Oy ve yorumlarınızı bekliyorum! Bol bol satır arası yorum yapın!
Bilgi, alıntı ve iletişim için Instagram hesabımdan da beni takip etmeyi unutmayın!
Instagram hesabım yusra.ergunn
Tiktok hesabım yusraergnkitaplarıKeyifli Okumalar 💚
Okuldan geldikten sonra biraz dinlenmek adına girdiğim yatağımdan gördüğüm rüya ile fırladım. Kalbim sanki o anı tekrar yaşamışım gibi hızlanmıştı. Odamın ortasında ileri geri gitmekten yorulan bacaklarıma sonunda beynimin komut vermesiyle durdum ama odanın ortasında dikilmeye devam ediyordum.
Parmaklarım dudaklarımın üstünde, nefes nefese kalan göğsüm ve kaburgalarımın arasında çıldıran kalbimle rüyanın etkisinin azalmasını bekliyordum ama pek de mümkün görünmüyordu.
Bir yanım korku içinde bir yanım ise kıpır kıpırdı. Odaya, eve, hiçbir yere sığamıyordum. Midemde sürekli bir kasılma ve heyecan dalgası vardı.
Bir anda kapımın açılmasıyla elimi hızla dudaklarımdan çektim. Ne zaman tebessüm etmeye başladığımı bilmeden dudaklarımı düz bir çizgi hâline getirip gözlerimdeki heyecanlı parıltıları sildim. Ancak yüzümdeki telaşlı ifadeyi silemeden abim fark etmiş gibi bana şüpheyle bakıyordu.
"İyi misin?"
Başımı salladım. "İyiyim abi." Aklıma kapımı çalmadığı gelince kaşlarım çatıldı. "Kapımı çalmadan içeri girmek oldu mu abi?"
Onun da kaşları çatıldı. "Sen gerçekten iyi misin?" dediğinde yanlış bir şey söyleyip söylemediğim konusunda kendimi sorguladım. "Odanın kapısını defalarca kez çaldım ama duymadın. Sabahtan beridir içeriden de çıkmadın, bir şey oldu sandım."
Dudağımın kenarını ısırdım. Rüyanın etkisi üzerimde o kadar büyüktü ki kapımın çalındığını bile duymamışım. Bu beni korkutuyordu.
Kendimi çok kaptırmaya başlamıştım ve bu durum beni huzursuz ediyordu. Böyle olmamalıydı, henüz çok erkendi ve... ve çok hızlı....
Cihan'ın beni öpmesi üzerinden beş gün geçmişti ve ben o günden sonra ne aramalarına ne de mesajlarına cevap vermemiştim. Birkaç kez okulun sokağında arabasını görsem de beni bekleyen arabaya binip ondan tarafa hiç bakmamıştım. Çünkü kendime kızıyordum ve bocalıyordum. Bir de ona sana engel olmayacağım demiştim. Resmen ona izin verdim ve bunu hiç düşünmedim. Sanki düşünme yetimi o an kaybetmiştim. Mantığım bana hiç uğramamış, ayaklarım kaçmak adına kıpırdanmamıştı. Ne olmuştu bana?
Sık sık rüyalarıma giriyor, gözlerimin önünden gitmiyordu. Yumuşak dudaklarının dudaklarımdaki hissi asla eskimiyordu, daima tazeydi.
Bir çift siyah gözün üstümde olması düşüncelerime ket vurmama neden oldu.
"İyiyim abi. Ben uyuyordum, yeni uyandım. Duymamışım."
Yanıma geldi, gözleri yüzümü dikkatle tarıyordu
"Emin misin?"
"Evet."
"Korkmuş görünüyordun."
"Boş bulundum. Sorun yok," dedim gülümsemeye çalışarak. Abim saçlarımın arasından öpüp elini omuzuma koydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZ HAYKIRIŞ (Sessiz serisi 2)
Roman d'amourİnsanın kaderi gerçekten de elinde miydi? İnsan kendi kaderini kendi mi seçerdi? Peki bizim için neden öyle olmamıştı? Kaderimiz başkalarının elinde oyuncak olurken biz kendi kaderimiz bizim elimizde diyebilir miydik? Diyemezdik, diyemedik de zaten...