlü bir şok dalgası gönderiyordu. Öyle ki kafamı bile kaşıyamıyordum.

Öğle saatlerinde Kurogiri gelip iki ayağımı da alçıya almıştı. Alçı, çok sert ve pürüzlü olduğu için ayaklarımı rahatsız ediyordu ve bunu engellemek için onları hafifçe oynattığımda ağır bir şok yemişlerdi. Şu an bile ayak kemiklerimin içinde karıncalanma hissediyordum.

Bazı şeyleri tam olarak aktarmam mümkün değil fakat size şu kadarını söyleyebilirim, güçlü gözükmeye çalışsam da aslında yavaş yavaş sınırıma geldiğimi hissediyordum ve bu beni çok korkutuyordu. Psikolojimin, daha doğrusu ruhsal sağlığımın yaşayabileceğim en kötü günler olan bu günlerden alabileceği en az hasarla çıkması için elimden geleni ardıma koymayacaktım ama çok güçlü insanların bile kolay kolay üstesinden gelemeyeceği kadar ağır bir muamele görüyordum ve biliyordum ki ben güçlü biri değildim.

Eğer her şeyi bir kenara bırakırsak; annemi, arkadaşlarımı, öğretmenlerini ve benim için özel yerlere sahip birkaç kişiyi çok özlemiştim. Onlar olmadan hayatımda hep bir şeyler hep eksik kalıyordu. Olur da buradan kurtulabilirsem ilk yapacağım şey hepsine teker teker sarılmak olacaktı.

Umarım buradan kurtulabilirim.

Kapımın bir anda açılmasıyla irkilerek yerimde zıpladım. Bel bölgemde hissettiğim ağır elektrik dalgasıyla dişlerimi sıkıp içimden boynumdaki alete bildiğim tüm küfürleri yağdırdım.

Shigaraki bana yaklaşıp "Tasmanı sevdin mi?" diye sordu. "O çok değerli bir icattır."

Alaylı bir tonla kısaca "Ona bayıldım." dedim. Ağzımı oynatırken bile hafif bir karıncalanma hissediyordum. Bu tasmayı kim tasarladıysa tutuklanmalıydı.

Üstüme eğilip "Güzel." dedi ve yorganı tek hamlede açtı. "Şimdi... Şu ayakları düzeltmemiz lazım. Fakat hepsinden önce artık bizden biri olmanın zamanı geldi."

Gözlerimi endişeyle büyütüp grimsi suratına baktım. Bunu ben istemediğim sürece yapamayacaklarını biliyordum. Öyleyse nasıl bu kadar kendinden emin konuşabiliyordu?

"Buna izin vermeyeceğim."

"İznini istediğimi hatırlamıyorum."

"Ama zihnimi size açma-

"Ah... Aptal çocuk, tabi ki zihnini bize açmayacaksın. Biz zorla gireceğiz."

Korkuyla gözlerimi yüzünden kaçırdım. Bu... Ne demekti?

Her neyse. Pes etmeyeceğim. Dayanacağım. Kacchan için... Dayanacağım.

Fail - BakuDekuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin