"Teşekkür ederim Luhan. Yıldızları odama taşımama yardım ettiğin için."
Üzerimde her zamanki yorgunluğum ve dün Yixing'i göremememin üzüntüsü vardı. Bugün buluşmalıydık. Yataktan elimi yüzümü yıkamak için kalktığımda başım fena halde dönüyordu ve kalbim fazlasıyla sızlıyordu. Bu normalin dışındaydı işte. Yerimden kıpırdamadan nefes almaya çalıştım. Verdiğim nefesin çeyreğini alabiliyorum yalnızca. Sağ tarafıma doğru yatağa tekrar uzandım. Sakinleşmek için 5-10 dakika beklemem gerekti.Luhan neredeydi bilmiyordum ama bilsemde çağıramazdım onu. Ağlamakta bir fayda etmezdi. Sakinleşince lavaboya gidip yüzüme su çarptım. Saçlarım sanki tebeşirle boyanmışta ilk yıkamada akmış, geriye tozu kalmış gibi duruyordu. Bugün şapka takmalıydım. Her gün aynı, hatta daha kötü bir yüzle karşılaşmaktan bıkmıştım ama geçecekti. Bir gün. Öldüğüm zaman.
Hızlıca üzerimi değiştirip şapkamı taktıktan sonra aşağı indim. Luhan mutfakta oyalanıyordu. Gizlice arkasından gidip yanağından öptüm bir tane. "Haa gizlice öptün beni, seni sapııık!" Yine başlamıştı şu numaraya. "Ne oldu sevgilin mi kızar yoksa?" Birden arkasına döndü. "Kimmiş bakayım benim sevgilim. Sende ala sevgili mi olur be?" Benden daha kötü bir sevgili var mıydı Luhan? "Söylersem kızarsın." Gözlerini kısmıştı. Anlaşılan 276322. hisleri devredeydi yine. "Baekhyun beni sinir etme. Ben o aptal Sehunla sevgili falan değilim, olmam. Şakası bile kötü ıyy." Ben kahkahayı patlatmıştım ama o kırdığı potun farkında bile değildi. "Sana kim Sehun dedi ki? Benim ağzımdan öyle bir şey çıkmadı." Eliyle başına vurup dilini çıkarmıştı. "Ya ben senin beynindeki her şeyi bilirim. Onu kastediyordun işte." Lafı kıvırıyordu ama boşunaydı. "Yoo." Kollarını yakalamıştım yoksa birazdan dayak yiyecektim. "Hyung, elbette bana kimi sevdiğini söylemeni beklemiyorum ama şunu unutma ki o kişi kimse, ona olan hislerini önce kendine itiraf etmelisin. Kalbindeki şey her neyse. Aşk, nefret, acıma, hoşlantı. Önce bir onları ayıkla bakalım sona ne kalacak. Hm?" Beni kuzu gibi dinleyip yavaşça kafasını sallıyordu. Biliyordum işte. Sadece kendisine anlatmalıydı. Şimdiden yorulmuştum bile. "Ben yukarı çıkıyorum Yixing'i arayacağım." Hâlâ şapşal şapşal bana bakıyordu.
Yukarı çıkıp şapkamı bir tarafa fırlattım. Kendimi de yatağa attım. Yixing'i arayacaktım ama ona bile mecalim kalmamıştı. Komodinin üzerinden telefonumu aldım. Numarasını bulup üzerine bastım. Çalıyordu ve açtı. "Efendim bebeğim?" Bir elimde telefon vardı diğeriyle de havaya abuk subuk şekiller yapıyordum. "Yixing. Yanıma gelsene. Bizim eve." Duraksamıştı. "Luhan orda mı?" Ah Luhan herkesin korkulu rüyası olmuştu anlaşılan kkk. "Evet burda ama çok durmaz gider birazdan. Gel yanıma." Gülüşünü duydum. "Hemen oradayım."
Çok geçmeden kapı sesini duymuştum. Odamın kapısı açıldığında kalbimde depar atmaya başlamıştı. Onu gördüğüm için bile ağlayacaktım. Hormonlarım alt üst olmuştu. Yanıma gelip oturduğunda kollarımı beline doladım. Bugün ona koala gibi yapışacaktım. "Baekhyun iyi misin?" Kokusunu iyice içime çekiyordum. "İyiyim, sadece seni özledim ve tavanımı yıldızlarla süsledim." Kafasını kaldırıp tavanıma bakınca anlamıştı ne dediğimi. Ağzı o şeklini almıştı. Şu hali o kadar tatlıyı ki. Uzanıp yanağını öptüm. "Dudakların dikkatimi dağıtıyor Baek." Elini tutup yanıma yatırdım onuda. Kafamı boynuna gömdüm. Ama ondan önce kafamı kaldırıp "Hoşuma gitti. Bana bebeğim demen." diyince o da bunu beklemiyor olacak ki gözleri açıldı. Ben boynunda kıkırdayınca o da burnunu saçlarıma gömdü. Tüm gün böyle kalabilirdik. Onun kalp atışları bir ninni gibiydi zaten. Birden bastıran uykunun etkisiyle daha fazla kendimi tutamadım ve uykuya teslim oldum.
Uyandığımda başım çatlayacak gibiydi ve yanımda Yixing yoktu.
Korkmuştum. Başım şimdi biraz daha iyiydi. "Yixing. Neredesin?" Yeni uyandığım için sesim iğrenç çıkmıştı. Bir patırtı sesi geldi kulağıma. Sonra da küt diye açılan bir kapı ve nefes nefese kalmış Yixing ve Luhan . "Baekhyun iyi misin?" Ellerini yüzüme koydu. Luhan'da arkasından gelmiş bana bakıyordu. Yüzündeki telaşa bakılırsa birinin beni bıçakladığını falan düşünmüş olmalılardı. "B-ben iyiyim. Gittin sandım o yüzden sana seslendim. Sen niye nefes nefese kaldın böyle?" Rahat bir nefes aldı ve yanıma oturdu. "Biz aşağıdaydık. Sende birden seslenince bir şey oldu sandık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yuanfen • BaekXing [bitti]
Fanfiction"The fate between two people" Byun Baekhyun yaşam meleği, Zhang Yixing ölüm meleğiydi. Yixing kızılı severdi. En çok da Baekhyun'un lekeli kızıllarını. Bu kitabın tüm hakları Baekhyun'un kızılları arasında saklıdır